Halkların Demokratik Partisi (HDP) Antalya İl Örgütü, 4’üncü Olağan Kongresi’ni gerçekleştirdi. Kongreye HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, milletvekilleri Ayşe Sürücü, Kemal Bülbül, Barış Anneleri Meclisi üyeleri, Özgür Hareket Hareketi (TJA), Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri bileşenleri, kentte bulunan siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile binlerce kişi katıldı. HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç yaptığı konuşmada, iktidarın Kürt düşmanlığı konusunda daha önceki tüm iktidarlara taş çıkartacak bir parti olduğunu belirtti. Savaşa karşıyız diyen Oluç, “Rusya bir işgale başladı. Bunu asla kabul etmeyiz. NATO ile Rusya egemenlik savaşı veriyor. Olan Ukrayna ve tüm halklara oluyor. Sorunların diplomasi ile çözülmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘ABDULLAH ÖCALAN ÜZERİNDEKİ TECRİDİN DERHAL KALDIRILMALI’
Mezopotamya Ajansı’nda yer alan haberde divana seçilen HDP’li Ayşe Sürücü, yaptığı Kürtçe konuşmasında, hasta tutuklu Aysel Tuğluk’un durumuna dikkati çekerek, “AKP hükümeti 19 yıldır Türkiye’ye sadece adaletsizlik getirdi. İnsan hakları onların döneminde ortadan kalktı, demokratik güçlere saldırlar onların döneminde arttı” dedi. Sürücü, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin derhal kaldırılması gerektiğini belirterek, “İmralı’da çok ağır tecrit durumu var. İmralı tecridi bugün tüm topluma yayıldı. Onun için bizler bir kez daha tekrarlıyoruz, barışın mücadelesini bundan sonra da sürdüreceğiz” diye konuştu.
‘RUSYA UKRAYNA’YI İŞGAL EDİYOR’
HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, Rusya-Ukrayna savaşına dair, “Yanı başımızda bir emperyalist savaş var. Rusya Ukrayna’yı işgal ediyor. Bu kadınlara, çocuklara, insanlığa karşı işlenen bir suçtur. Antalya Türkiye’yi güçlendirecek, Türkiye’nin geçimini sağlayacak bir kent. Bu işgal Antalya’yı da engelliyor. Çünkü Antalya’ya gelen turistler bu yıl da gelemeyecek. Antalya esnafı bu yılda sorunlar yaşayacak” dedi. Bülbül, zamlara karşı eylemde olan emekçilere de seslenerek, ortak mücadele çağrısı yaptı.
‘TOPLUMA YAYILAN BİR TECRİT VAR’
Bülbül, İmralı tecridine değinerek, “İmralı’da başlayıp topluma yayılan bir tecrit var. Bu tecrit sokakta insanlara, Meclis’te, siyasette uygulanıyor” ifadeleri kullandı. Bülbül, HDP’ye açılan kapatma davasına dair de şunları söyledi: “HDP sadece bu salonda ibaret değil. HDP Kürdistan’dır, HDP Türkiye’dir. Siz Türkiye’yi kapatabileceğinizi mi düşünüyorsunuz. Bizler bu bayrağı yere düşürmeyeceğiz. Biz Sakine Cansızların, Mahirlerin, Denizlerin yoldaşlarıyız. Biz mücadelemizi Kürt direncinden, sosyalist hareketinin direncinde alıyoruz.”
‘HDP’Yİ KAPATMAKLA MÜCADELELE ENGELLENEMEZ’
“Kürdistan coğrafyasının mücadeleci insanları, hepinizi HDP adına saygı ile selamlıyorum” diyerek konuşmasına başlayan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, iktidarın Kürt düşmanlığı konusunda daha önceki tüm iktidarlara taş çıkartacak bir parti olduğunu söyledi. Oluç, “Bu iktidar Kürt halkının siyasi temsilcilerini demokratik siyasetten tasfiye etmek için uğraşıyor. Bu yeni bir süreç değil. 2014 yılından geliştirilen ‘Çöktürme Planı’ndan bu yana devam ediyor. İstiyorlar ki, Kürt halkının demokratik siyasette sözü olmasın” diye konuştu.
