Alparslan Türkeş Vakfı’nın Türkeş’i anma etkinliğine saldırı sonrası Halk TV yayınına bağlanarak, “Grubun önünde bulunan birisi ‘MHP geldi’ diyerek, fırsat ve boşluk bulduğu ilk anda arkadaşlarımıza çullandı” açıklamasını yaptığı gerekçesiyle Milliyetçi Hareket Partisi’nden (MHP) ihracı istenen eski vekil Şevket Bülend Yahnici, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye açık bir mektup kaleme aldı.
Yahnici mektubunda, tebligat yazısında Türkçe hatalarına da dikkat çekerek, “İmza yerinde doğum yılının 1989 olduğunu öğrendiğim bir çocuğun imzası/ismi var. Baro sicil kaydı 27770 imiş. Benden doğumu 40 sene sonra olan bir delikanlıya savunma vermem isteniyor” ifadesini kullandı.
Bundan birkaç ay önce de evinin önünde yüzü maskeli kişilerce saldırıya maruz bırakıldığını söyleyen Yahnici, “Basın/medya/sosyal medya duysun istemedim. Kimselere söyleyemedim, utandım da… Zira geçirmekte olduğum hastalık sebebiyle tedavi gördüğüm bir anda (hastanede iken) arayıp ‘Geçmiş olsun, üzüldüm’ demiştiniz. Bu görüşmeden birkaç gün sonra böyle bir saldırıyı hayretle karşılamıştım ve kimselerle paylaşmamayı uygun görmüştüm” ifadelerini kullandı.
İhracına sebep olarak tek bir konuda savunması istendiğine dikkat çeken Yahnici, “Gelenler MHP’den geldiklerini söylemediler, ya da kimseye çullanmadılar mı demem gerekiyordu, ‘pati tüzüğüne uygun’ davranmam için? Baro kaydı 27770, doğumu 1989 olan Türkçesi ortada bir delikanlı ile ben sizi asla muhatap etmezdim” dedi.
Yahnici’nin mektubunun tamamı şöyle:
“Sayın Devlet Bahçeli,
1- Dün itibarıyla bir tebligat almış bulunuyorum. Tebligatı çıkartan makam MHP Ankara İl Başkanlığı İl Disiplin Kurulu. “Disiplin Kurulu Savunma Talebi” başlıklı. İmza yerinde doğum yılının 1989 olduğunu öğrendiğim bir çocuğun imzası/ismi var. Baro sicil kaydı 27770 imiş (Benimki 6744).
2- Öncelikle bahis konusu yazıda “pati tüzüğü”, “sev edildiniz” gibi Türkçe hatalarını esefle karşıladığımı belirtmek isterim. Bu kafayla hakim dilekçe, Yargıtay’a layiha yazılmaz.
3- Bu yazıda ihracım talep edildiği için İl Disiplin Kurulu’na sevk edildiğimden bahisle savunmam istenmektedir. Benden doğumu 40 sene sonra olan bir delikanlıya savunma vermem isteniyor.
4- Sonradan birçok değişiklik yapılsa da yıllardan bu yana programını, tüzüğünü yazdığım (daktiloyu saklarım); belki de İlçe kaydında arkalı, önlü yer aldığımız; 18 yaşında CKMP iken partili olduğum Partiden ihracım isteniyor.
Henüz ne yapacağıma karar vermedim ama bu notları yazmak istedim.
5- Bundan birkaç ay önce de evimin önünde yüzü maskeli kişilerce bir saldırı söz konusu olmuştu. Basın/medya/sosyal medya duysun istemedim. Kimselere söyleyemedim, utandım da… Zira geçirmekte olduğum hastalık sebebiyle tedavi gördüğüm bir anda (hastanede iken) arayıp ‘Geçmiş olsun, üzüldüm’ demiştiniz. Bu görüşmeden birkaç gün sonra böyle bir saldırıyı hayretle karşılamıştım ve kimselerle paylaşmamayı uygun görmüştüm.
6- İhracıma sebep olarak tek bir konuda savunmam istenmektedir.
Olay sonrası çıktığım/bağlandığım TV kanalında “Salona girenlerin ‘MHP’den geliyoruz’ ifadesini kullanıp arkadaşımıza çullandıkları” yönündeki ifadem…
Doğrudur, bu sözleri söyledim. Çünkü salona girildiğinde böyle anons edildi ve arkadaşlarımıza çullanıldı. Bütün video görüntüleri, bant ve ses kayıtları milyonlarca kişi tarafından izlendi. Bu sözleri söyleyerek partinin birlik ve beraberliğini zedeleyici davranışta bulunduğum için disipline sevk edildiğim bildirildi.
1968’den beri zikzak çizmeyen insanlara (İskender Öksüz gibi bir bilim adamı, ömrünü ideolojinin hizmetine ve fikir üretimine vermiş… İbrahim Doğan, ÜOB Başkanı… Salih Dilek GÜT ve ÜİB Başkanı… Ali Uzunırmak, kaç dönem milletvekili, Parti yöneticisi ve Şevket Bülend Yahnici…) saldıranları disiplin kurulluna sevk etmeniz gerekmez mi?
Gelenler MHP’den geldiklerini söylemediler, ya da kimseye çullanmadılar mı demem gerekiyordu, ‘pati tüzüğüne uygun’ davranmam için? Baro kaydı 27770, doğumu 1989 olan Türkçesi ortada bir delikanlı ile ben sizi asla muhatap etmezdim. Selam ve saygılar çok eski dostum.”
TÜRKEŞ ANMASINA SALDIRI
Ankara’da Alparslan Türkeş Vakfı tarafından Türkeş’in 104. doğum günü sebebiyle düzenlenen anma etkinliğine Ülkü Ocakları üyesi olduğu iddia edilen bir grup baskın düzenlemiş, salonda bulunanları darp etmişti.
Vakıf, MHP İl Başkanı ve olaya müdahale etmeyen polisi suçlarken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli olayların arkasında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mahsur Yavaş’ı bulunduğunu öne sürmüştü.
Bahçeli, Yavaş’a “Ülkücülerin nefesi ensenizde” tehdidinde bulunmuştu.
Öte yandan MHP Ankara İl Başkanı Turgay Baştuğ da, kalabalık bir grupla Alparslan Türkeş Vakfı’na giderek, “Vakfımızı Başbuğ’muzun kemiklerini sızlatacak, onu kullanarak CHP’ye Mansur’a peşkeş çekmeye kalkarsanız bunun hesabını size soracağız. Sizi buraya uyarmaya geldim” tehdidini savurmuştu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***