Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Dosya haber: Cezaevlerinde taammüden katliam

Dosya haber: Cezaevlerinde taammüden katliam


Bir dönem ‘Beyaz Toros’larla kaçırılıp kaybedilen, yargısız infaz edilerek kuyulara atılan Kürtler bu kez cezaevlerinde ölüyor. Cezaevlerinden 2017’den bu yana 255 tutuklunun cenazesi çıktı. Tek tek ölümlerden oluşan toplu bir katliam.

Yeni Yaşam’dan Gülcan Dereli’nin dosya haberine göre, İnsan Hakları Derneği’nin verilerine göre cezaevlerinde 1605 hasta tutuklu var. Bunlardan 605’i ağır hasta tutuklu. yaklaşık 310 bin tutuklu var. 2017’den bu yana 255 tutuklunun cezaevlerinden cenazesi çıktı. Hayatın her alanında olduğu gibi eğer Kürt tutuklu isen karşılaştığın tablo çoğunlukla diğerlerinden ayrılıyor. Çünkü cezaevindeki siyasi tutuklu Kürt, devletin gözünde esasında ne tutuklu ne de rehine. Bundan çok daha korkunç, bu kavramların içerdiği ‘yasallık’ sınırının bile dışında. Bedeni ve zihni üzerinde her türlü eziyetin yapılabildiği kara bir delikte tutuluyor esasında tutuklular. Fiili, zamana yayılmış bir idam, tek tek ölümlerden oluşmuş bir toplu katliam metodu hüküm sürüyor. İki günlük dosyanın ilk bölümünde bu karanlığa yaşamlarıyla ışık olan bazı tutukluların kısa hikayelerine yer verildi.

*Emine Aslan Aydoğan
Emine Aslan Aydoğan… Hani elleri kelepçeli halde göçüp giden… Hani imamın bile cenazesine katılmasına izin verilmeyen… Kürdün trajedisi: Emine Ana’yı KDP Türkiye’ye teslim ediyor… İşte orada başlıyor ölümü… Yaklaşık 25 yıldır Barış Annesi olan Emine Ana, askerler ve HPG’liler ölmesin diye canlı kalkan olmuş, ömrünü barışa adamış bir anne. Barış için mücadele eden Emine Ana, Balıklıgöl isimli bir gizli tanık ifadesiyle 28 kişiyle birlikte yargılanıyor. Emine Ana’ya 8 yıl, 7 ay ceza veriliyor. Cezalar 2014’te onaylanıyor. 7 ay Hewler’de kalıyor, sonra KDP Türk konsolosluğuna teslim ediyor. Ardından ise tutuklanıyor, cezaevine gönderiliyor.
Cezaevine girmeden önce sadece safra kesesinde sorun yaşayan Emine Ana, cezaevine girdikten sonra safra kesesindeki sıkıntı böbreğine vuruyor. Ve cezaevi süreci onun sağlığını hızla elinden alıyor. Boyun fıtığı ve tansiyon hastalığına da yakalanıyor. Kısa sürede kanser oluyor. Kanserden dolayı bir böbreği iflas ediyor ve aynı gün 4 ameliyat oluyor. Bir böbreği bu ameliyatlar ile alınıyor. 8 gün yoğun bağımda yatağa kelepçeli halde tedavi edilen Aslan’ın başında 6 asker nöbet tutuyor. Valiliğin emriyle taziyeye izin verilmez, mezarı kazmak için kepçe verilmez, imam tehdit edilir, cenaze namazı kıldırılmaz. 5 yaşında kanserden vefat eden torununun yanına gömülmeyi vasiyet eden Emine Ana, “Ben öldüğümde beni Kadir’in mezarının yanına gömersiniz” demiş. Ailesi de Emine Ana’yı Viranşehir’e torunu Kadir’in yanına defnetmiş.

KÜRT MELE: APÊ ALİ

*Ali Boçnak
Kars’ta 2009 yılında “KCK” adı altında yapılan operasyonlarda gözaltına alınan Ali Boçnak, Kürtçe mevlit okuduğu gerekçesiyle “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla 7 yıl 8 ay hapis cezası verdi ve 2013 yılında Yargıtay tarafından cezası onandı. Boçnak, 2017 yılında tutuklanarak Patnos L Tipi Cezaevi’ne konuldu. 3 yıl tutuklu kalan 76 yaşındaki Boçnak, cezaevinde 23 Eylül 2020’de yaşamını yitirdi. Böbrek yetmezliği ve birçok hastalığı bulunan Boçnak’ın tahliye edilmesi için ATK’ye başvuru yapıldı. Ancak ATK, “Cezaevinde kalabilir” raporu verdi. Kürtçe mevlit okuduğu için ceza aldı, tutuklandı. Medresede Kur’an eğitimi almış, kendi çabasıyla Kürtçe okuma-yazma öğrenmişti. Kürtçe şiirler yazardı. Ali Boçnak, geriye şiirleri ve derin bir yurtseverlik mirası bıraktı.

