Fransa medyasında yer alan haberlere göre, Fransa hükümeti ülkedeki Müslümanların yeni bir kuruluş ile temsil edilmesini istiyor. Journal du dimanche gazetesinin haberinde, yeni oluşturulacak İslam Forumu’nun 2003 yılından bu yana ülkede faaliyet gösteren Fransa Merkez Konseyi’nin (CFCM) yerini alacağı öne sürüldü.
DW’nin aktardığı haberde, Fransa İçişleri Bakanlığının, yeni oluşumun yurt dışından bağımsız olmasına ve köktendinciliği kesin şekilde reddetmesine özel önem verdiği, aynı zamanda oluşumun vicdan hürriyetini, laikliği ve düşünce özgürlüğünü de desteklemesinin talep edildiği belirtildi. Fransa medyasında yer alan haberlere göre, oluşumun çalışmalarındaki ağırlık noktalarını askerlere ve asker ailelerine manevi destek, İslam karşıtlığının kayıt altına alınması, imam eğitimi ve “Cumhuriyet İlkelerine Saygıyı Güçlendiren Yasa”nın uygulanması oluşturulacak.
Fransa İslam Konseyi’nin yöneticileri yer almayacak
İçişleri Bakanı Gerald Darmanin aylar süren iç çekişmelerin ardından Fransa İslam Konseyi’nin feshedildiğini duyurmuş ve konseyin artık “devletin müzakere partneri olmadığını” açıklamıştı. Journal du dimanche gazetesinde yer alan habere göre, oluşturulacak yeni forumda İslam Konseyi’nin üst düzey yöneticileri görev almayacak.
Fransa İslam Konseyi’ne üye dört federasyon Mart ayında CFCM’in İcra Kurulundan çekildiklerini duyurmuştu. Paris Büyük Camii Federasyonu, Fransa Müslümanları Birliği, Fransa Müslümanları ile Afrika, Komorlar ve Antiller İslam Dernekleri Federasyonu yaptıkları ortak açıklama ile Fransa İslam Konseyi’nin İcra Kurulu’ndan nihai olarak çekilme kararı aldıklarını ilan etmiş ve aynı zamanda ülkede Müslümanları temsil edecek yeni bir örgütün oluşturulması için koordineli hareket edeceklerini duyurmuşlardı.
“İlkeler Beyannamesi” ile başlayan bölünme
Fransa’da İslam Konseyi içindeki tartışma konseye mensup ikisi Türkiye ile bağlantılı üç federasyonun Fransa İslamı İlkeler Beyannamesi’ni imzalamayı reddetmesi ile derinleşmişti. Fransa İslam Konseyi’nin (CFCM) kamuoyuna açıkladığı beyannamede İslam dininin siyasi amaçlar doğrultusunda kullanılmasının reddedildiği belirtilerek, kadın-erkek eşitliğine inanıldığı kaydediliyor. Beyannamede kadın sünneti, evlilik öncesi bekaret belgesi ya da zorla evlilik gibi uygulamaların yanı sıra ırkçılık ve antisemitizmin de reddedildiği ilan ediliyor. Belgede, “camilerin yabancı rejimleri savunan milliyetçi söylemler yaymak için kurulmadığı” uyarısı da yer alıyor.
Fransa’da sayıları 5-6 milyona ulaşan Müslümanlar Hristiyanların ardından ülkenin en büyük ikinci dini topluluğunu oluşturuyor. Fransa’da geçerli olan katı laiklik ilkesi gereği devlet kurumlarında, okul ve üniversitelerde başörtüsü takılması yasak. Ülkede 2011 yılından bu yana ise burka yasağı uygulanıyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***