Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, son dönemde elinde döviz tutanlara baskının arttığını ve bunun sonucunda ekonominin kayıt dışına yöneleceğini savundu.
Babacan’ın özel bir televizyon kanalında yaptığı açıklamaları şöyle: “Resmi-özel fark etmiyor, elinde döviz tutan kuruluşlara ‘sat’ baskısı yapıyorlar. Döviz almak isteyenler rahat gidip alamıyor, korkuyorlar. Teşebbüs hürriyetinin olduğu bir ülkede döviz alana satana sorulur mu? Döviz almak neredeyse vatana ihanet gibi sunuluyor. Baskıyla ekonomi yönetilir mi? Ne olacak? Ekonomi tamamen kayıt dışına doğru yönelecek. Bir haftadır televizyon ekranlarında gördüğünüz döviz kuru başka, serbest piyasada alınıp satılan döviz kuru başka.“
Kur korumalı TL vadeli hesaplara ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Babacan şöyle devam etti: “İş asgari ücret olunca ‘Dolara endeksleyemeyiz’ diyor. Ama bankada Türk Lirası mevduatı olan insanlara da dönüyor, ‘Endişe etmeyin, biz sizin paranızı döviz kadar koruyacağız’ diyor. Böyle bir ülkede gelir dağılımı bozulur. Yoksul daha yoksullaşır, zengin daha zenginleşir. Ülkede bir şeyi dövize endeksleyecekseniz o zaman maaşları da endeksleyin.”
Kur korumalı vadeli hesaplar, yatırımlarını Türk Lirası’nda değerlendirenlere kur farkıyla oluşabilecek zararın devlet tarafından ödenmesini esas alıyor. Yeni finansal ürün, 18,4’lere kadar çıkan doların önemli ölçüde geri çekilmesini sağlasa da sene başından bu yana kur hala yüzde 60 daha yukarda.
Babacan son olarak Merkez Bankası’nın (MB) yaptığı swap anlaşmalarına değindi: “Borç alan emir alır diye önemli bir tabir var. Sayın Erdoğan da bunu çok sık kullanır. Sen şimdi Katar’dan swapla borç aldın. BAE’den swapla borç almaya çalışıyorsun. Çin’le, Rusya’yla swap anlaşmaları yapmaya çalışıyorsun. Bu borcu uluslararası finansal piyasalardan alsanız hiç önemli değil. Orada ticari oyuncular var. İşinize gelmezse almazsınız, daha ucuzunu verenden alırsınız. Ama devletler arası borçlanma, hele swap gibi anlaşmalar Türkiye’yi ‘borç alan-emir alan’ ilişkisine sokar. 15 Temmuz hain darbe teşebbüsüne destek vermekle suçladığınız ülkeden üç-beş milyar dolar para için, onları tekrar devlet töreniyle karşılıyorsanız, o zaman ondan emir alırsınız.“
Rezervlere etki eden swap anlaşmalarında, iki ülke arasında arasında belirlenen tutarda bir para başka bir parayla değiştiriliyor. Değiştirilen ana paralar belirli bir süre sonunda geri veriliyor. Bu durumda MB’nin döviz rezervi kağıt üstünde artmış olsa da bu, net rezerve yansımıyor.
Peş peşe yapılan piyasa müdahalelerinin etkisiyle MB’nin swap hariç net rezervi geçen hafta eksi 46,7 milyar dolara kadar düşmüştü.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***