Fukuşima Daiichi Nükleer Santral kazasının 11’inci yıl dönümüne ilişkin yazılı açıklama yapan Yeşil Sol Parti, Türkiye’deki siyasi iktidarın Çernobil, Fukuşima felaketlerinden ders çıkarmadığını belirtti. Fukuşima Daiichi Nükleer Santral kazasının üzerinden 11 yıl geçtiği belirtilen açıklamada, kazanın yıkıcı etkilerinin başta Japonya olmak üzere tüm dünyada devam ettiği vurgulandı. Türkiye’deki siyasi iktidarın Çernobil, Fukuşima felaketlerinden ders çıkarmadığı belirtilen açıklamada bilimsel ve toplumsal itirazlara rağmen Akkuyu Nükleer Santralı’nın inşaatı devam edildiği, Sinop’ta da başka bir nükleer santral projesinin hayata geçirilmeye çalışıldığı belirtildi.
‘GÜVENLİ NÜKLEER SANTRAL OLMAYACAĞI’
Bütün önlemlerin alınması, son teknolojiden yararlanılması ve denetlenmesine karşın gerçekleşen Fukuşima kazasının, insanlığa “güvenli nükleer santral” olamayacağını gösterdiği ifade edilen açıklamada, “Bunun sayesinde, tehlikenin farkına varan kimi ülkeler var olan nükleer santralleri için kapatma, yeni projeleri iptal etme yoluna gitti. Ne yazık ki nükleersiz gelecek için atılan bu adımlardan son dönemde geri dönüşler yaşanmaktadır” denildi.
‘DÜNYA NÜKLEER SANTRALLERDEN KURTULMALI’
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun nükleer santral projelerinin sürdürülebilir yatırım listesine almasının kabul edilebilir bir durum olmadığı aktarılan açıklamada, Rusya’nın Ukrayna işgali sonrası, nükleer enerjinin gelecek için büyük bir tehdit oluşturduğunun tekrar görüldüğü kaydedildi ve “Nükleer gücü elinde bulunduran Rusya Ukrayna’da bulunun dört nükleer santrali açık hedef aldı. Çernobil nükleer santralinin bulunduğu bölgeyi işgal ederek, nükleer silahlarını kullanma tehdidi savurdu, Avrupa’nın en büyük nükleer santrali olan Zaporijya’yı vurdu. Bu olaylar dünyanın nükleer santrallerden kurtulması gerektiğini bir kez daha gösterdi” ifadelerine yer verildi.
‘İTİRAZLARA RAĞMEN AKKUYU NÜKLEER SANTRALI’NIN İNŞAATI DEVAM EDİLİYOR’
Türkiye’deki siyasi iktidarın Çernobil, Fukuşima felaketlerinden ders çıkarmadığı belirtilen açıklamada bilimsel ve toplumsal itirazlara rağmen Akkuyu Nükleer Santralı’nın inşaatı devam edildiği, Sinop’ta da başka bir nükleer santral projesinin hayata geçirilmeye çalışıldığı vurgulandı. Santrallerin yarattığı en büyük sorunlardan bir tanesinin atıklar olduğuna dikkat çekilen açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “Nükleer santrali olsun olmasın nükleer atıklar, yasadışı atık ticaretiyle bütün dünyaya yayılmış durumdadır. Bir örneğine İzmir’in metropol ilçesi Gaziemir’de rastlandı. 2010 yılında atıklarını bırakıp faaliyetine son veren kurşun fabrikası sahasında 2007 yılında tespit edilen EU152 izotopu içeren radyoaktif atıklar halen alanda duruyor, atıkların hangi yollardan, kimin tarafından getirildiği tespit edilmedi. Önce kararname ile kurulan, Anayasa Mahkemesinin kararnameyi iptal etmesi üzerine bu ayın başında yasasına kavuşan Nükleer Düzenleme Kurumunun bilimsel özerkliği yoktur. Tüm yetkilerin Cumhurbaşkanında olduğu ucube bir Nükleer Kurum ile ülkemizde nükleer maceralara atılmaya çalışılıyor.”
‘PROJELER İPTAL EDİLSİN’
Akkuyu Nükleer Santralı inşaatının durdurulması çağrısında bulunulan açıklamada, “Sinop nükleer santral projesiyle birlikte tüm nükleer projeleri iptal edin. Gaziemir’deki nükleer ve tehlikeli atıkları bir an önce oradan uzaklaştırın, en zararsız şekilde bertaraf edin, atıkların kaynağını ve sorumlularını tespit edin. Nükleersiz, savaşsız; barış içinde, ekolojik ve demokratik bir dünya için mücadele kararlılığımızı bir kez daha vurguluyoruz” denildi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***