Anteplilerden ‘asgari ücret’ tepkisi: Kepçeyle verdiler, kovayla alacaklar

Antep’te yaşayan yurttaşlar, yeni asgari ücreti değerlendirdi. Asgari ücretle çalışan İsmail Güngördü, yeni asgari ücret için “Şu milletin haline bakın. Dolar gittikçe artıyor. Yazık günah değil mi fakir fukaraya? Ama seçim yakın. Bunun da bir gidişi var. 4 bin 253 kağıt neye yetecek?” dedi.

İşveren Mustafa Güngör, asgari ücretin hala düşük olduğunu, asgari ücretin minimum 6 bir lira olması gerektiğini belirtti. Güngör, şunları söyledi:

“Hesap yapınca Antep’teki ev kiraları en az 2 milyar (bin TL.) 2 bin TL’den aşağı olan evler ise yaşanılmayacak durumda. Bu adamın çocuğu varsa, faturalar ve gıda ihtiyaçlarıyla 4 bin 250 gidiyor bile. Adamın cebinde eksiye geçiyor. Dükkânımdaki kot 300 TL olmuş. Ben bu adama bu ürünü nasıl satayım? 4 bin 250 küsur azımsanacak bir rakam değil ama enflasyonu biraz korumalılar. Korumazlarsa 4 bin 250 TL değil 7 bin TL yapsalar da yine boş. O yüzden insanlar çok sevinmesin, ocak ayında daha fazla zam olacak. Çünkü dolar yerinde durmuyor. Dolar dün 15,30’u gördü. Sattığım ürünlerin kumaşı dolarla, benim çekim dolarla, ödemem dolarla, satışım TL ile. Türk lirası değer kaybettikçe ben mecbur fiyat değiştiriyorum. Şu an ürünlerime mecbur zam yapıyorum. Çünkü aldığımı yerine koyamıyorum. Ben gömleği 130 TL’ye karla satıyorken şimdi 160’a satıyorum, ama karım daha düşük. Bu gömleğin hakkı 190 TL aslında ama bu fiyatla kime satacağım ben? İnsanların alım gücü çok düştü.”

Bir ekmeğin fiyatı iki TL iken asgari ücretin neye yeteceğini soran vatandaş İsmail Güngördü, “Şu milletin haline bakın. Dolar gittikçe artıyor. Yazık günah değil mi fakir fukaraya? Ama seçim yakın. Bunun da bir gidişi var. 4 bin 253 kağıt neye yetecek? 3 çocuklu adamın kirası bin beş yüz lira. Gelsin kendisine ben maaşımı vereyim. Kendi gitsin çoluk çocuğu beslesin. Yalan söylemek kendilerinin payı, sermayesi olmuş” dedi.

‘ARTIK AKP’YE OY VERMEM’

Bir diğer vatandaş ise asgari ücretin yetersiz olduğunu söyleyerek, şöyle konuştu:

“İş adamlarını da kayırdılar. Kendisi asgari ücreti açıklarken dolar 30 kuruş daha arttı. Benzine de 56 kuruş zam geldi. Dolar 16 TL küsur oldu. O zaman yeni ücretten ne anladık?  Arkadaşımla 3 gün önce aldığımız çamaşır tozu 60 TL iken bugün 110 TL. Bu kadar zam olur mu? Neymiş dolar artıyormuş. Fiyatlar da kontrol edilmiyor. Büyük firmalara da hiç denetim yok. Artık bakanlar paranın peşine düşmüş. Ben AKP’ye oy verdim. Eğer önümüzdeki ilk seçimde oy verirsem namussuzum. Ne Tayyip’e ne de Fatma Şahin’e oy vermem. 13 tane oyumuz var. Yeter artık, bıktık. Ülkedeki doktorlar kaçıyorlar ya, benim de kaçasım geliyor. Bu ülke hırsızların, yalancıların olsun.”

‘İNSANIMIZ BU KADAR UCUZ MU?’

Müzeyyen Savcı ise doların çok yüksek bir seviyeye ulaştığını belirterek şunları söyledi:

“Millet ne yapacağını şaşırdı. Millet aç ama devletten bir şey görmüyoruz biz. Çocuklarımız işsiz. Kira ödeyemiyoruz. Su, elektrik, benzin fiyatları artmış. Bu insanlar ne yapabilir? Millet işsizlikten hırsızlık, fuhuş yapmak, uyuşturucu satmak zorunda kalıyor. Kadınlar neden ölüyor, hükümetimizin ayaklanması lazım. İnsanımız bu kadar ucuz mu?  Biz ona neden oy veriyoruz?  Devamlı oy veriyoruz. Çırpınıyoruz aman kazansın da durumu düzeltsin diye. Ama rahatlık daha da kötüye gidiyoruz. Millet parasız. Parasız olan ya gidip hırsızlık yapıyor, adam öldürüyor ya da adamı dolandırıyor.”

Ömer Gülşen ise, “Yapacak bir şey yok. Yoksa açıklanan ücret az. Bir kiracıyı düşününce 1000 TL’den aşağı ödemiyor. Çoluk çocuğuyla bu ücret yetmez. Geçinebilme gibi bir durum yok. Normalde 5 bin 500 olsaydı daha iyi olurdu” dedi.

‘KEPÇEYLE VERDİLER, KOVAYLA ALACAKLAR’

Salih Kendirci de asgari ücretin yetersiz olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Yeni asgari ücret bence yetersiz çünkü her şeye yüzde 200-300 zam geldi. 60 TL’ye aldığımız yağ bugün 120 TL. 2 bin 800 TL olan mevcut asgari ücret otomatik olarak zaten 1400 TL’ye düşmüş oldu. Zam yapıldığı falan yok. Zaten zammın da bir anlamı, gereği yok. Piyasayı, milletin kullandığı gıdayı, ürünleri ucuzlatsınlar, hayat pahalılığı bitsin, asgari ücret 2 bin 800 TL değil de 2 bin TL olsun. Alım gücü kalmadı ki. Bu zamlara göre ücret 6 bin TL olmalı çünkü yapılan zamlara göre değil yapılacak olan zamlara göre hesaplanmalı. Yeni yılla gelen zamlar olacak daha. Yılbaşı sabahı ne olacak bilmiyoruz.”

Ceyda Yolagitmez ise “Kepçeyle verdiler, kovayla alacaklar diye düşünüyorum. 5 bin TL’nin üzerinde olması lazım. Çünkü piyasanın hali belli” dedi. (ANKA)