Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

İbrahim Kahveci: Kur yükü sofrada bizi feci şekilde vurdu, bekleyen tehlike gıda ve elektrik

İbrahim Kahveci: Kur yükü sofrada bizi feci şekilde vurdu, bekleyen tehlike gıda ve elektrik


Karar gazetesi yazarı İbrahim Kahveci bugünkü yazısında gıda sektöründe soruna çok ciddi yaklaşılması gerektiğini belirterek, tarlayı ekmek-biçmek büyük maliyet olduğunu ama asıl sorunlardan biri de tarlada 1 lira markette 10 liraya çıkan maliyet zincirine dikkat çekti. Tarımsal girdi fiyatları aylık yüzde 10,12 ve yıllık yüzde 57,26 arttığını belirten Kahveci, tarım üretici fiyatları ise aylık yüzde 13,74 ve yıllık yüzde 68,49 yükseldiğini, Şubat sonu itibari ile ülkemizde yıllık enflasyon yüzde 54,4 ve son 4 yıllık enflasyon ise yüzde 140,1 olduğunu söyledi. Kahveci, EPİAŞ piyasasında elektrik fiyatı 1-24 Mart ayı ortalaması 1.65 lira ama geçen yıl bu zamanlar elektrik fiyatı sadece ve sadece 0,25 lira olduğuna dikkat çekerek, “Elektriğe aslında son bir yılda yüzde 550 zam geldi” dedi.

Kahveci, yazısında şunlara değindi:

“Geçen yıl Mart ayında toptan piyasada 0,25 lira olan elektrik vatandaşa vergi, fon, dağıtım, iletim, kayıp-kaçak vs maliyetler ve karlar eklenerek 0,71 liradan satılıyordu. Ya şimdi? Toptan fiyat 1,65 lira ama vatandaşa satış fiyatı ortalaması 1,56 lira. Bu ne demek biliyor musunuz? Elektriğe normalde yüzde 100 üzerinde bir zam daha yapılması gerekiyor.

Şimdilik fatura bütçeden karşılanıyor ama bu sürdürülemez. Bu fatura kapımıza gelecek… Bilesiniz. Elektrik konusunda bir noktaya daha dikkat çekelim: Üretim ve hizmet sektörleri elektriği yüksek fiyattan kullanıyor. Bu yüksek maliyeti de fiyatlarına yansıtıyor.

Gelelim gıda fiyatlarına…

Önce birkaç veri paylaşayım: Tarımsal girdi fiyatları aylık yüzde 10,12 ve yıllık yüzde 57,26 arttı. Tarım üretici fiyatları ise aylık yüzde 13,74 ve yıllık yüzde 68,49 yükseldi.

Şubat sonu itibari ile ülkemizde yıllık enflasyon yüzde 54,4 ve son 4 yıllık enflasyon ise yüde 140,1. Bakın kur hareketi ile enflasyonu biraz üzün süreli de görmek gerekir diye 4 yıllık sonuçlara da bakıyoruz. Veriyi yeniden yazalım:

1 yıllık enflasyon yüzde 54,4

4 yıllık enflasyon yüzde 140,1

Şimdi gıdaya bakalım:

1 yıllık GIDA enflasyonu yüzde 65,6

4 yıllık GIDA enflasyonu yüzde 182,8

-Ekmek ve tahıl grubunda ise yıllık fiyat artışı yüzde 65,8 ve 4 yıllık fiyat artışı yüzde 182,1.

-Süt, peynir ve yumurta grubunda yıllık fiyat artışı yüzde 61,3 ve 4 yıllık fiyat artışı yüzde 190,5.

-Katı-sıvı yağlarda yıllık fiyat artışı yüzde 69,5 ve 4 yıllık fiyat artışı yüzde 219,6.

– Ve son olarak Sebzeler: 1 yıllık fiyat artışı yüzde 100; 4 yıllık fiyat artışı ise yüzde 243,8.

Gıda insanoğlunun en zaruri ihtiyacı. Elektriksiz durabiliriz ama beslenmeden duramayız. O nedenle bir ayrıntıya dikkat çekeceğim: Biz şu ‘faiz sebep-enflasyon sonuç’ tutarsız- temelsiz fikirle ne yaptık; onu izah edeceğim. Önceki gün AA bir haber yapmış. Halka açık şirketlerin karları önceki yıla göre 2,25 kat artış göstermiş. Keşke bu işi ‘brüt kar’ üzerinden de yapsaymışlar. Olay şu: Şirketlerin satışları ve brüt karları oldukça yüksek artış gösteriyor. Lakin faiz yükü- (büyük kısmı kur gideri) şirketleri bu yola itmiş. Anlayacağınız KUR YÜKÜ sofrada bizi de feci şekilde vurmuş. Gıda sektöründe soruna çok ciddi yaklaşılması gerekiyor. Tarlayı ekmek-biçmek büyük maliyet. Ama asıl sorunlardan biri de tarlada 1 lira markette 10 liraya çıkan maliyet zinciri.

Bugün pazarcı tezgahındaki kiralardan tutun, hallerdeki vergi ve harçlara kadar bir sorun yumağı içerisindeyiz. Taşımalı sistemle boşaltılan köylerden tutun, herkesin üniversiteli yapılmasına kadar giden tarladan kopuş hikayelerine… Makarayı artık silbaştan yeniden sarmamız gerekiyor. Ama ilk başta şu fahiş fiyatlı müteahhitlerin köprü ve yollarından gıdamızı kurtarmamız gerekiyor. İş epey ciddi.”

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version