Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

TİHV, Mehmet Eymür’ün işkence itiraflarını yargıya taşıyor

TİHV, Mehmet Eymür’ün işkence itiraflarını yargıya taşıyor



Türkiye İnsan Hakları Vakfı, eski MİT yöneticisi Mehmet Eymür’ün işkence konusundaki itiraflarının ardından Eymür ve silsile içindeki tüm sorumlular hakkında soruşturma başlatılması için yargıya başvurulacağını duyuruldu.

Eski MİT Kontrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür, kendisiyle yapılan bir röportajda işkence yaptığını kabul etmiş ve işkenceyi savunan açıklamalarda bulunarak “İşkence yaptım, pişmanlık duymam. Başka türlü konuşma imkânı yoksa işkence olabilir, çünkü çok inatçı tipler var” ifadelerini kullanmıştı.

AÇIK BİR İTİRAF 

Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Eymür’ün açıklamalarının başta ‘işkence yasağı’ olmak üzere geçmişten bu yana Türkiye’de yaşanan ağır insan hakları ihlallerinin açık bir itirafı olduğunu dile getirdi.

‘HİÇBİR KOŞULDA İSTİSNASI OLAMAZ’ 

Türkiye’nin de altına imza attığı Birleşmiş Milletler (BM) İşkence ve Diğer Zalimane Gayriinsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme’nin insanın sahip olduğu onur ve değeri korumak için işkenceyi mutlak olarak yasakladığı ve sözleşmeye göre harp hali dahil hiçbir durumun işkencenin uygulanmasına gerekçe gösterilemeyeceği hatırlatılan açıklamada, “İnsanlık ailesinin ortak kazanımı olan ve modern insan hakları hukukunun en temel kurallarından birini oluşturan bu yasak, normlar hiyerarşisi açısından üstün kural, başka bir deyişle buyruk kural niteliğindedir. Dolayısıyla hiçbir koşulda istisnası olmaz” denildi. Açıklamada şunlar ifade edildi:

‘PİŞKİNCE YAPILAN İTİRAFLAR TAHRİBATIN GÖSTERGESİDİR’ 

“Hal bu kadar açık iken, Mehmet Eymür’ün doğrudan kendisi ve içinde yer aldığı yapılar ile ilgili itiraf/delil niteliğindeki bu açıklamaları, tek tek işkence görenler kadar tüm toplumun vicdanında da derin yaralar açmakta ve adalet duygusunu onarılmaz biçimde tahrip etmektedir. Bu itiraflar aynı zamanda, başta işkence ve diğer kötü muamele olmak üzere ağır insan hakları ihlallerinin sürekliliğini sağlayan en temel etken olan cezasızlık olgusunu bir kez daha en çıplak haliyle görünür kılmıştır. Hepsinden ötesi, bu denli pervasızca ve pişkince yapılan itiraflar, ülkemizde insan hakları değerlerinde yaşanan tahribatın ne denli büyük olduğunu da göstermektedir.”


***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version