CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bir dizi ziyarette bulunmak için Manisa’ya gitti.
Manisa programı kapsamında Alaşehir ilçesine gelen Kılıçdaroğlu’nu bir grup çiftçi, ilçe girişinde traktörlerle karşıladı. Çiftçilerle bir süre sohbet eden Kılıçdaroğlu, daha sonra ilçe merkezine geçerek Cumhuriyet Meydan’ında vatandaşlara seslendi.
Kılıçdaroğlu, üreticinin büyük sıkıntı içinde olduğunu ifade ederek “Daha önce üzümün kilogramının 2 dolar olması gerektiğini söyledik. Bunu yaptılar ama daha sonra 1 dolara düşürdüler. Yine ellerim yakalarında olacak üzümün kilosu 2 dolar olacak. Hiç endişe etmeyin, bunun kavgasını vereceğim” diye konuştu.
Çiftçinin ve üreticinin hakkını alabilmesi için mücadele edeceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Mustafa Kemal Atatürk, ‘Köylü milletin efendisidir.’ demişti. Köylü üretecek, siz üreteceksiniz ki bizim karnımız doyacak. Üreten, çalışan sizsiniz, alın terinin karşılığını almayı hak eden sizsiniz ama sizin hakkınız teslim edilmiyor. Bu kardeşiniz, sizin hakkınızı son kuruşuna kadar teslim edecek. Hiç endişe etmeyin, dertlerinizi biliyorum. Hakkı, hukuku ve adaleti sonuna kadar sağlayacağım. Siz üretin, alın teri dökün, sizin hem TBMM’de hem bütün Türkiye’de hem de uluslararası arenada sözcülüğünüzü yapacağıma söz veriyorum”
“Eski kavgaları bir tarafa bırakalım”
Gençlere ve kadınlara çok güvendiklerini aktaran Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“6 milyon 300 bin genç, gümbür gümbür geliyor. Türkiye’nin kaderini gençler değiştirecek. Kadınlara da sözüm var. Her sorunu çözeceğiz. Sandık gelecek sandığa gideceğiz. Benim sizden istediğim tek şey var. Geçmişte hangi partiye oy verdiyseniz başımın üstüne ama şimdi sandık geldiğinde elinizi vicdanınıza koyup oyunuzu öyle atacaksınız. Eski kavgaları bir tarafa bırakalım. Tartışmaları bırakalım”
Daha sonra Sarıgöl ilçesine giden Kılıçdaroğlu, bir üzüm bağındaki kadın işçilerle sohbet etti.
“Çiftçi üretecek ki Türkiye zengin olsun”
Kılıçdaroğlu, Alaşehir programının ardından Sarıgöl’de düzenlenen “Çiftçi ve Muhtarlar Buluşması”nda konuştu.
Çiftçilerin sorunlarını dile getiren Kılıçdaroğlu, “Hakkınızı vermiyorlar ama meraklanmayın hakkınızı teslim edeceğim. Haramilerden alacağım sizin hakkınızı teslim edeceğim. Öyle gidecekler hazineyi soyacaklar buna izin vermeyeceğiz. İlk yapacağımız işlerden birisi kredileriniz faizlerini sıfırlayacağız. Ana parayı makul bir şekilde geri ödeyeceksiniz. Aynı şeyi esnaf için de yapacağız. Çiftçiyi destekleyeceksiniz. Çiftçi üretecek ki Türkiye zengin olsun” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:
“Sizlerle beraber olduğum için son derece mutluyum. Buraya gelmeden önce üretici kadın kardeşlerimle, vatandaşlarımızla beraber oldum. Onların kısmen de olsa dertlerini dinledim. Sakın ola ki umutsuzluğa kapılmayın. Az kaldı göreceksiniz Türkiye’nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Devlet akıllıyla, bilgiyle, tecrübeyle yönetilir. Yeter ki vatandaştan, emekten, alın terinden yana olun. Yeter ki üretenden yana olun. Üreten zarar ederse buğdayı, mercimeği, canlı hayvanı, eti, fasulyeyi, zeytinyağını da dışardan alırız. Üretmemiz lazım. İktidar sahiplerinin üreteni desteklemesi lazım. Geçen her gün Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün büyüklüğünü bir kez daha gösteriyor. Cumhuriyetin başlangıcında ‘Köylü milletin efendisidir’ demişti. Köylü üretecek, kazanacak. Sizin emeğiniz son derece önemlidir”
“Tarım bütün ülkelerde stratejik sektördür”
Pandemi bize bir gerçeği daha gösterdi. Tarım bütün ülkelerde stratejik sektördür. Sizler üreteceksiniz ki milletin karnı doysun. Eğer bir anne evladını besleyemeden yatağa yatırıyorsa o annenin dramını hepimizin görmesi ve o dramı bu topraklarda yaşatmamızın gerektiğini hepimizin görmesi lazım. Birilerinin durumu çok iyi biliyorum. Birileri dolarla 3 yerden 5 yerden maaş alıyor biliyorum. 84 milyonun bir avuç insana çalıştığını da gayet iyi biliyorum. Biliyorum düzeltmek istiyorum. Bunun için gücü sizden almamız lazım. En ciddi güç halkın gücüdür.
