HABER İNCELEME | YUSUF DERELİ
Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre tarımsal girdi fiyat endeksi, Kasım 2021’de yıllık bazda yüzde 36,2, aylık bazda yüzde 8,52 artış gösterdi. TÜİK’in verilerinde yıllık gübre fiyatları artışı yüzde 120,5 olarak açıklanıyor. Tohum ise yüzde 19 zamlanmış. Hayvan yemi ise yüzde 34, ilaç fiyatları da yüzde 21,9 artmış.
Ancak söz konusu oranların gerçeklerle uzaktan yakından ilgisi yok. Son bir yılda gübreye gelen zam yüzde 300’ün bile üzerinde. Tohum fiyatları en az yüzde 70 arttı. İlaç yüzde 150 zamlandı, hayvan yemine son 1 yılda gelen zam ise yüzde 60’dan fazla. Çiftçinin giderlerinin düşük gösterilmesi, ürün fiyatlarının da düşük açıklanması demek. Bu ise çiftçinin diri diri toprağa gömülmesi anlamına geliyor. Kamuoyu ayrıca, TÜİK’in söz konusu fiyatları nereden topladığını merak ediyor.
AKP’nin yanlış tarım politikaları nedeniyle Türk çiftçisi tarihinin en kötü günlerini yaşıyor. Rejimin ithalat saplantısı yerli üreticiyi bitirdi. Kazanamayan çiftçi üretmeyi bıraktı.
ÇİFTÇİ SAYISI VE TARIM ARAZİSİ AZALIYOR
Resmi verilere göre kayıtlı çiftçi sayısı son 5 yılda yüzde 26, son 10 yılda ise yüzde 53 azaldı. SGK’nın verilerine göre, 2008’de 1 milyon 127 bin olan çiftçi sayısı 2011 yılında 1 milyon 122 bin olarak kayıtlara girdi. Çiftçi sayısı 2021 yılının eylül ayında 530 bine kadar düştü. 2001 yılında tarım alanları 26 milyon 350 bin hektardı. 2010 yılında bu miktar 24 milyon 395 bin hektara düştü. 2020 yılında ise tarım alanı 23 milyon 136 bin hektar oldu.
BORÇ 172 MİLYARA ÇIKTI
Çiftçiler gırtlağına kadar borca batmış durumda. Krediyle ayakta durmaya çalışıyorlar. AKP iktidara geldiği 2002’de çiftçinin 1 milyar TL borcu vardı. CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’ın iki hafta önce verdiği bilgilere göre, son bir yılda çiftçi 35 milyar lira borçlandı. Çiftçinin sadece bankalara ve Tarım Kredi Kooperatifine olan borçları 172 milyar liraya çıktı.
TÜİK, SON DARBEYİ VURDU
Durum zaten hiç iç açıcı değildi ancak TÜİK’in son verileriyle çiftçilerin bu yıl ‘geçmişi’ de arayacağı anlaşılıyor. Zira TÜİK’i göre neredeyse bütün maliyet kalemlerinin yüzde 100’ün üzerinde zamlandığı bir ortamda çiftçilerin girdileri bir yılda sadece yüzde 36,2 artmış.
Türkiye İstatistik Kurumu, geçen yılın kasım ayına ilişkin Tarım-GFE verilerini önceki gün açıkladı. Buna göre, endeks Kasım 2021’de bir önceki aya göre yüzde 8,52, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 32,6, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 36,2 yükselmiş.
TOHUM FİYATLARI YÜZDE 19 ARTMIŞ!
TÜİK’in verilerinin gerçek olma ihtimali yok. Tarım Bakanlığı’na bağlı faaliyet gösteren TİGEM verileri bile TÜİK’i yalanlıyor.
