Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Ömer Koç, 2001 krizi sonrası dönemi işaret etti, benzer reçete önerdi

Ömer Koç, 2001 krizi sonrası dönemi işaret etti, benzer reçete önerdi


Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, çift hanelere demir atan enflasyonun düşürülmesi için 2001 krizi sonrası uygulanan reçetelere benzer bir yol haritasının devreye alınması gerektiğini söyledi.

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, “Tüm belirsizliklere ve olumsuzluklara rağmen, memleketimizin geleceğine inanıyor ve yatırımlarımıza devam ediyoruz.” dedi. Enflasyondaki yükselişe dikkat çeken Koç, “Ancak iyice artan enflasyon baskısının vatandaşlarımızı ne kadar yorduğunu da görmek insanı fevkalâde üzüyor. 2000’li yılların ilk 10 senesinde yaptığımız gibi; esaslı bir reform ajandasına sarılarak ülke riskimizi azaltmak zorundayız” değerlendirmesini yaptı. Aşı karşıtlığına da dikkat çeken Ömer Koç, “Her türlü bilimsel veriyle etkinlikleri kanıtlanmasına rağmen; henüz küresel bağışıklığı sağlayabilecek kadar insana uygulanamadı. Bunun nedenlerinden biri; büyük bir sorumsuzlukla dillendirilen aşı karşıtı söylem. Aşılanmadığı için virüse yakalananlar mutasyon ihtimalini artırıyor. Pandemi, insani acıları ve ekonomik sıkıntılarıyla birlikte sürüyor.” ifadesini kullandı.

 

Topluluğu bayileri ve yetkili servislerini bir araya getiren geleneksel Anadolu Buluşmaları’nın 29’uncusu bu yıl ilk kez dijital ortamda gerçekleşti.   Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, şirketlerin borçluluk seviyesini, döviz pozisyonlarını ve likiditelerini son derece disiplinli bir şekilde yönettiklerini ifade ederek, pandemi döneminde çalışan sayısının arttığını söyledi. Koç Holding Kurumsal İletişim ve Dış İlişkiler Direktörü Oya Ünlü Kızıl’ın moderatörlüğünü üstlendiği oturumda ise Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Görevlisi Soli Özel ve ekonomi yazarı Uğur Gürses, dünya siyaseti ve ekonomisindeki son gelişmeleri değerlendirdi.

 

“Pandemi önümüzdeki senenin ortalarına kadar sürecek”

 

Ömer Koç pandemiyle ilişkin şu ifadeleri kullandı:

 

“Bu fevkalâde güç dönemi artık geride bıraktık diyebilmeyi çok arzu ederdim; ancak, en azından önümüzdeki senenin ortalarından evvel, bunun mümkün olamayacağı anlaşılıyor. Zira, bilim insanlarının geçmişe nazaran çok daha süratle geliştirdiği aşılar; her türlü bilimsel veriyle etkinlikleri kanıtlanmasına rağmen; henüz küresel bağışıklığı sağlayabilecek kadar insana uygulanamadı.

 

Bunun nedenlerinden biri; büyük bir sorumsuzlukla dillendirilen aşı karşıtı söylem. Ayrıca, yoksulluk içindeki ülkeler aşıya dahi ulaşamıyor. Aşılanmadığı için virüse yakalananlar mutasyon ihtimalini artırıyor. Pandemi, insani acıları ve ekonomik sıkıntılarıyla birlikte sürüyor. Faaliyet gösterdiğiniz yörelerde itibar sahibi bireyler olarak; sizlerin de hurafelere, batıl inançlara karşı bilimsel gerçeğin sözcülüğünü yapmanızı ve bu konuda toplumsal farkındalığın artmasına yardımcı olmanızı bilhassa rica ederim”

 

“Sosyal ve ekonomik adaletsizliğin yarattığı gerilim ve kutuplaşma daha da artıyor”

 

“Pandemi, maalesef mevcut sosyal eşitsizlikleri daha da derinleştirdi. Bu dönemde gelişmiş ekonomilerle diğerleri arasındaki farkın açıldığı görülüyor. 

 

Son 20 yıldır küresel yoksulluk ilk kez arttı. 120 milyondan fazla insan yoksullaştı. Kadınlar bu dönemde hem işyerlerinde, hem de evde erkeklere göre çok daha fazla yük üstlendiler. UNICEF’e göre, neredeyse yarım milyar öğrenci; temel bir hak olan eğitimden faydalanamadı. Sosyal ve ekonomik adaletsizliğin yarattığı gerilim ve kutuplaşma daha da artıyor.

 

“Esaslı bir reform ajandasına sarılarak ülke riskimizi azaltmak zorundayız”

 

Türkiye’de ekonomik faaliyetlerin pandeminin yarattığı şoktan sonra hızla toparlanmasını memnuniyetle karşıladıklarını vurgulayan Ömer M. Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“Ancak iyice artan enflasyon baskısının vatandaşlarımızı ne kadar yorduğunu da görmek insanı fevkalâde üzüyor. 2000’li yılların ilk 10 senesinde yaptığımız gibi; esaslı bir reform ajandasına sarılarak ülke riskimizi azaltmak zorundayız. Avrupa’ya doğru kısalacak tedarik zincirlerini dikkate alırsak; Türkiyemizi yeniden cazip bir yatırım merkezi kılacak adımların daha da kıymetli hale geldiği açıktır. Kurları, maliyetleri ve nihai netice olan enflasyonu azaltmanın başka kalıcı yolu yoktur. Ülkemizin huzuru ve sürdürülebilir ekonomik büyüme için; her alanda aklın ve bilimin rehberliğinde hareket edilmesi gerektiği aşikârdır.”

