Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Pervin Buldan: Barışı getireceğiz, Erdoğan’ı göndereceğiz

Pervin Buldan: Barışı getireceğiz, Erdoğan'ı göndereceğiz


Halkların Demokratik Partisi (HDP) Antep İl Örgütü’nün “Dem dema HDP’ê ye” (Şimdi HDP zamanı) şiarıyla gerçekleştirdiği 4’üncü Olağan Kongresi, kentte bulunan bir düğün salonunda yapıldı. Kongreye katılan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Barışı bu ülkeye biz getireceğiz önce Erdoğan’ı göndereceğiz, AKP’yi göndereceğiz. Barışı getireceğiz” dedi. HDP, demokratik mücadelenin tam da merkezi olduğunu belirten Buldan, “HDP’nin yarattığı umudu ve cesareti kırabileceklerini sandılar ve bir hayal kurdular, yine yanıldılar. Biz onları yanıltmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, kongreye katılan binleri selamlayarak, sözlerine 3 Kasım 1992’de katledilen Demokrasi Partisi (DEP) Antep İl Başkanı Abdulsamet Sakık’ı anarak başladı. 6 yıl önce DAİŞ’in Beybahçe’de yaptığı vahşi katliamında yaşamını yitiren 57 insanı da anan Buldan, “Siz bu coşkunuzla Mersin’i de Amed’i de Batman’ı da geride bıraktınız. Bir kez daha gösterdiniz ki demokratik siyasetimizin kalelerinden biri de Antep’tir. HDP’nin değişim rüzgarı Botan’a, Karadeniz’e Serhat’a kadar uzanmaktadır. HDP sahadadır. Demokratik mücadelenin tam da merkezindedir. Parlamentodadır, cezaevlerindedir, sokaklardadır, yaşamın her alanında vardır, var olmaya da devam edecektir. Nerede bir cesaret, umut, kararlılık varsa HDP çalışmaları, ilkeleriyle, ittifaklarıyla oradadır, orada olmaya devam edecektir” diye konuştu.

‘KOBANÊ DAVASI TAM ANLAMIYLA SİYASİ BİR DAVADIR’

HDP’nin yürüyüşünden korkanların önlerine engeller çıkardığını belirten Buldan, “Kobanê kumpas davası AKP-MHP ittifakının HDP’nin önünde çıkardığı bir kumpas davasıdır. Bu dava hukuki bir dava değil, siyasi bir davadır. Tam 8 yıl önce burada Antep’te ‘Kobanê düştü düşecek’ dediği için bir kaos yaratmaya çalıştılar. Bekledikleri sonucu alamadılar. Bizim önümüze çıkardıkları tam da budur. Bu bir intikam davasıdır. Bu dava sadece Kobanê kumpas değil, HDP’yi kapatma davası olarak önümüze çıkmaktadır. Tam anlamıyla siyasi bir davadır. Başaramadılar, ama başaramayacaklar. Bizi siyasetten koparamadılar, koparamayacaklar. Mahkemelerinde boyun eğeceğimizi sandılar ama onları boşa çıkarttık. Kobanê gerçeğini bütün arkadaşlarımız tek tek anlatarak yüzlerine vurmaya devam edecekler. Çünkü bu davanın hakikatle sonuçlanacağını çok iyi biliyoruz. HDP’nin mücadelesini, Türkiye siyasetindeki yerini, önemini anlatmaya devam edeceğiz. Onların işleri engel çıkarmak olabilir ama bizim işimiz önümüze bakmak, yolumuza devam etmektir. Onlar sandıktan korktukları için karşımıza sandıkla çıkmıyorlar. Sandıktan, siyasettin korktukları için karşımıza kumpas davalarla çıkıyorlar. Onların dertleri, tasaları halkın sorunu, ülke toplumunun sorunu değil tek dertleri HDP’dir, muhalefet güçleridir, Kürtlerdir. Ama bu hesapları bir bir bozuluyor. HDP’nin yarattığı umudu ve cesareti kırabileceklerini sandılar ve bir hayal kurdular, yine yanıldılar. Biz onları yanıltmaya devam edeceğiz.”

 ‘HALKLARIMIZIN İRADESİNİ KIRAMADILAR’

“HDP’nin mücadelesinin başladığı yer, AKP’nin siyasetinin bittiği yerdir” diyen Buldan, “Her türlü engel, kumpas, baskıya rağmen HDP’yi korkutamadılar, HDP’ye geri adım attıramadılar. Halklarımızın iradesini kıramadılar. Kongrelerimiz buna en güzel cevaptır. Mecali kalmadı diyenlere en güzel cevaptır” şeklinde konuştu.

