Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Erdoğan’ın tarikat liderinin cenazesine katılmasına hukukçulardan tepki: Yüce Divan’a gönderilmeli

Erdoğan'ın tarikat liderinin cenazesine katılmasına hukukçulardan tepki: Yüce Divan'a gönderilmeli


AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İsmailağa tarikatının lideri Mahmut Ustaosmanoğlu’nun cenazesine katılmasının yankıları sürüyor. Tarikatın, kadınların cenazeye katılmaması yönündeki talimatı ve Diyanet’in söz konusu cemaatin görüşlerinin kendileriyle uyumlu olduğu yönündeki raporu tartışma yaratırken, laiklik ilkesini hatırlatan hukukçular hükümete tepki gösterdi.

İLGİLİ HABER

Diyanet’in tarikatlar raporunda İsmailağa cemaati: ‘Görüşleri ve fetvaları Diyanet’le uyumlu’

Diyanet’in tarikatlar raporunda İsmailağa cemaatinin görüş ve fetvalarının Diyanet ile uyumlu olduğu, dini eğitimde Türkiye’de ciddi bir hakimiyetleri olduğu belirtildi.

ERKAN: CUMHURBAŞKANI YÜCE DİVAN’A GÖNDERİLMELİ

Tekke ve zaviyelerin kapatılmasına ilişkin yasanın yürürlükte olduğunu hatırlatan avukat Doğan Erkan, “Bu yapılar, yasa dışıdır. Tarikat liderinin açıklandığı yerde olmak da örgüt propagandasıdır. Meclis’te, Cumhurbaşkanına örgüt propagandasından soruşturma başlatılmalı, Yüce Divan’a gönderilmeli” dedi.

İLGİLİ HABER

İsmailağa Cemaati’nden kadınlara: Ustaosmanoğlu’nun cenazesine katılmayın

İsmailağa Cemaati ‘Hanım kardeşlerimizin Mahmud Efendi Hazretlerimizin cenazesine katılmamalarını rica ederiz’ açıklaması yaptı.

Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu da “‘Laiklik tehlike altında değildir’ diyenlere küpe olsun” tepkisini gösterirken, hukukçu Turgut Kazan da “Cumhuriyetin temellerine dinamit yerleştiriliyor” diye konuştu.

Ustaosmanoğlu’nun cenazesinde, cemaatin yeni lideri açıklanmış, açıklamanın, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bakanlar ve siyasetçilerin de olduğu ortamda yapılması, yasal tartışmaları beraberinde getirmişti. Anayasanın başlangıç bölümünde “laiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağının” vurgulandığına dikkat çeken Erkan, “Anayasanın ruhu, başlangıç bölümüdür. Yaşananlar, en baştan bu nedenle ihlaldir” dedi. Anayasanın ikinci maddesinde “Türkiye’nin laik bir devlet olduğunun”, 24. maddede ise “kimsenin, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemeyeceğinin” belirtildiğini aktaran Erkan, konunun ayrıca ceza hukuku açısından da incelenmesi gerektiğini söyledi.

İLGİLİ HABER

CHP’li Ağbaba: FETÖ gitti İsmailağa geliyor, FETÖ gitti TÜGVA geliyor

‘Maalesef TÜGVA geçmişte olduğu gibi paralel yapının bir benzeridir.’

TURGUT KAZAN: CUMHURİYETİ KURTARMAK SEÇİMLE MÜMKÜN

Ustaosmanoğlu’nun özellikle kadınlara yönelik sözlerine işaret ederek sorunun tarikat veya laiklik sorununu da aştığını kaydeden Turgut Kazan da “Cumhurbaşkanı da ondan ilham aldığını söyledi. Bu cumhuriyetin yerine kendi anlayışlarına göre Cumhuriyet oluşturmak isteyen bu kesime karşı ilk seçimde sandıktan çıkmak gerekiyor, çıkmak da mümkün. Böyle bir rüzgârı estirerek seçime gitmek gerekiyor. Cumhuriyeti kurtarmalıyız, sağlam temeller üzerine oturtmalıyız” ifadelerini kullandı.

İLGİLİ HABER

‘MEB tarikatın elindeki çocukları almadı, çünkü İsmailağa’dan korkuyorlar’

İsmail Saymaz: Asıl acı olan, devletin, tarikat ve cemaatlerin meydan okuması ve pervasızlığı karşısında diz çökmesidir.

SABİH KANADOĞLU: ‘HANGİ HUKUK DEVLETİ?’

Kanadoğlu, anayasada laiklik tanımının açıkça yer aldığını ancak ‘Türkiye’nin artık anayasal bir devlet olmadığını’ savundu, Türkiye’nin uygulamada laik bir devlet olma vasfını yitirdiğini iddia etti. Kanadoğlu, “Ortaya dökülen manzara bir sürpriz değil. Anayasayı uygulamadıktan sonra hangi hukuk devletinden bahsediyoruz?” tepkisini gösterdi.

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version