 

“2015-2020 döneminde; 11,3 milyar dolar yatırım gerçekleştirdik”

 

“Koç Topluluğu olarak mevcut şartlar içinde risklerimizi basiretle yönetirken; uzun dönemli hedeflerimizi de göz ardı etmiyoruz. Tüm belirsizliklere ve olumsuzluklara rağmen, memleketimizin geleceğine inanıyor ve yatırımlarımıza devam ediyoruz. 2015-2020 döneminde 11,3 milyar dolar yatırım harcaması gerçekleştirdik. Bu sene bu rakam daha da artacak. Kombine ciromuz, milli gelirin yüzde 6,4’ü mertebesinde. Şirketlerimiz, ülkemiz ihracatının yaklaşık yüzde 7’sini gerçekleştiriyor. Ne mutlu ki bu sene de ciro büyüklüğü ve ihracat sıralamalarının ilk 10’unda, Ford Otosan, Arçelik, Tofaş ve Tüpraş şirketlerimiz vardı.

 

Ayrıca ülkemizdeki özel sektör Ar-Ge yatırımlarında, Ar-Ge merkezi sayısında ve Ar-Ge personeli istihdamında lideriz; özel sektör Ar-Ge yatırımının yüzde 7’sini gerçekleştiriyoruz. Türkiye’nin en büyük fikri haklar portföyüne sahibiz. Borsa İstanbul’da halka açık şirketlerimizin piyasa değeri, toplam piyasa değerinin neredeyse yüzde 20’sine tekabül ediyor. Yaşanılan zorluklara rağmen 2020 ve 2021 seneleri; Topluluğumuz açısından gayet başarılı geçti.

 

Sizlerin de dirayeti ve dayanışması sayesinde, ülkemiz için ekonomik değer yaratmayı sürdürdük. Bu vesileyle, fedakârlıklarınız için hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. İyi ki varsınız, iyi ki birlikteyiz. Koşullar nasıl olursa olsun; bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da başarılarımızı daha da arttıracağız. Ülkemize olan inancımızla, hep birlikte katma değer yaratmaya, yatırım yapmaya, istihdam sağlamaya ve gücümüzü aldığımız ülkemizin kalkınması için omuz omuza çalışmaya devam edeceğiz” 

 

“Faaliyette bulunduğumuz tüm sektörlerde işlerimizi büyütmeye ve yeni ürünlere yatırım yapmaya kararlılıkla devam edeceğiz”

 

29’uncu Anadolu Buluşmaları Toplantısı vesilesiyle iş ortakları ile yeniden bir arada olmaktan büyük mutluluk duyduğunu dile getiren Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, çok önem verdikleri bu toplantıyı bir sonraki sefer yine yüz yüze yapmayı dilediğini söyledi.

 

Levent Çakıroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“İçinden geçilen tüm zorluklara rağmen; Koç Topluluğu olarak ülkemizin geleceğine güveniyor ve yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Şartlar ne olursa olsun; faaliyette bulunduğumuz tüm sektörlerde işlerimizi büyütmeye ve yeni ürünlere yatırım yapmaya kararlılıkla devam edeceğiz. Teknolojinin getirdiği imkânları kullanarak; tüketiciye daha etkin ulaşacak, onun ihtiyacına en iyi cevap veren, kişiselleştirilmiş ürün ve hizmetleri sunacağız. Bu noktada özellikle altını çizmek isterim ki; teknolojik imkânlar ne kadar gelişirse gelişsin; sizlerin müşterilerimizle kurduğunuz benzersiz ilişki, Topluluğumuzun rekabetçi gücü olmaya devam edecek. Markalarımızın itibarını sizlerle birlikte daha da güçlendireceğiz.”

 

“Pandemi döneminde çalışan sayımız arttı”

 

“Şirketlerimizin borçluluk seviyesini, döviz pozisyonlarını ve likiditelerini son derece disiplinli bir şekilde yönetiyoruz. Biliyoruz ki sorumluluğumuz sadece hissedarlarımıza karşı değil. Başta sizlerin dâhil olduğu çok büyük bir ekosistemin merkezindeyiz. İşte Koç’u Türk ekonomisinin asırlık kuruluşu yapan; sahip olduğu bu üstün sorumluluk bilincidir” 

 

,“Pandemi sürecinde çalışma arkadaşlarımızın, siz bayilerimizin, yetkili servislerimizin, tedarikçilerimizin ve ailelerinizin sağlığı birinci önceliğimizdi. Ayrıca, bu zor dönemde, hükümetin işten çıkarmaya yönelik yasak kararından çok önce, tüm çalışma arkadaşlarımızın işlerinde devam etmeleri kararını vermiştik. Sadece Türkiye’de değil; diğer ülkelerdeki işlerimizde de aynı şekilde hareket ettik. Gururla ifade etmeliyim ki; pandemi döneminde çalışan sayımız azalmadı, tam tersine arttı. Kısa çalışma ödeneğinden faydalanan arkadaşlarımızın gelir kaybı yaşamamaları için aradaki farkı telafi ettik. Ne mutlu ki bu dayanışmanın karşılıklı olduğunu gördük. Dünyadaki örneklerin aksine; böylesine zor bir dönemde, çalışan bağlılığı skoru yükselen nadir gruplardan biri olduğumuzu kıvançla belirtmek isterim”


***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version