TÜİK, tohum fiyatlarının yüzde 19 arttığını savunuyor. TİGEM’in 2020 yılı kasım ayı fiyat listesinde makarnalık buğday tohumluğunun ton fiyatı 2 bin 500 lira. Bugün aynı tohumun fiyatı 4 bin 200 lira! Artış oranı yüzde 68! Arpa tohumluğunun fiyatı da 2 bin liradan 3 bin 900 liraya yükselmiş. Artış oranı yüzde 95! TÜİK, yüzde 19’luk artışı nasıl buldu, kimse bilmiyor!
GÜBRE FİYATLARI YÜZDE 400 ARTTI
TÜİK’e göre gübre fiyatları da yüzde 120 artmış. Bu oran da gerçeklerle bağdaşmıyor. 2020 yılı kasım ayında üre gübrenin tonu 2600 seviyelerindeydi. Bugün ise 12 bin lira! Artış oranı yüzde 400’ün bile üzerinde.
DAP gübre 2020 Kasım ayında 3 bin liradan satılıyordu. 2021 yılı kasım ayında ise ton fiyatı 11 bin TL’ye çıktı. Eğer TÜİK’in oranı doğru olsaydı bugün DAP gübrenin tonunun 6 bin 600 liradan satılması gerekiyordu.
YEM FİYATLARINDA GERÇEK ORANLAR, AÇIKLANAN RAKAMIN ÜÇ KATI
TÜİK’in yem fiyatlarındaki artış oranı da çok iyimser. TÜİK’e göre hayvan yemi sadece yüzde 34 zamlanmış. Ancak gerçek oranlar açıklanan rakamın 3 katı kadar. Yonca samanının fiyatı 1 yılda 1.000 TL’den 2 bin 400 liraya çıktı. Artış oranı yüzde 140!
Geçtiğimiz yıl kasım ayında bir çuval besilik yemin fiyatı 100 liraya, süt yeminin fiyatı ise 110 lira civarındaydı. Bir yıl sonra besi yeminin fiyatı 190, süt yeminin fiyatı ise 195 liraya çıktı. Artış oranı ortalama yüzde 85. Bugün ise en düşük vasıflı besi yeminin çuvalı 240, süt yeminin çuvalı 250 liradan satılıyor!
TÜİK, ÇİFTÇİYİ TOPRAĞA GÖMECEK!
TÜİK’in verilerinin ciddiye alınır bir tarafı yok. Ancak sorun şu ki bu veriler önemli. Zira hasat zamanı yaklaşıyor. Ürün alım fiyatları da TÜİK verileri baz alınarak açıklanacak. TÜİK’ın çarpıtarak çiftçinin maliyetlerini olması gerekenin yarısı kadar göstermesi fiyatların da düşük açıklanması anlamına geliyor.
Geçtiğimiz yıl buğday kg alım fiyatı 2 lira 25 kuruş açıklanmıştı. Ancak bugün 1 kg buğdayın üretim maliyeti 6 liraya dayanmış duruda. TÜİK verileri dikkate alınarak ürün alım fiyatlarına yüzde 36-40 civarında zam yapılması çiftçinin diri diri toprağa gömülmesi demek.
TÜİK, BU FİYATLARI NEREDEN TOPLUYOR?
Ortada ciddi bir sorun var; TÜİK’in verdiği oranlarla gerçek rakamlar birbiriyle örtüşmüyor. Bu sorunun nasıl çözüleceği de belli. Tartışmaları bitirmek için TÜİK’in söz konusu yem, gübre, tohum ve ilaç fiyatlarını nereden aldığını açıklaması lazım.
TÜİK, yaptığı çarpıtmayla sadece çiftçiyi değil. 84 milyon insanı açlığa mahkum edecek. Zira ürün alım fiyatlarına TÜİK’in oranları dikkate alınarak zam yapılırsa çiftçi batacak. Batan çiftçi üretmeyecek. Üretim olmazsa fiyatlar daha da artacak. İnsanlar bugün litresi 8-10 lira olan sütü 15-20 liradan almak zorunda kalacak. Kilosu 7-8 lira olan unun fiyatı da 20 liraya çıkacak.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız?
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***