Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

HDK’den Newroz’a çağrı: Direnişi büyüterek kazanma zamanı

HDK’den Newroz’a çağrı: Direnişi büyüterek kazanma zamanı


Halkların Demokratik Kongresi’nin (HDK) öncülüğünde İstanbul Newrozu, bu yıl “Dem dema serkeftinê ye” (Şimdi kazanma zamanı) şiarıyla Yenikapı Meydanı’nda kutlanacak. Kutlama için kentte çalışmalar sürerken, 2022 Newrozu’nun tarihi bir öneme sahip olduğunu ifade eden HDK Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, bu Newroz’un özel öneminin dünyadaki gelişmelerle doğrudan alakalı olduğunu, bu nedenle herkesin Newroz alanında bir araya gelmesi gerektiğini söyledi. Newroz’un sadece Kürtlerin ve Kürt örgütlü güçlerinin saikliğinde geçmemesi gerektiğine vurgu yapan Çiçek, bu durumun rejimin istediği bir sonuç olduğunu belirtti. AKP-MHP rejiminin “Böl, parçala ve yönet” politikasıyla hareket ettiğini ifade eden Çiçek, “Türkiye’deki egemen akıl herkesi kendi sorunlarının girdabına alıp adeta kapalı devre dünyalara hapsetmek istiyor. Biz de ‘hayır’ diyoruz” ifadelerini kullandı.

 ‘TÜRKİYE’DE SİYASETİN DENKLEMİNİ DEĞİŞTİRİYORUZ’

Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre dünyanın ve Türkiye’nin krizli bir dönemden geçtiğinin altını çizen Çiçek, “Dünya kapitalizmi, ulus devletler, devletçi-iktidarcı bütün zihniyet kalıpları ve yönetim aygıtları, toplum düşmanı, doğa düşmanı bütün yapılar kriz içerisinde. Bu krizli ortam bize tarihsel avantajlar sağlayan bir süreç. Bu kriz dünya halklarının, Kürdistan ve Türkiye halklarının, Ortadoğu halklarının demokrasi ve özgürlük mücadelesini daha fazla yükseltmenin de zeminini oluşturmuş durumda. O yüzden biz 2022 Newrozu’na, ‘Şimdi kazanma zamanı’ Newroz’u dedik” dedi.

 AKP-MHP faşizminin de küresel kapitalizm gibi sallantıda olduğunu belirten Çiçek, “AKP-MHP’nin bugün bir iktidar krizi içerisinde olmasının en temel sebebi bizlerin yürüttüğü toplumsal mücadeledir. Bu mücadeleyle AKP-MHP iktidarına en fazla zor durumda bırakan toplumsal ve politik gücüz. Tam da bunun üzerinden ‘Şimdi kazanma zamanı’ diyoruz. Evet, faşizmi sallıyoruz, Türkiye’de siyasetin denklemini değiştiriyoruz, taşları yerinden oynatıyoruz. Newroz ve 1 Mayıs hamlesiyle de faşizme ilelebet kaybettirecek, yıkacak ve yerine demokratik bir cumhuriyeti tesis edecek sürecin de startı olarak görüyoruz” diye konuştu. 

‘TÜRKİYE’DE VE KÜRDİSTAN’DA YA BİRLİKTE KAZANACAĞIZ YA DA BİRLİKTE KAYBEDECEĞİZ’

2022 Newrozu’nda PKK Lideri Abdullah Öcalan’a özgürlük talebinin yükseltileceğini belirten Çiçek, şöyle devam etti: “Sayın Öcalan üzerinde ortaya çıkan İmralı tecrit ve işkence sisteminin kendisi aslında AKP-MHP faşist yönetim zihniyetiyle alakalıdır. Niye Sayın Öcalan hedefte? Çünkü Sayın Öcalan geliştirdiği toplumsal mücadele fikriyatıyla Newroz’a ruh veren, bilinç kazandıran ve toplumsal mücadeleye öncülük yapıyor. O yüzden bu tecridin geliştirilmesi doğrudan Sayın Öcalan’ın kendisiyle alakalı değil, taşıdığı düşüncelerle alakalıdır. Sayın Öcalan’a dönük işkence ve tecrit sisteminin politikalarını Kürtlere dönük soykırım politikalarından bağımsız okumuyoruz. Onun için Kürt meselesinin toplumsal, demokratik ve barışçıl çözümü aynı zamanda Türkiye’deki emeğinde sorunlarının çözümü, doğaya dönük saldırıların göğüslenmesi, kadına dönük baskıların da ortadan kaldırılması demektir. Aynı zamanda halklar ve inançların örgütlenmesinin önündeki bütün engellerin de kaldırılması demektir. Buradan hareketle şunu açık bir şekilde söyleyelim; Türkiye’de ve Kürdistan’da ya birlikte kazanacağız ya da birlikte kaybedeceğiz. Okumamızı buradan yapmamız gerektiğini düşünüyoruz.”