HDP’yi kapatmakla mücadelelerinin engellenemeyeceğini vurgulayan Oluç, HDP’nin demokratik siyasetin güçlü bir parçası olduğunun altını çizdi. Oluç, “HDP bir bakkal dükkanı değil ki, kapısına kilit vurulsun. HDP ortak mücadele, HDP fikir, HDP politika, HDP gelecek, HDP direniş demek. Siz HDP’yi kapattık diye zannedersiniz, HDP küllerinden yeniden doğar. HDP kendine bir direniş yolu yeniden açar. HDP o yolu açar, yapar ve o bayrağı asla düşürmez. Çünkü HDP Kürt halkına ve Türkiye halklarının hepsine demokrasi ve barış sözü verdi. Bu sözünü yerine getirene kadar bu davadan vazgeçmez. Onun için bu sevdadan vazgeçin diyoruz” ifadelerini kullandı.
‘BİZ SİZE DAHA BÜYÜK KAYBETTİRECEĞİZ’
Cumhur İttifakı’nın demokrasi güçlerine yönelik baskılarına karşın Oluç, “O ittifaka sesleniyorum, siz bize büyük kaybettirmeyi düşünüyorsunuz ya, bak ant olsun ki, bize büyük kaybettirmek için o adımı attığınızda, biz size daha büyük kaybettireceğiz. Yarın 28 Şubat. Dolmabahçe Mutabakatı’nın yıldönümü. Bir yandan HDP heyeti, diğer yandan devlet heyeti ile AKP temsilcileri vardı. O süreçte, Sayın Öcalan ile yapılan görüşmelerin sonucunda oluşturulan bir mutabakat metni kamuoyu ile paylaşıldı. Hedef barışın sağlanmasıydı, silahların susmasıydı. Peki ne oldu? Erdoğan daha sonra kalkıp ‘Ben Dolmabahçe Mutabakatını tanımıyorum’ dedi. Peki ne oldu? Yazık olmadı mı bu topluma. Buradan bir kez daha hatırlatalım, biz 28 Şubat sürecinin arkasındayız. Çözüm sürecinde yapılanlar doğruydu. Biz HDP olarak, muhatap olarak buradayız. Demokratik çözümü sunmaya gelen herkesin elini de tutmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
‘NATO İLE RUSYA EGEMENLİK SAVAŞI VERİYOR’
Oluç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Rusya bir işgale başladı. Bunu asla kabul etmeyiz. NATO ile Rusya egemenlik savaşı veriyor. Olan Ukrayna ve tüm halklara oluyor. Biz her zamanki gibi savaşa karşıyız. Sorunların diplomasi ile çözülmesini istiyoruz. Bugün bakıyoruz savaşa ve işgale karşı çıkan çok sayıda insan var. Bu güzel ama savaşa ve işgale karşı çıkmak, ilkesel tutum takınmak zorunda. Biz Efrîn işgaline de karşı çıkıyoruz, Ukrayna işgaline de karşı çıkıyoruz. Ve biz diyoruz ki, bu iktidarın da Kuzey ve Doğu Suriye işgalinin karşısında da duruyoruz. İlkeli duruş bu. Bunu özellikle diyoruz ki savaşa her yerde karşı olmak zorundayız.”
‘ISRARCIYIZ, ANAHTAR BİZDE’
Mevcut iktidarın sürdürülemez olduğunu söyleyen Oluç, güçlü bir Demokrasi İttifakı’nın kurulması ve mücadelenin ortaklaştırılması gerektiğinin altını çizdi. Oluç, “Bu mücadele ortaklaştırılırsa, bu Demokrasi İttifakı oluşursa, bu ortak mücadeleyi yaparız. Bunda ısrarcıyız. Anahtar bizde. HDP sizin sesiniz sözünüz. Siz olmasaydınız, HDP bu kadar mücadele edemezdi. Anahtar sizsiniz. Tüm kamuoyu araştırmaları şunu gösteriyor; Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı matematiksel olarak kafa kafaya gelmiş durumda. Kim belirleyici burada, elbette ki HDP. HDP seçmenin önümüzdeki seçimlerde hem cumhurbaşkanı seçimlerini hem de meclis karar çoğunluğunun nasıl olacağını belirleyecektir” dedi.
Oluç’un konuşmasının ardından mali ve faaliyet raporları okunarak seçime gidildi. HDP Antalya İl Eşbaşkanlığına Hülya Hasbay ile Ahmet Kaya seçildi.
Kentte bulunan bir düğün salonunda yapılan kongrede, “Tecridi kıralım, hasta tutsaklara özgürlük”, “Dem dema jinan e”, “Deniz Poyraz ölümsüzdür” ve “Soygun varsa direniş de var, direnen emekçinin yanındayız” yazılı pankart asıldı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***