Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı’yla “görevden affını isteyen” Abdulhamit Gül’ün yerine Adalet Bakanlığı’na Bekir Bozdağ getirildi. Bozdağ’ın bu göreve üçüncü kez (61., 62. hükümetlerde de bu görevi yaptı) getirilmesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan nezdinden ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Türkiye’nin Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) yönetildiği dönemin bakanı olarak Bozdağ, yüz binlerce insanın ihraç edilmesine ve her türlü hukuksuzluğa maruz kalmasına da katkı veren isimlerden biri.
Bozdağ, Türkiye’de on binlerce insanın “terör örgütü üyeliğine” delil gösterilen ByLock programının bir hakimin telefonuna indirilmesi iddiasıyla da gündeme gelmişti. Kronos’un gündeme getirdiği habere erişim engeli getirilmişti.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Bylock gerekçesiyle tutuklanan bir polis memurunun başvurusunda önemli bir karara imza attı. Yüksek Mahkeme, başvurucunun tutukluluğuna esas ve tek delil Bylock olması ve yazışma içeriklerinin bulunmaması nedeniyle ihlal kararı verdi. Türkiye’yi tazminat ödemeye mahkûm etti.
‘EKLENECEKLER LİSTESİ’
AİHM’nin hak ihlali kararı vermesinin hemen ardından da, eski CHP Milletvekili ve hukukçu Hüseyin Aygün, Bylock programıyla ilgili dikkat çekici bir bilgi paylaştı. Aygün, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından iki polisin kendisine ulaştığını belirterek, Bylock listelerine sonradan eklenen “Eklenecekler Listesi”nden bahsettiklerini söyledi. Aygün, cezaevinde görüşme yaptığı iki polisin kendisine sonradan gelen listelerin “tutuklanması istenen” kişilerin doldurulduğunu kaydetti.
AİHM kararı ve ardından Aygün’ün yaptığı değerlendirmelerden sonra önemli bir ayrıntı daha ortaya çıktı. 15 Temmuz sonrasında tutuklanan ve yargılama aşamasında tahliye olduktan sonra yurt dışına çıkmak zorunda kalan üst düzey bir bürokrat, Kronos’a Bylock ile ilgili önemli bilgiler verdi.
“BEKİR BOZDAĞ TELEFONUMA BYLOCK PROGRAMINI İNDİRMEMİ İSTEDİ”
Üst düzey bürokratın verdiği bilgilere göre; Yargıtay’da etkin görevlerde bulunan ve siyasilerle yakın temas halindeki bir hakim 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ‘terör örgütü üyesi’ iddiasıyla Ankara’da tutuklandı. Sincan Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na konuldu. Yaklaşık bir yıl sonra iddianamesi hazırlanarak tarafına tebliğ edildi. Yargıtay hakimi, tek kişi olarak yargılandığı davanın iddianamesinde ‘Bylock kullanıcı’ olduğu yönünde bir bilgiyle karşılaştı. Bunun üzerine iddianameyi kabul eden mahkemeye ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na dilekçe yazarak, söz konusu iddiayla ilgili bilgisine başvurulması talebinde bulundu.
Bunun üzerine Ankara Savcılığı, SEGBİS aracılığıyla eski hakimin ifadesine başvurdu. İhraç hakim, Bylock kullanıcı olduğunu kabul etti. Kimlerle görüşme yaptığı yönündeki bilgilerin tarafına tebliğ edilmesini talep etti. Ancak savcılık ellerinde bu yönde bir bilgi ve belgenin olmadığını söyledi. Bunun üzerine hakim, söz konusu dijital programı dönemin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın talebi doğrultusunda kurduğunu söyledi. Programın kurulma aşamasını da şöyle aktardı: “Programın telefona indirildiği tarihte, Adalet Bakanı Bozdağ, özel kalemi aracılığıyla beni aradı. Bakanın talebi üzerine makamına gittim. Yanında Müsteşar Birol Erdem de vardı. Kısa süreli bir sohbetin ardından Bozdağ, bana dönerek, ‘telefonuna şu programı indir’ şeklinde bir talepte bulundu. Ben de belirtilen Bylock programını Bakanın makamında indirdim. Aynı programla hem Bozdağ hem de Birol Erdem ile defalarca görüştüm” dedi.
“SAVCI İDDİALARI KAYIT ALTINA ALMADI”
Ne var ki, bu açıklamaları savcı kayıt altına almak istemedi. Bakan Bozdağ ve Müsteşar Erdem’e iftira attığı yönünde suçlamalarda bulundu. SEGBİS sistemini kapatarak, mahkumla iletişimi kesti. Ancak ihraç hakim, haklı davasından vazgeçmedi. Avukatı aracılığıyla ilgili kişilere ulaşmaya çalıştı. Ancak hem Bozdağ hem de Erdem, görüşme taleplerini reddetti. Bunun üzerine eski hakimin avukatı, iddianameyi kabul eden mahkemeye bir dilekçe verdi. Mahkeme siyasilerle ilgili iddialar olmasından dolayı evrakları işleme almadı. Ancak hakimin ilk duruşma tarihini öne aldı. Mahkemede de aynı ifadeler kullanılmasına rağmen, yine zabıt altına alınmadı. Ancak eski Yargıtay hakimi ilk duruşmasında tahliye edildi.
AYDINLIK: BİR BAKANIN İKİ KARDEŞİNDE BYLOCK ÇIKTI
Öte yandan Doğu Perinçek’e ait Aydınlık Gazetesi de, 11 Temmuz 2017 tarihinde internet sitesinde, ‘Çok önemli bir Bakan’ın iki kardeşinde Bylock tespit edildi’ başlıklı haber yayınlandı. Haberde şu bilgilere yer verdi: “Bu son bir yıllık süreçte, küresel mücadele de yürüten çok önemli bir bakanın iki kardeşi birden FETÖ’cü. Hem de tescilli. ByLock’tan. Halen etkin görevdeler. Vaziyete de hâkimler. Çünkü bakan abileri var!”
Aynı gazete, 2 Ekim 2016 tarihli sayısında ise “2 bakandan ByLock çıktı” şeklinde bir habere imza attı. Gazete aynı zamanda 80 AK Parti’li milletvekilinin isminin de Bylock listelerinde olduğunu ancak siyasi saiklerle isimlerin silindiğine dikkat çekmişti.
Yine Fox TV’de sabah haberlerini sunan İsmail Küçükkaya da bir bakanın eşinde Bylock çıktığını canlı yayında açıklamıştı. Küçükkaya, kaynağının da üst düzey bir güvenlik bürokratı olduğuna dikkat çekerek, “Sayın bakanın eşinin isminin bulunduğu Bylock listesini gözümle gördüm” demişti.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***