 ‘NEWROZ BİR MÜCADELE HAFIZASI, MÜCADELE BİLİNCİDİR’

Newroz’un sadece Kürtlerin ve Kürt örgütlü güçlerinin saikliğinde geçmemesi gerektiğine vurgu yapan Çiçek, bu durumun rejimin istediği bir sonuç olduğunu belirtti. AKP-MHP rejiminin “Böl, parçala ve yönet” politikasıyla hareket ettiğini ifade eden Çiçek, “Türkiye’deki egemen akıl herkesi kendi sorunlarının girdabına alıp adeta kapalı devre dünyalara hapsetmek istiyor. Biz de ‘hayır’ diyoruz. Bu kapalı devre durumunu aşmamız lazım. Newroz’dan başlayalım. Newroz bizim için sadece bir miting, bir gün değil. Newroz bir mücadele hafızası, mücadele bilincidir. Demirci Kawa’nın yaktığı isyan ateşiyle emekçiler bugün işçi grevlerinde yaktığı ateş aynıdır. Kaz dağlarında direnenlerin ateşiyle Demirci Kawa’nın ateşi birbirinden farklı değil. Tam da buradan hareketle bu isyan ateşlerini, direniş ateşlerini buluşturup, rejim ve faşist aklı ürkütecek bir toplumsal mücadeleye dönüştürelim diyoruz” ifadelerini kullandı. 

‘YEK VÜCUT OLMALI, BİR ARAYA GELMELİDİR’

Bütün halkların, ezilen kimliklerin Newroz alanlarında yan yana gelip faşizme karşı öfkesini dile getirmesi gerektiğine vurgu yapan Çiçek, “Halklar Newroz alanında bu sisteme biat etmeyeceklerini, asla boyun eğmeyeceklerini ortaya çıkaracak bir fotoğraf vermelidir. Her yerde bir direniş var. Sadece bu direnişleri bir araya getirme ve ne kadar güçlü olduğumuzu göstermeye ihtiyaç var. O yüzden Newroz alanı bizim toplumsal mücadele birikimlerimizin, kazanımlarımızın ne kadar büyüdüğünü, hangi düzeye çıktığını göstermesi açısından önemlidir. Newroz halkların isyan ateşiyse bütün halklar, hayatı üreten herkes, yaşamdan yana olan herkes, fabrikalarda, okullarda, hayatın aktığı her yerde Newroz alanında yek vücut olmalı, bir araya gelmelidir” dedi.

 ‘SADECE BİRİSİ KAZANMAYACAK, BİRLİKTE KAZANACAĞIZ’

Birleşik mücadelenin artık bir zorunluluk olduğunu vurgulayan Çiçek, “Hep ‘Kurtuluş yok tek başına’ diyoruz. Gerçekten de gelinen aşamada bir araya gelip birlikte kazanmak zorundayız. Burada sadece birisi kazanmayacak, birlikte kazanacağız. Karşımızdaki güçler bütün oyunu böyle oynuyor. O yüzden diyoruz ki HDK ve HDP etrafında yan yana gelen tarihsel ezilenlerin ittifakı, Üçüncü Yol ittifakı olarak zaten fazlasıyla başarılar elde etti. Üzerimizdeki saldırıların temelinde bu başarılar yatmaktadır. Bu saldırıyı püskürtmenin tek yolu toplumsal, demokratik meşru hamle sürecine girmektir. Savunarak değil, hamle yaparak bunu göğüsleyeceğiz” diye belirtti.

 DİRENİŞİ BÜYÜTME ZAMANI

 Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Newroz bu atak sürecin en kıymetli merkez noktalarından biridir. Yürüttüğümüz mücadeleyle iktidarın kimyasını bozduk, Türkiye’de makus talihimizi değiştirdik. Halkların demokratik geleceğine dair çok ciddi başarılar kazandık. Artık hem kazanımlarımızı kollama hem de bunun üzerine demokratik toplumsal örgütlülüğü inşa etme sürecidir. O yüzden şimdi direnme, direnişi büyütme, direnişi büyüterek kazanma zamanıdır.”

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version