KELEPÇELİ ÖLÜM

*Sabri Kaya
Sabri Kaya, tutuklanmadan önce bir kalp kapakçığında çürüme olduğu ortaya çıkar. Doktor, verdiği ilaçları ömür boyu kullanacağını söyler. Ankara Sincan Cezaevi’ndeyken durumu kötüye gider ve açık kalp ameliyatı olur. Ankara Numune Hastanesi Sağlık Kurulu Kaya’nın cezaevinde kalamayacağını, 6 ay infazın durdurulması gerektiği kararını alıyor. Kararı, Adli Tıp 3 aya düşürüyor. 2013 Ağustos’unda infazı durduruluyor. Çıktıktan sonra 3 ay tedavi süreci başlıyor. Ailesinin desteği ile toparlanan Kaya, 3 ay sonra tekrar cezaevine giriyor. Yine bir süre Sincan’da kalan Kaya, sonra Kırıkkale’ye götürülüyor. Sonra tekrar Sincan’a, oradan Karabük F Tipi’ne gönderiliyor. Aşırı kilo kaybı yaşayan Kaya’nın Karabük’te tedavisi yapılmıyor ve kalbinin çalışma fonksiyonu yüzde 40’tan yüzde 25’e düşüyor. Mayıs 2019’da Karabük’ten Osmaniye Cezaevi’ne götürülen Kaya’nın 10 yılı aşkın süredir kullandığı kalp ilacı kendisine verilmiyor. 23 Mart’ta kalp krizi ve beyin kanaması geçiriyor ve Osmaniye Cezaevi idaresinin ihmali sonucu -Kumadin adlı kalp ilacını vermediği için- yaşamını yitiriyor. Yaşamın son dakikalarına kadar da elleri yatağa kelepçeli halde tutuldu.

HÜCREDE TEK BAŞINA

*Halil Güneş
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) hasta tutuklular listesinde bulunan ve tüm çağrılara rağmen tahliye edilmeyen kanser hastası Halil Güneş, 15 Aralık 2021’de sabah saatlerinde Diyarbakır 2 No’lu Cezaevi’nde tutulduğu tek kişilik hücrede yaşamını yitirdi. TUHAY DER yöneticilerinden avukat Aslıhan Bulut, Güneş’in 5 gün tek başına hücrede tutulduğunu ve uzun süredir ilaçlarının verilmediğini söyledi. ATK, akciğer ve kemik kanseri tedavisi gören Halil Güneş’e hastanenin verdiği “cezaevinde kalamaz” raporunu görmezden geldi ve “tek başına hayatını idame ettirebilir ve hapiste kalabilir” raporu verdi.

25 YILLIK ZULÜM

*Mehmet Ali Çelebi
Mehmet Ali Çelebi, 25 yıldır cezaevindeydi. 4 evre kanser hastası ve böbrekleri iflas etmişti. Haftanın 3 günü diyalize giriyor, 4 gün kemoterapi alıyordu. Sincan Cezaevi’nden 25 Ağustos günü ölümün kıyısında tahliye edildi. Çelebi, tedavi gördüğü hastanede 4 Eylül 2021 tarihinde akşam yaşamını yitirdi. Çelebi’nin cenazesi uğruna bir hayat verdiği sarı, kırmızı ve yeşil renkli puşi sarıldı.

75 YAŞINDA EMEKLİ ÖĞRETMEN

*Takiyettin Özkahraman
Muş’un Malazgirt ilçesinde 2017 yılında tutuklanan 75 yaşındaki emekli öğretmen Takiyettin Özkahraman, 18 Eylül’de tutuklu bulunduğu Patnos L Tipi Cezaevi’nde fenalaşması üzerine hastaneye götürüldü. Özkahraman, solunum ve akciğer yetersizliği nedeniyle tedavi gördüğü hastanenin yoğun bakım servisinde bir gün sonra 19 Eylül’de yaşamını yitirdi. Yaşamını yitiren Özkahraman’ın kardeşi Sadullah Özkahraman, ağabeyinin tutuklanmadan önce herhangi bir rahatsızlığının bulunmadığını belirtti. Özkahraman’ın tahliye edilmesi için Adalet Bakanlığı’na 2 kez başvuru yapıldı, ancak başvurular yanıtsız kaldı.

