Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’yı işgale başlamasının ardından uygulanan yaptırımlarla değer kaybeden ruble kayıplarının çoğunu geri aldı ve işgal öncesi seviyesine geri döndü.
Mart ayı başında ruble dolara karşı yüzde 40 değer kaybetmişti ancak ayın sonunda ruble işgal öncesi seviyesine göre dolara karşı sadece yüzde 4 aşağıda.
Rublenin savaşa rağmen bu kadar dirençli çıkmasında rol oynayan faktörler var.
Rublenin değer kaybının önüne geçmek için Rusya’nın aldığı ilk önlemlerden biri Rusya Merkez Bankası’nın politika faizini 28 Şubat’ta yüzde 9,5’ten yüzde 20’ye çıkarması oldu.
İkinci olarak da döviz alımına yüzde 30 bedel getirildi. Bu oran şu an için yüzde 12’ye düşmüş durumda.
Rusya’da yaşayanların ve şirketlerin ruble satışı ve döviz alımına başka engeller de getirildi.
Diğer önlem de petrol ve gaz gibi ihracatçı şirketlerin döviz gelirinin yüzde 80’ini rubleye çevirmelerinin şart koşulması oldu.
Financial Times gazetesine göre Rusya Merkez Bankası savaşın ilk iki günü rubleyi korumak için piyasaya 1,2 milyar dolar enjekte etti.
Rusya’nın açıkladığı son önlem ise petrol ve gaz alımı yapan ülkelerin ödemelerini ruble yapmaları yönünde oldu.
Financial Times gazetesine göre katı sermaye kontrolleri ve yabancıların ruble yatırımlarından çıkmalarının engellenmesi, ülkenin finansal sistemin çökmesini engelledi.
Bunun bir dezavantajı ise Rusya’nın küresel finansal sistemden iyice izole olması.
Ruble güçlü kalmayı sürdürebilecek mi?
Ancak bazı uzmanlara göre bu durum kalıcı değil.
Reuters haber ajansına konuşan Alfa Bank Şef Ekonomisti Natalia Orlova, rubledeki güçlenmenin ihracatçı şirketlerin aylık ve çeyreklik olarak dövizlerini satmalarından ötürü kaynaklandığını aktarıyor.
Orlova, bu durumun döviz piyasasında dengesizlik oluşturduğunu aktararak rublenin güçlendiğini vurguluyor ve bu durumun geçici olduğunu düşünüyor.
Financial Times gazetesine konuşan eski Rusya Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Oleg Vyugin ise savaş başladığında Rus vatandaşlarının ruble satmasıyla para biriminin değer kaybettiğini, ancak bu durumun engellenmesiyle rubledeki düşüşün durduğunu söylüyor.
Diğer yandan ithalatın durması ancak gaz ile petrol ihracatının devam etmesi de Rus ekonomisinin dış ticaret fazlası vermesini sağladı.
Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) ekonomistleri Elina Ribakova ve Robin Brooks’a göre Rusya Batı’nın uyguladığı yaptırımlar yüzünden daha az petrol satsa da petrol fiyatlarının artmasıyla beraber halen ciddi bir kazanç elde etmekte.
Rublenin güç kazanmasına rağmen yaptırımların Rus ekonomisine zarar vereceği tahmin ediliyor.
Uluslararası Finans Enstitüsü’nden Ribakova’ya göre Rus ekonomisi bu yıl yüzde 15 daralacak.
Şimdiye kadar ülkeden 400 yabancı şirketin çıktığı tahmin ediliyor.
https://www.youtube.com/watch?v=xMSpY7ZB0e0
Karaborsada ruble daha düşük seviyelerde
Economist dergisine göre de rublenin bu süreçten güçlü çıkması uzun vadede değer kaybetmesine engel değil.
Piyasanın beklentisi bir yıl içinde para biriminin dörtte biri oranında değer kaybetmesi.
Yabancıların ruble cinsinden alış satış yapması güç olduğu için de hacim düşük, karaborsada rublenin dolar karşısındaki ederi çok daha düşük seviyelerde.
Ruble, 1998 yılındaki borç krizinde yüzde 70, Putin 1999’da göreve geldiğinde yüzde 70 daha değer kaybetmişti.
Gaz ve petrol ihracatına daha büyük engellerin getirilmesi uzun vadede rublenin daha büyük sorunlarla karşılaşmasına yol açabilir.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***