Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Avrupa Konseyi heyeti, yerel yönetimler için Türkiye’de 

Avrupa Konseyi heyeti, yerel yönetimler için Türkiye’de 


ENSAR NUR | STRAZBURG TR724

Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nden bir heyet, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın uygulanmasına ilişkin 2019 raporunu güncellemek için Türkiye’de bir takip ziyareti gerçekleştiriyor. Heyet Türkiye’ye dün geldi. 

Eş raportörler Vladimir Prebilic (Slovenya,) ve David Eray (İsviçre) başkanlığındaki heyet, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Türk siyasi partilerinin temsilcileri ile görüşecek. 

Şartın uygulanmasına ilişkin güncellenmiş rapor, Mart 2022’de Kongre tarafından incelenecek ve yayınlanacak.

Avrupa’da yerel özerklikler için temel oluşturan bir dizi asgari hakkın uygulanmasını öngören Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nı 1992 yılında onaylayan Türkiye, 10 maddeye çekince koymuştu. Türkiye’de sırasıyla Ekim ve Kasım 2019’da gerçekleştirilen ziyaretler ile Şartın uygulanmasını denetleyen heyet, raporunda yerel yönetimlerin merkezi idare tarafından baskı altında tutulduğunu belirtmişti. 

Rapor, 2019’da gerçekleştirilen ve Avrupa Konseyi’ne üye devletler arasında %84 ile en yüksek katılımlı seçimlerden biri olan son yerel seçimlere dikkat çekerek halkın yerel yönetimlere olan ilgisini olumlu karşılıyor. Ancak, bununla birlikte pek çok olumsuz gelişmeye de dikkat çekiyor. 

Seçilmiş belediye başkanlarının, Şartın ruhuna aykırı olarak bir Devlet görevlisi ve il yürütme kurulu başkanı olarak ikili işlevine ve ayrıca yerel yönetimlerin faaliyetleri ve kararları üzerindeki idari vesayete işaret ediliyor. Yerel yönetimlerin planlamalarında ve kararlarında devletin aşırı müdahaleciliğinin doğru olmadığına vurgu yapılıyor.  

Merkezden çıkarılan mevzuatlarla etkilenen yerel makamlara danışılmaması, yerel yönetimlerin yerel vergi oranlarını belirleme konusundaki sınırlı kapasitesi ve yerel gelirlerin büyük bir bölümünün devlet bütçesinden gelmesinin yerel yönetimlerin demokratik bir şekilde çalışmasına engel olduğunun altı çiziliyor. 

Raportörler, ulusal makamlardan özellikle mevcut mevzuattaki terörizm tanımını, aşırı geniş bir yoruma izin vermeyecek ve katı bir hükümet uygulamasını ve insan haklarına ve temsili demokrasinin değerlerine saygıyı sağlayacak şekilde tanımlayacak şekilde değiştirmelerini istiyor. 

Bir diğer önemli nokta ise seçilmiş belediye başkanlarına saygı duyulması gerektiği. Hükümetten masumiyet karinesine ve demokratik olarak seçilmiş temsilciler sistemine saygı göstererek belediye başkanlarının mahkeme kararı olmaksızın görevden alınmasına ilişkin mevcut uygulamayı durdurması bekleniyor.

Özellikle belediye başkanının görevden alındığı belediyelerde kayyum atama uygulamasına son vermeye, seçimlere katılmaları kabul edilen ve seçimleri kazanan adayların görevlerini yerine getirme haklarından etkin bir şekilde yararlanabilmelerini sağlamaya, anayasal idari vesayet ilkesini mümkün olan en düşük yoğunlukta uygulamaya ve yerel makamlarla istişareyi güçlendirmeye çağrı yapılıyor. 

2019 raporundaki bu olumsuz noktaları tekrar değerlendirecek olan heyet, Türkiye’nin Şart kapsamındaki taahhütlerine uyup uymadığını yeniden değerlendirecek. 

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version