Biz 6 lider bir araya geldik. İkinci kez bir masanın etrafına oturduk. Benim taşıdığım kaygıları diğer liderlerde taşıyorlar. Biz gönül birliği yaptık, bizim kişisel bir beklentimiz yoktur. Tek beklentimiz var her evde huzur olsun.
Bu topraklarda üretilen üzümün değerini bütün dünya biliyor. Üretilen üzümün karşılığını neden çiftçiye veremiyoruz? Hakkınızı vermiyorlar ama meraklanmayın hakkınızı teslim edeceğim. Haramilerden alacağım sizin hakkınızı teslim edeceğim. Öyle gidecekler hazineyi soyacaklar buna izin vermeyeceğiz.
İlk yapacağımız işlerden birisi kredileriniz faizlerini sıfırlayacağız. Ana parayı makul bir şekilde geri ödeyeceksiniz. Aynı şeyi esnaf için de yapacağız. Çiftçiyi destekleyeceksiniz. Çiftçi üretecek ki Türkiye zengin olsun.
Traktörünüzü haczediyorlar, ineğinizi haczediyorlar. Bu adam borcunu nasıl ödeyecek? Onu da yasaklayacağız. Çiftçinin borcu olabilir haciz işlemini kaldıracağız. Yüzde 1 desteğini çiftçiye vereceğiz.
İyi yönetilmiyor Türkiye. İşi ehline vermek inancımızın da görevidir. Biz Merkez Bankası’na arkeolog tayin ediyoruz. Arkeologun bankayla ne ilgisi var. Güreşçinin bankada ne işi var? Güreşçi gitsin spor yapsın, altın madalya kazansın alkışlayalım. Devleti parsellediler. Parsel parsel götürüyorlar. Az kaldı sabredeceksiniz. Millet İttifakı olarak Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağız.
Kadın kardeşlerim, mutfaklarda yangın var biliyorum. Derin yoksulluk yaşayan evlere gittim. Ekmeğin arasına sadece salça sürüp çocuklarına yediren anneleri de gördüm. Evladını besleyemeyen anneleri de gördüm. Aile Destekleri Sigortası’nı getireceğiz.
Göreceksiniz. Allah’ın izni, sizlerin takdiri ile sizlere güveniyorum. El ele vereceğiz devletin nasıl yönetildiğini göreceğiz.
Hollanda örneği
Besici üretecek. Konya’dan küçük Hollanda’nın yıllık tarım ürünü ihracatı 180 milyar doların üzerinde. Biz devasa bir ülkeliyiz 18-20 milyar dolar ihracatımız. Nasıl olur da dışarıdan fasulye getiriyoruz? Devleti iyi yönetemiyorlar. Vatandaşı düşünemiyorlar. Ceplerini, yakın çevrelerinin ceplerini düşünüyorlar.
Beşli çete var ya, parayı alıp köşeyi dönen, milyar dolarlar alanlar var ya. Bunlar bütün mal varlıklarını Londra’ya götürdüler. Destek verirseniz biz o paraların tamamını Türkiye’ye getirip fakir fukaraya teslim edeceğiz.
Demokrasinin temel taşıdır muhtarlar. İlk seçim bir muhtarlık seçimidir. Demokrasiyi güçlendirmek istiyorsak, kalıcı olsun istiyorsak muhtarın pozisyonunu yükseltmemiz lazım. Bu konuda bir kanun çıkartmak istedik AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi. Sözüm var o kanunu mutlaka çıkaracağım.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***