 ‘AKP-MHP DÜŞECEKTİR’

 HDP’nin Türkiye’nin her yerinde en güçlü seçenek haline geldiğini belirten Buldan, “En büyük umut haline geldi bunu herkes biliyor. HDP düşmedi, HDP düşmeyecek, bunu da herkes böyle bilsin. Barış umutları düşmedi, asla düşmeyecek. Ne yargı kumpasları, ne siyasi operasyonları, ne çökertme politikaları halklarımızın umudunu çökertemedi, çökertemeyecek. Karanlık zihniyet halkın yakasından mutlaka düşecektir. AKP düşecektir, MHP düşecektir” ifadelerini kullandı.

‘UKRAYNA HALKININ YAŞADIĞI ACIYI VE ZULMÜ EN İYİ ANLAYAN BİZLERİZ’

Barışın tüm insanlığın en acil ihtiyacı olduğunu vurgulayan Buldan, şunları söyledi: “Bugün bakıyoruz özellikle Ukrayna’da bir güç savaşı var. Gittikçe de büyüyen, insanların ölümüne, topraklarından göç etmek zorunda olan bir savaştan bahsediyoruz. Her gün insanların yaşamını yitirdiği, gencecik insanların toprağın altına girdiği Ukrayna halkının yaşadığı acıyı ve zulmü en iyi anlayan bizleriz. Bu savaş halkların tercihi olan bir savaş asla değildir. Savaşın kaybedeni her zaman mazlum halklar olmuştur. Dolayısıyla arkadaşlarım insanlığın başına bela olan bu savaş siyasetinin karşısında halklar olarak barış siyasetini en fazla dillendirmek için en iyi zemin, en iyi süreç bu süreçtir. Savaşları görüyoruz, barışın ne kadar acil ne kadar elzem olduğunu hep beraber anlıyoruz. Savaş karşıtı milyonlarca insan olduğunu biliyoruz. Savaş karşıtı büyük bir koalisyona bugün Türkiye’de ihtiyaç olduğunu özellikle ifade etmek istiyorum. Bunu başarabilirsek savaş politikalarını uygulayanlar değil, barışı umut edenler kazanır, biz kazanırız, halklar kazanır. Barışarak kazanacağımıza, büyüyeceğimize, güçleneceğimize yürekten inanıyoruz. HDP bunun için var, bunun için mücadele ediyor. Suriye’de, Ukrayna’da Türkiye’de de dünyada da barış diyoruz. Barış dışında hiçbir seçenek yoktur. Dünyanın neresinde olursa olsun yaşanan bir savaş tüm insanlığın ortak sorunudur. HDP olarak bir kez daha diyoruz ki bütün sorunların çözümü diyalogdur, müzakeredir.”

‘TEK GEÇERLİ ÇÖZÜM YOLUNUN DEMOKRATİK SİVİL YOLLARDA’

“Tarih bize göstermiştir ki müzakere ve barıştan başka bir seçenek yoktur” diyen Buldan, şöyle devam etti: “Tek geçerli çözüm yolunun demokratik sivil yollardan geçtiğini ve bu yöntemle çözümlerin kolay olduğunu söylemeye devam edeceğiz. İşte HDP bunun mücadelesini vermektedir. Vermeye de devam edecektir. Türkiye’de öyle bir iktidar var ki Kürt sorununu inkar ediyor. Barış imkanlarına büyük zararlar veren bir iktidar var. Tecrit politikası, tüm Türkiye’ye yayılan, sadece İmralı ile sınırlı kalmayan, ülkenin her tarafına sirayet eden politikanın kaybedeni sadece Kürtler değil herkestir. Barışa kapatılan kapılar ortak geleceğe kapatılmıştı, bunun kaybedeni herkestir. Diyalog ve müzakereye kapatılan yolların kaybedeni de herkestir. Kaybedenler 85 milyon vatandaştır. Biz bu savaş politikalarını, bu çözümsüzlük politikalarını halkların lehine çevirmek zorundayız. Başka alternatifimiz yoktur. Şimdi en büyük barış ittifakını kurma zamanıdır. Barış hemen şimdi deme zamanıdır. Barışı bu ülkeye biz getireceğiz önce Erdoğan’ı göndereceğiz, AKP’yi göndereceğiz. Barışı getireceğiz. Çünkü biliyoruz ki barış samimiyet ister, biliyoruz ki barış ilkeli bir duruş ister. İktidar Ukrayna savaşına karşı çıktığını iddia ediyor ama Türkiye içinde yaşananlara, Türkiye’nin komşu ülkelerde yaşattıklarına bakmadan çağrı yapan iktidara seslenmek istiyorum. Kürde olan düşmanlıklar, kadınlara yapılan düşmanlıklar ortada dururken Ukrayna’ya yaptığınız çağrıların bir anlamı olmadığını ifade ediyoruz. Önce kendi içinize bakacaksınız, sonra dışarıya yapacağınız barış çağrılarının inandırıcılığı ancak o zaman ortaya çıkar. Bu kadar zulüm ve hukuksuzluklar, cezaevlerine attığınız siyasetçilerimiz ortada dururken, barış çağrıları yapacaksınız. Bu iki yüzlülüğün ve samimiyetsizliğin tam da kendisidir. AKP’nin bugün yürütmüş olduğu hiçbir çağrının ne geçerliliği vardır ne anlamı. AKP’nin Rojava’da, Efrîn’de yaptıkları da asla unutulacak bir girişim değildir. Rojava için, Kürtlerin yaşadığı bölgelerde, yaşam alanlarında düşmanlık politikalarını devreye sokarsan sana Kürtler’de, HDP de sandıklarda gerekli cevabı vermek için gün sayıyor.”

