Ülkeyi tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden birine sürükleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, her konuşmasında Avrupa ve Dünya’nın farklı ülkelerinde durumun ‘vahim’ olduğu yönündeki iddiasını tekrarlamaya devam ediyor. En son söylenmesi gerekeni baştan söyleyeyim: Avrupa’da durumunun vahim olduğu tek yer Türk ürünlerinin satıldığı ‘Türk marketleri’.
Avrupa’nın genelinde akaryakıt fiyatlarında ciddi oranda bir artış oldu. Bu artış ülkenin durumuna göre yüzde 20 ile 30 arasında değişiyor. Pandemi döneminde yaşanan üretim kaybından kaynaklı olarak ürünlerin fiyatlarında yüzde 5-10 arasında bir artış oldu. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik işgal girişimiyle birlikte Avrupa’daki birçok markette bazı temel ürünlerin temininde sıkıntılar yaşandı.
Evime yakın olduğu için sık sık uğradığım Almanya’nın ‘zenginlerin marketi’ olarak bilinen Edeka’da bile un, makarna ve sıvı yağı sıkıntısı yaşandı. Bu sıkıntı had safhaya ulaşmadı. Ancak ürünlerin fiyatlarında normalin üzerinde artış oldu. Ülkede çok tüketilen et ürünleri, şekerlemeler, çikolata ve içecek fiyatlarında ciddi artış olmadı. Ürünün çeşidine göre yüzde 5 ila 15 arasında artışlar yaşandı.
TÜRK MARKETLERİNDE YÜZDE 100’E YAKIN ZAMLAR
Almanya’da durumun “vahim” olduğu bir yer var gerçekten: Müşterilerinin büyük çoğunluğu Türkler ve Araplardan oluşan Türk marketlerinde durum gerçekten vahimdi. Bu marketler Türkiye’den getirdikleri ürünlerin fiyatlarında yüzde yüze yakın zam yaptı. Aynı ürünlerin Avrupa’daki üretilen eş değerlerindeki fiyat artışları yüzde 5 ile 20 arası oldu. Avrupalı Türklerde ilk kez Erdoğan’ın ülkeyi yönetme becerisi ile ilgili soru işaretleri oluştu.
Türk marketinde krizden önce 1,39 euroya satılan ayçiçek yağının fiyatı 3,90 eurodan satılmaya başladı. Litresi 4-5 euro arasındaki zeytinyağının fiyatı 12-13 euroya yükseldi. 2 euroya satılan helvanın kilosu 4 euroya yükseldi.
Türk marketlerinde satılan ve Avrupa’da üretilen yoğurdun fiyatı 1,69’dan 1,89’e yükseldi. Bir kiloluk en kaliteli sucuğun fiyatı 9,99’dan eurodan 11 euroya yükseldi. Bir kilo kıymanın fiyatı 6 eurodan 7’ye, etin kilosu 10 eurodan 11 euroya yükseldi. Türk marketinde normal zamanlarda 1,40 euroya satılan ikili pidenin fiyatı 1,70 euroya yükseldi. Pidedeki artış Avrupa’da üretilmiş olmasına rağmen normalin üzerinde gerçekleşti.
Türk marketleri Türkiye’deki fiyat istikrarsızlığından dolayı yıllardır birçok ürünü Avrupa’da kendileri üretiyor. Bazı markalar Almanya’nın bütün marketlerinde ürünlerini satabiliyor. Alman firmaları bile ürünlerle rekabet etmek amacıyla benzer üretim yaptırıyor.
“EKONOMİST ERDOĞAN” AVRUPA’DAKİ TÜRKLERİN CEBİNE DOKUNDU
Erdoğan’ın en büyük destekçisi olan Avrupalı Türkler ilk kez Avrupa’nın göbeğinde Erdoğan’ın ekonomik dehasının sonuçlarını ceplerinde hissederek gördüler. Para harcama konusunda hassas olan Türklerin Erdoğan’a olan sevgisinde duygusal azalma olacağını şimdiden söyleyebilirim. Unutmadan söyleyeyim: Türk marketlerinde Türkiye’den getirilen mandalina ve portakal yerine İspanya’dan getirilen ürünler satılmaya başlandı. Böyle giderse Erdoğan’ın ekonomik becerisi sonucunda Türk marketlerinde Türk malı kalmayacak. Türkiye’de üretilmiş Türk ağız tadına uygun ürünlerin yerini Yunanistan veya İspanya’dan ithal edilmiş ürünler alacak.
Gerçekten Avrupa’da durumu vahim.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***