ÖLECEĞİNİ HİSSETMİŞTİ

*Hüseyin Polat
28 yaşında girdiği cezaevinden 52 yaşında cansız bedeni çıktı. Gençliği ve ömrü cezaevinde geçti. Hastalığı yoktu. Boynundaki ağrıdan dolayı yapılan bir iğne sonrası kan kusarak öldü. Adı Hüseyin Polat’tı. 24 yıl cezaevinde kaldıktan sonra yaşamını yitiren tutuklu Hüseyin Polat, 1968 Dersim Pülümür doğumluydu. 28 yaşında girdiği cezaevinden 52 yaşında cansız bedeni çıkan bir siyasi tutuklu. 23 Ocak 2020 tarihinde boyun ağrısı çektiği için revire götürülüyor, iğne yapılıyor. 24 Ocak’ta tüm vücudu şişiyor ve sabah karşı Tekirdağ Devlet Hastanesi’ne kaldırıyor. Hastanede yoğun bakımlar dolu deniliyor ve yer olmadığı söyleniyor. Hastanenin zemin katında jandarmanın gözetiminde bekletiliyor. Bekletildiği sırada durumu daha da kötüleşiyor ve fenalaşıyor. Polat’ın daha da kötüleşmesinden dolayı çevre hastaneler aranıyor, yer olup olmadığı soruluyor. Ancak o hastanelerin hiçbirinden sonuç alınamıyor. Yer yok denilerek kabul edilmiyor. Hükümlü olduğundan dolayı hiçbir hastane kabul etmiyor. En son kan kusmaya başlıyor. Mide kanaması geçiriyor. Hüseyin Polat öleceğini hissediyor, annesiyle görüşmek istiyor. Ve son telefon görüşmesinde telefona babası çıkıyor ve şöyle diyor: “Baba ben galiba öleceğim.” Sonra telefon elinden düşüyor. Aradan bir-iki saat sonra ailesine ölüm haberi bildiriliyor.

*Garibe Gezer
Garibe Gezer, cezaevinde baskı, işkence ve tecavüze maruz kaldı. Darp edildi, yerlerde sürüklendi, yaşadığı işkenceyi duyurmaya çalıştı. Gönderdiği mektuplar sansürlendi, sürekli hücre cezası verildi. Garibe Gezer teşhir ettikçe kendisine hücre cezaları verdiler. Garibe Gezer’in hücre cezaları jet hızıyla onaylanıyordu. Garibe Gezer 11 Aralık 2021 tarihinde Kandıra 1 Nolu F Tipi’nde şüpheli şekilde yaşamını yitirdi.

CİNAYETİN ADI İTİHAR

*Vedat Çem Erkmen
Vedat Çem Erkmen, Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde 19 Aralık 2021 şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. Cezaevi idaresi apar topar Erkmen’in intihar ettiğini iddia etti. Yetkililer aileye çelişkili bilgiler verdi. Avukatlar ve ailesi gelmeden hızlıca otopsi yapılması cinayet şüphelerini arttırdı. Ailesi yaptığı açıklamada, intihara asla inanmadıklarını, Erkmen’in öldürüldüğünü söyledi.

MAHMEKEMEDE CAN VERDİ

*İbrahim Akbaba
Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan 70 yaşındaki hasta tutuklu İbrahim Akbaba, Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 29 Aralık 2018’de görülen duruşmaya SEGBİS ile bağlandı. İfade verdiği sırada kalp krizi geçiren Akbaba, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Akbaba’nın durumu daha önce Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün yanıtlaması istemiyle verilen soru önergesiyle Meclis’e taşınmış ama verilen soru önergesi yanıtsız bırakılmıştı.

HÜCREDE ÖLÜM

*Mehmet Sevinç
Manisa Akhisar Cezaevi’nde 28 yıldır tutuklu bulunan 63 yaşındaki Mehmet Sevinç, yaşamını yitirdi. 3 Nisan gecesi saat 03.00 sıralarında kaldığı hücrede gardiyanlar tarafından baygın bir şekilde bulunduğu öne sürülen ve Akhisar Mustafa Kirazoğlu Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Sevinç, burada beyin kanaması geçirdiği gerekçesiyle ameliyat edildi. Günlerdir hastane önünde bekleyen aileye askerler tarafından yaşamını yitirdiği bilgisi verildi. Mezopotamya Ajansı’na bilgi veren Mehmet Sevinç’in kızı Berivan Sevinç, “Babamı tek kişilik hücreye atıp orada öldürdüler” dedi.

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version