Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Bahçeli’ye göre yağ kuyrukları ‘köhne görüntü’: Yağsız yemek olur

Bahçeli’ye göre yağ kuyrukları ‘köhne görüntü’: Yağsız yemek olur


Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısına yönelik barış mesajlarını desteklediklerini açıklayan Bahçeli, ”Türk vatanının bedeli şehit kanlarıyla ödenmiştir. Ne korkacak ne de saklanacak halimiz vardır. Sayın Erdoğan’ın Ukrayna’ya yönelik mesajları ateşkes ve barış ümitlerimizi canlı tutuyor. Dünya bu fırsatı kaçırmamalı. Rusya’nın Ukrayna’nın bazı bölgelerinde aldığı geçici ateşkes kararı iyimser değerlendirmelere nefes aldırsa da bu gelişme daha şiddetli çatışmalara olanak sağlayacak” diye konuştu.

‘YAĞSIZ YEMEK OLUR DA, YARINSIZ TÜRKİYE OLMAZ’

Bahçeli, son gnlerde fiyatları arttığı için vatandaşların satın almak için marketlere akın ettiği sıvı ayçiçek yağı konusuna da değindi. Bahçeli, “CHP’liler diyor ki ‘millet evine ayçiçek yağı alamaz haline gelmiştir’. Kemal Derviş’in yetiştirmesi demiş ki, ‘Savaş Ukrayna’da, ambargo Rusya’da, kıtlık ve kuyruk Türkiye’de’. Bugünkü CHP varken düşmana gerek yoktur. Bugünkü CHP vaziyet almışken, milli ekonomimizin, güvenliğimizin, dayanışma ruhumuzun dış kaynaklı saldırılara uğramasına ihtiyaç yoktur. Zalimlerin vekâleti CHP’dedir. Küresel emperyalizmin kanlı eli CHP’nin üzerindedir. Dünyanın bu zorlu döneminde ülkemizde muhalefet kisvesi altında fitneye muhafızlık yapmak adamlık, mertlik, insanlık değildir” ifadelerini kullandı.

Bahçeli, “Ucuz yağ almak için marketlere yığınak yapılması, insanlarımızın birbirinin üstüne çıkma pahasına yağ almak için telaşlanması sağduyumuzu yansıtmayan köhne görüntülerdir. Yağsız yemek olur da, yarınsız Türkiye olmaz. Yağımız da var, yakacağımız da, unumuz da, tuzumuz da var” dedi.

‘BEDEL ÖDEMELİ’

Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkan bölümler şöyle: “Vurguncuların, fırsatçıların yakasına yapışmak zorundayız. Marketlerde yağ kuyrukları oluşmasına kimler neden olduysa mahkemelerde bedel ödemeli. Yağımıza kıymazsak çöreği kuru yeriz. Biz yağa değil, kana bakarız. O kan ki tertemiz millet iradesidir.”

‘CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ GELECEK NESİLLERE EN BÜYÜK ARMAĞANDIR’

“Kılıçdaroğlu istikrarsız hükümet dönemlerine geri dönmek istiyor. Türkiye’nin yerinde saymasını, geriye saymasını projelendiriyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi gelecek nesillere en büyük armağandır.”

‘UKRAYNA TOPRAKLARIN AMUSALLAT OLAN RUSTA’DIR’

“Rusya’nın hem diyaloğa hazır olduğunu açıklaması hem de hunhar saldırılarına devam etmesi stratejik bir oyalamadan başka bir manaya gelmemiştir. Karşımızda Rusya’nın iddia ettiği gibi iki taraflı bir anlaşmazlık değil, tek taraflı bir işgal tahakkümü söz konusudur. Burada asıl ve öncelikli sorumluluk Rusya’nındır. Çünkü ilk kurşunu atan, Ukrayna topraklarına musallat olan Rusya’dır.”

‘DİKKATLERİ UKRAYNA’DAN TÜRKİYE’YE ÇEVİRME GAYESİ TAŞIYANLAR YA GAFLETİN YA İHANETİN İÇİNDE’

“Bazı aklıevvellerin, bir kısım zeka fukaralarının ‘Putin’in kafasındaki eksik parçaların Kars, Ardahan, Erzurum olmadığını kim söyleyebilir’ Türkiye’yi ve Türk milletini tanımadıklarının beyanıdır. Bu görüşte sığınağı ve umudu Batı emperyalizmidir. Biden muhalefetinin Batı’daki etki ajanlığına talip olarak 5. kol faaliyetine teşne olması, beka düzeyinde bir tehdittir. Kar, Ardahan, Erzurum Türk’tür. Bu vatan topraklarında kuşku uyandırmak kötülüğün kötüsüdür. Dalımızı kıranın ağacını kökten sökeriz. Dikkatleri Ukrayna’dan Türkiye’ye çevirme gayesi taşıyanlar ya gafletin ya ihanetin içindedir.”

‘NATO OLMASAYDI, DARBELERE CESARET EDEN ÇIKABİLİR MİYDİ?’

“Bu esnada, bazı cahil ve işbirlikçiler de çıkmış, “NATO üyesi olmasaydık ABD’nin Türkiye’yi çoktan parçalayacağını” iddia etmişler. Sorsak en iyi stratejist, en aranan uzman bunlardır. Moderatörler ve program yapımcıları bu tür sahte ve tutsak alınmış sözde uzmanları ne zamana kadar televizyon ekranlarına çıkarmaya devam edeceklerdir?

Türk devletinin itibarını ve muktedir vasfını açıkça ve alçakça sorgulamaktır. Acaba, NATO olmasaydı, darbelere cesaret eden, demokrasi dışı arayışlara merak salan çıkabilir miydi? Bugüne kadar Türkiye’nin milli güvenliği, toprak bütünlüğü, insan varlığı defalarca saldırıya uğrarken bu NATO neredeydi? ABD ne yapıyordu? Hatta teröristlere silah yardımını, eğitim ve lojistik desteği hangi maksatla veriyordu? Hiç kimse bizim aklımızla alay etmesin.”

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version