Paris İklim Anlaşması geçen ay TBMM’de kabul edildikten sonra yürürlüğe konmuştu. Bu, çevrecilerin ve iklim uzmanlarının uzun süredir talep ettiği bir adımdı. Türkiye, G20 ve OECD ülkeleri arasında anlaşmayı en son onaylayan ülke oldu.
Hükümet uzun yıllardır anlaşmayı yürürlüğe koymadan önce ‘gelişmekte olan ülke’ olarak yeniden sınıflandırılması gerektiğini savunuyordu. Gelişmekte olan ülkelere finansman, teknoloji transferi ve kapasite geliştirme imkanları sağlanıyor.
Reuters’a konuşan kaynaklar, 31 Ekim’de başlayacak Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı (COP26) öncesinde imzalanması planlanan mutabakat zaptı kapsamında, Türkiye’nin statüsü değişmese bile kredileri alacağını söyledi.
“Miktar ve yöntem üzerinde anlaşıldı, Türkiye bu yüzden onayladı”
Görüşmelerden haberdar olan bir kaynak, “Miktar ve yöntem üzerinde anlaşıldı, Türkiye Paris İklim Anlaşması’nı bu yüzden onayladı” dedi.
Reuters’ın konuştuğu dört yetkili ise, mutabakat zaptının tamamı üzerinde henüz uzlaşılmadığını ve bütün taraflar imzalayana kadar hiçbir şeyin kesin sayılamayacağını söyledi.
Reuters, yetkililerin, konunun hassasiyeti sebebiyle isimlerinin haberde yer almasını istemediklerini aktardı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın haber yayımlanırken henüz konu üzerine yorum yapmadığı da ajansın haberinde belirtiliyor.
Türkiye’ye Paris İklim Anlaşması’nı onaylaması karşılığında finansal destek garantisi verildiği haberi ilk olarak geçen hafta Politico dergisinde çıkmıştı, ancak fonun miktarı hakkında bilgi haberde yer almamıştı. Politico finansal desteğin Fransa, Almanya, İngiltere ve iki kalkınma bankası tarafından verileceğini öne sürmüştü.
Alman yetkili: Henüz ortada mutabakat zaptı yok
Haber ajansına konuşan Alman hükümetinden bir yetkili, 3,1 milyar euro rakamını doğrulamadı, görüşmelerin sürdüğünü söyledi. Kaynak, “Henüz ortada mutabakat zaptı yok” dedi.
Bir Dünya Bankası sözcüsü kredi desteği konusunda yorum yapmadı, ancak Türkiye’nin anlaşmayı onaylamasını memnuniyetle karşıladığını söyledi ve “Bu konuda etkili projeler aracılığıyla Türkiye’ye desteğimizi artırmaya hazırız” dedi.
Türkiye, Paris İklim Anlaşması’nı, 22 Nisan 2016 tarihinde New York’ta düzenlenen imza töreninde imzaladı, ancak geçen aya kadar meclisinde onaylamamıştı.
Paris Anlaşması, dünyanın ilk kapsamlı iklim anlaşması olarak tarihi önem taşıyor.
Sera gazı salımının azaltılması anlamında çok radikal bir hedef koymasa da, şu ana kadar en fazla ülkenin uzlaştığı anlaşma olması nedeniyle diplomatik bir başarı olarak görülüyor.
Paris Anlaşması’nın en önemli hedefleri arasında, küresel sıcaklık artışını, 1850-1900 yılları arasındaki “sanayi öncesi döneme” kıyasla 2 dereceyle sınırlamak, mümkünse 1,5 dereceye kadar düşürmek yer alıyor. Mevcut artışın 1,1-1,2 derece düzeyinde olduğu biliniyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***