ABD Temsilciler Meclisi üyesi George Pappas Dışişleri Bakanı Antony Blinken’a bir mektup göndererek Türkiye’ye F-16 satılmamasını isteğini yineledi.
ABD’nin yasama organı Kongre’nin alt kanadı olan Temsilciler Meclisi’nde görev yapan 41 isim, geçen günlerde benzer konuda yayınlanan mektubun genişletilmiş bir versiyonunu yayımlayarak Dışişleri Bakanı Antony Blinken’a Türkiye’ye F-16 satışı yapılmaması için çağrıda bulundu.
Mektupta Temsilciler Meclisi üyeleri, ABD’nin Türkiye’nin Rus yapımı hava savunma sistemi S-400’leri almasına defalarca karşı çıktığını, Ankara kararından vazgeçmeyince Türkiye’ye CAATSA (ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası) yaptırımları uygulandığını vurguladı.
Meclis üyeleri, satışa karşı çıkma gerekçelerini şöyle listeledi:
”- CAATSA yaptırımlarının uygulanmasından bir yıldan kısa süre sonra Erdoğan hükümeti ABD hukukuna uymaya, Türkiye’nin F-35 programından atılmasına ve Kongre’nin ABD yapımı silah satışlarını dondurmasına neden olan gerekçelerle ilgilenmeye niyeti olmadığını açıkça gösterdi. Eylül ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni S-400 alımına niyetli olduklarını duyurdu.
– Kabul duruşmasında Başkan Biden’ın Türkiye Büyükelçisi Adayı ve eski senatör Jeff Flake, yeni Rus ilahları alınması durumunda Türkiye’ye ek CAATSA yaptırımları uygulanması gerektiğini söylemişti. Biz buna katılıyoruz. Hem yönetimin hem de Kongre’nin duruşu böyleymiş gibi dururken, Türkiye’nin talep mektubu üzerine düşünmemiz bile yanlış mesajı verebilir. Türkiye, Rusya ile askeri ilişkisini geliştirmeye devam ederken kararlılığımız konusunda şüheye mahal verebilir.
– Kongre’nin Türkiye’nin F-35 programından atılmasını istemesinin gerekçelerinden biri S-400 ve F-35’lerin beraber bulunmasının yaratacağı olası risklerdi. Uzmanlar, Türkiye’ye Block 70 modernizasyon kitlerinin sağlanmasının da S-400’lerden vazgeçilmediği sürece benzer bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekti. Geliştirilmiş F-16’ların hala biz ve güvenilir müttefklerimiz için önemli bir rol oynadığını düşünürsek, biz bu riski kabul edilebilir bulmuyoruz.
– Son olarak, CAATSA yaptırımlarının zaten yürürlükte olduğunu göz önünde bulundurursak, böyle bir satışın sadece teknikaliteler üzerinden yapılabileceğini anlıyoruz. Örneğin, Savunma Sanayi Başkanlığı’na yaptırım uygulandığı için satışın başka yere yapılması gerekecektir. Böyle bir yaklaşım Kongre’nin isteklerinin etrafından dolaşmak olur ve potansiyel bir satışı önlemek için ek tasarılar geçirmemiz gerekir.”
Mektupta Blinken’a, ”Türkiye’nin köklerinin Batı’da olması hedefinizi paylaşıyoruz, ancak Erdoğan hükümetinin ABD yasalarını ihlal ettiği ve NATO standartlarına uymadığı halde sorumlu tutulmaktan kaçmasına izin verilmesi durumunda bu hedefe ulaşamayız” denildi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***