Avrupa’da art arda yapılan birçok görüşmeyi içeren diplomasi haftasının ardından kıta daha güvenli bir hale mi geldi? Bu sorunun kısa cevabı, muhtemelen hayır.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ülkesinin, bu haftaki toplantıların ardından ABD ile güvenlik görüşmelerinin yeniden başlamasını ümit ettiğini, ancak bunun Moskova’nın önerilerini Washington’ın kabul etmesine bağlı olduğunu söyledi.
Ukrayna sınırındaki askeri varlığıyla Batı’da endişelere neden olan Rusya, ABD ve NATO’dan bir dizi güvenlik garantisi talep etti ve bu taleplerine önümüzdeki hafta yazılı cevap beklediğini açıkladı.
Basın açıklamasında konuşan Lavrov, Ukrayna konusundaki gerginliğe karşı yeni yaptırım tehditlerinin de ülkesini yıldıramayacağını söyledi.
Lavrov, “ABD’de bazı Kongre üyelerinin Rusya’ya karşı yeni yaptırımlar içeren bir tasarı hazırladığı haberlerini ima ederek “Ekonomi alanı da dahil olmak üzere her türlü gelişmeye hazırız” dedi.
Rossiya 24 kanalında açıklaması canlı yayımlanan Lavrov, “Batılı arkadaşlarımız her şey yapabilir” ifadesini kullandı.
ABD ve Rusya arasında Cenevre’deki uzun görüşmelerden, iki yıldan fazla bir süre sonra yapılan ilk NATO-Rusya Konseyi toplantısı ile Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) Viyana’daki toplantısına kadar, bu görüşmelerde taraflar şikayetlerini dile getirdi, kırmızı çizgiler çizildi, suçlamalar yinelendi.
Washington’un kıdemli müzakerecisi Wendy Sherman, Pazartesi günü Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov ile yaklaşık sekiz saat süren görüşmenin ardından “birbirlerini ve birbirlerinin önceliklerini ve endişelerini daha iyi anlamaktan” bahsetti.
Ryabkov ise Amerikalılar için “endişelerimizi ciddiye aldılar” dedi.
Odak NATO’ya kaydığında, ittifakın Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Rus muhataplarının “diyalog fikrine yönelik genel bir istek ve desteğinden” söz etti.
100 bin Rus askerinin Ukrayna’nın kuzey ve doğu sınırlarında tehditkar bir şekilde varlıklarını sürdürdüğü bir zamanda – belirli birimlerin ve teçhizat parçalarının geliş gidişi, Kremlin’in gerçek niyetine dair ipuçları bakımından dikkatlice analiz edildi – bu hafta görüşmeler için bu kadar çok zaman ayrılması olumlu bir durum.
Görüşmeler nereye gidiyor?
Bir süreç hakkında konuşmak için çok erken görünüyor. Stoltenberg, Rusların daha fazla görüşme için herhangi bir takvimi kabul etmeye henüz hazır olmadığını söyledi.
Ryabkov, daha fazla diyalog fikrine soğuk bakıyor görünüyordu.
Rus televizyonuna yaptığı açıklamada, “Önümüzdeki günlerde tekrar bir araya gelip aynı tartışmaları başlatmak için bir neden görmüyorum” dedi.
Gerçek şu ki, bu görüşmelerin hangi konuda olacağına dair kimse hemfikir değildi.
Batı için mesele, Rusya’nın Ukrayna’ya girmesini engellemektir.
Rusya için mesele, NATO’yu durdurmakla ilgili gibi görünüyor: Ukrayna’nın ittifaka katılmasını engellemek ve bunun da ötesinde, NATO’nun eski Sovyet imparatorluğu topraklarındaki varlığını ve faaliyetlerini etkisiz hale getirmek.
Kremlin’in görüşü
Rusya’nın Dışişleri Bakan Yardımcısı Alexander Gruşko, Çarşamba günkü NATO toplantısının ardından gazetecilere verdiği demeçte, Soğuk Savaş’ın sona ermesinden bu yana Batı ittifakının davranışları hakkında uzun bir şikayet listesine yer verdi.
Rusya’yı Avrupa’nın tek gerçek barış gücü olarak nitelemeye, NATO’yu da kıtada saldırgan bir varlık olarak göstermeye çalıştı.
NATO Rusya’yı kontrol altına almaya çalışırsa, Rusya’nın da buna cevaben “bir karşı-çevreleme politikası olacak” uyarısında bulundu.
Gruşko, “Caydırıcılık varsa, karşı caydırıcılık da olacaktır” dedi.
Kremlin’in dünya görüşüne göre Rusya tehditkar değil, tehdit altında; Rusya’nın askeri birlikleri Ukrayna sınırında kendi işlerine bakıyor; NATO’nun Rusya’ya sınır ülkelerdeki mütevazı varlığı ise kabul edilemez.
Bunlar zaman zaman insanın başını döndürüyor, ama Soğuk Savaş’ın sonunda Rusya’nın nüfuz alanının çöküşü ve Moskova’nın gözünde NATO’nun bu durumdan hızla yararlanmasının yarattığı, geçmek bilmeyen ve derinlere işlemiş bir içerlemeden kaynaklanıyor.
Farklı amaçlarla görüşmeler
Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi durumunda ortaya çıkacak “devasa sonuçlar” tehdidi dışında, Batı’nın şu ana kadar verdiği yanıt, Avrupa’ya füzelerin yerleştirilmesi ve askeri tatbikatların boyutu ve kapsamı konusunda daha fazla şeffaflığı da içerecek şekilde karşılıklı “risk azaltıcı” önlemler sunmak oldu.
Ancak bunların çoğu, Avrupa’nın mevcut güvenlik yapısının yıpranan taraflarını onarmakla ilgili, radikal bir şekilde yeni bir yapı icat etmekle değil; NATO içinde bu yönlü bir istek yok.
Yani şimdilik iki taraf, bu sağırlar diyaloğunun bile devam edeceğinin garantisi olmadan karşılıklı konuşuyor.
Sherman, Rus tarafının daha fazla görüşme yapmayı reddetmediğini, ancak Rusya’nın çekilmesi halinde “diplomasiyi sürdürme konusunda hiçbir zaman ciddi olmadıklarının çok açık olacağı” konusunda uyardı.
Bu diplomasi haftasının sonunda, Polonya Dışişleri Bakanı ve AGİT Başkanı Zbigniew Rau, savaş riskinin son 30 yılda hiç olmadığı kadar büyük olduğu uyarısında bulundu.
Bunu reddetmek zor.
KAYNAK: BBC TÜRKÇE
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***