 ‘AB’YE GİRMEK İÇİN YAPTIĞINIZ ÇABALAR BEYHUDE KALIR’

AKP’nin AİHM kararlarını tanınmadığını belirten Buldan, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak ile ilgili verilen kararları hatırlattı. Buldan, “AİHM kararlarını da tanımayan ve bizi neden AB’ye almıyorsunuz derseniz size en iyi cevabı biz biliyoruz. AİHM kararı orta yerde dururken biz sizin mahkemelerinizi tanımıyoruz derseniz AB’ye girmek için yaptığınız çabalar beyhude kalır. Ama AKP yüzünden, AKP huzursuzlukları yüzünden AB kapılarının Türkiye’ye kapalı olduğunu biliyoruz. Bu kapıları da çözüm süreçleriyle, adaletin, hukukun ülkeye gelmesi ile açılacağına inanıyoruz. Bunun da başaranı bizler olacağız. Bunu herkes böyle bilsin” dedi.

 BULDAN, MUHALEFETİ ELEŞTİRDİ

Muhalefetin tutumuna da tepki gösteren Buldan, şunları dile getirdi: “Bugün bütün hukuksuzluklara şikayet eden ama bunu uygulamaya gelirken yerine koymayan muhalefet ile karşı karşıyayız. HDP’nin belediyelerine kayyım atanırken sesini çıkarmayan bir muhalefet var. Muhalefetin bu tavrını bu tutumunu bir kez daha gözden geçirmesi gerektiğini belirtmek ve ifade etmek istiyorum. Türkiye’de sanki ortada bir hukuk varmış gibi duran muhalefeti bu anlattıklarım üzerinden ilkeli bir duruş sahibi olmaya davet etmek istediğimizi belirtmek istiyorum. Bu hukuksuzluklar sadece HDP’ye değil, ülkenin geleceğine yapılan saldırılardır. Bugün ekonomi ne halde görüyoruz. İşçiyi, esnafı, kadınları zamlarla ne hale getirdiklerini hepimiz biliyoruz. Yoksulluğu, açlığı, sefaleti Türkiye’ye yaşatan AKP iktidarı ile karşı karşıyayız. Yapılan bu zamlardan dolayı Antep’te yaşayan işçiler, esnaf, emekçi, kadın da bir bütün yaşıyor. Size reva görülen bu yaşamı asla kabul etmiyoruz. Bugün Antep’te direnen işçiler var. Onlara binlerce selam olsun. Sizin direnişiniz bizim direnişimizdir diyoruz. Biz bu zoru mutlaka başaracağız. En güçlü seçeneği mutlaka yaratacağız. Ortak mücadele ile ortak geleceğe hep birlikte yürüyeceğiz.”

‘BİZİM SLOGANIMIZ ‘JİN JİYAN AZADÎ’DİR’

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayan Buldan, “Kadınların tacize uğramadığı, yaşamın her alanında özgürce yaşayacağı bir dünyayı hep birlikte oluşturacağız. Bizim sloganımız ‘Jin jiyan azadî’dir. Hem 8 Mart’ınızı hem 21 Mart’taki Newroz Bayramı’nın barışa huzura vesile olmasını yürekten temenni ediyorum. Bu Newroz, barış Newrozu olacak. Herkese şimdiden müjde veriyorum” dedi.

 Konuşmaların ardından tek liste ile gidilen seçimde HDP Antep İl Eş başkanlığına Ayten Kaya ve Avni Bilici seçildi.(MA)

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version