Saadet Partisi’nin ‘Geleneksel İstanbul İftarı’, Genel Başkan Karamollaoğlu ve İBB Başkanı İmamoğlu’nun katılımlarıyla gerçekleştirildi. İftar programında konuşan Karamollaoğlu, “Adalet, saraylarda gerçekleşmez. Adalet, kendisinin aleyhine tecelli ettiği zaman, tereddütsüz o hükmü kabul ederse, işte orada adalet var demektir” dedi. İmamoğlu ise, “Türkiye bugün, iftar sofralarını bile tesiri altına almış bir kibir ve israf düzeninden arınma mücadelesi veriyor” diye konuştu.
Saadet Partisi İstanbul İl Başkanlığı’nın düzenlediği “Geleneksel İstanbul İftarı”, Genel Başkan Temel Karamollaoğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımlarıyla gerçekleştirildi.
Yenikapı’daki Dr. Mimar Kadir Topbaş Gösteri ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen iftar etkinliğinde konuşan Karamollaoğlu, Katılımcıların Ramazan aylarını tebrik etti. Karamollaoğlu, “Bizler, Milli Görüşçüler olarak, sadece kendi teşkilatımızın, kendi müttefiklerimizin, bizim gibi inanan, düşünen insanların değil; bütün insanlığın saadeti için çalışan bir anlayışa sahibiz” dedi.
‘BATI KENDİNE DEMOKRAT, DIŞARIYA DİKTATÖR’
“Adalet, insana göre değişmez” diyen Karamollaoğlu şöyle devam etti;
“Şahıslara göre değişmez. İnançlara göre değişmez. Bir yerde ihtilaf varsa, o meseleye mutlaka bir taraf bir anlayışla yaklaşmak gerekir. Adalet, saraylarda gerçekleşmez. Adalet, müesseselerle de gerçekleşmez.
Adalet, kanun yapmakla da gerçekleşmez. Adaletin gerçekleşmesi için, yönetimde bulunanların farklı bir zihniyette olması icap eder. Adalet, kendisinin aleyhine tecelli ettiği zaman, tereddütsüz o hükmü kabul ederse, işte orada adalet var demektir. Yoksa adaletten sadece, istismar maksadıyla bahsetmiş olursunuz.
‘Adalet, mülkün temelidir’ durduk yere söylenmiş bir söz değil. Bu bizim inancımızın da temelidir.
Müslümanların, gittikleri hiçbir yerde insanları zorla Müslüman olmaları için ikna etmeye çalışmadıklarını ifade eden Karamollaoğlu, batı ülkelerinin kendi içlerinde demokrat olduklarını, dışarıda ise despotları ve diktatörleri desteklerini kaydetti.
Bu durumun çifte standart olduğunun altını çizen Karamollaoğlu, “Bu bizim inancımızda hiçbir zaman yer bulamayan bir husustur.”
İMAMOĞLU: İFTAR SOFRALARININ AYRIŞTIRILMAYA ÇALIŞILDIĞI GÜNLER YAŞIYORUZ
Karamollaoğlu’ndan önce konuşan İmamoğlu da Ramazan ayını, “toplumsal hayatın birliği ve dirliği için bir can suyu” olarak niteledi. “Ramazan bizi, ‘Başkalarının farkına var, herkesin halinden, dilinden anla ve herkesi kendinle bir tut’ diye ikaz eder” diyen İmamoğlu, Türkiye’nin iftar sofralarını tesiri altına almış bir kibir ve israf düzeninden arınma mücadelesi verdiğini kaydetti.
İmamoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: “Hiç şüphe yok ki bu mücadele kısa zamanda sonuca ulaşacak. Kardeşlikle, yardımlaşmayla kurulan sofralardan yükselen güçle, mutlu ve adaletli bir ülke olacağız. İsraftan ve ifrattan uzaklaştıkça, kendimize ve birbirimize yakınlaşırız.
Birbirimizi daha çok anlar, daha fazla hissederiz. Tıpkı bugün burada olduğu gibi. Bu anlamlı iftar sofrasıyla bize bu güzel hisleri yaşatan herkese çok teşekkür ediyorum. Türkiye güzel günlere, kibirden, israftan ve ifrattan arınmış liderlerin öncülüğünde ulaşacak.
O liderlerin en kıdemlisi olan, Sayın Temel Karamollaoğlu’nu ve hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Mübarek Ramazan Ayı’nın ruhumuzu sevgi, sabır, hoşgörü ve itidalle doldurmasını temenni ediyor ve hayırlı Ramazanlar diliyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***