Fazilet Partisi’nde ve AKP’de siyaset yapan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün’ün anlattıklarına göre, 2000 yılında Recai Kutan’ın kazandığı kongrede, Erdoğan’ın son anda yaptığı manevra belirleyici oldu.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin kulislerde, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’de görüştüğü iddiası konuşulurken; Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı olan, eski AKP’li Ayhan Sefer Üstün, Fazilet Partisi Sakarya İl Başkan Yardımcılığı görevini yürüttüğü dönemde gerçekleşen Fazilet Partisi kongresini hatırlattı. Erdoğan’ın Gül karşısındaki tutumuna işaret eden Üstün, “Recep Tayyip Erdoğan’ın etkisi altındaki İstanbul ekibi fikir değiştirdi ve Abdullah Gül’den yana oy kullanmadı. Çünkü ‘Recai Kutan kazanırsa onu indirebiliriz ama Abdullah Gül kazanırsa onu devirmek güç olur’ diye düşündüler. Abdullah Gül’ün lider olması istenmiyordu” dedi.
Independent Türkçe’den Can Bursalı’nın haberi aynen şöyle:
İttifaklar üzerinden şekillenen Türkiye siyasetinin ana gündemi seçim. Muhalefetin sık sık dile getirdiği erken seçim talebi, iktidardaki Cumhur İttifakı tarafından henüz kabul görmedi. İktidar, seçim için 2023’ü işaret ederken, muhalefet ekonomideki dalgalı gidişatı gerekçe göstererek seçim talebini yineliyor. Gündemdeki son iddia, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bir araya gelerek, parlamenter sisteme dönüş için fikir alışverişinde bulunduğu oldu. Eski CHP Milletvekili Ali Özgündüz’ün dile getirdiği iddiaya göre, Erdoğan ve Gül, Hulusi Akar’ın evinde bir araya geldi. Özgündüz, Erdoğan’ın Gül’e, cumhurbaşkanı olmasını teklif ettiğini, kendisinin de başbakan olarak yola devam etmek istediğini ileri sürdü.
Bu iddia, Cumhurbaşkanlığı tarafından yanıtlanmadı. Gül tarafından, “Gül konuşmak istemiyor çünkü yakın çevresine göre ‘tamamen asılsız, temelsiz iddialara cevap vermek, bu iddialarla muhatap olmak istemiyor.’ Yine ofis kaynaklarına göre, bu spekülasyonlara isminin karıştırılmasından da rahatsız” açıklaması geldi.
Ancak bu iddia, Erdoğan ve Gül’ün siyaset sahnesinde karşı karşıya geldiği olayları hatırlattı.
Akar ve Kalın’dan helikopterli ziyaret
2018 yılındaki seçimlerden hemen önce, dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Abdullah Gül’ün İstanbul’daki konutunun yanına helikopterle inerek 3 saatlik bir ziyaret gerçekleştirmişti. Ziyaretin, Gül’ün muhalefet tarafından getirildiği belirtilen “Cumhurbaşkanı adayımız ol” teklifini kabul etmemesi için Erdoğan’ın direktifiyle yapıldığı ileri sürülmüştü. Bu ziyaret, daha sonra Abdullah Gül tarafından da doğrulanmış ancak içeriği hakkında bilgi verilmemişti.
Görev süresinin bitimine günler kala kongre
Erdoğan ve Gül’ün bir önceki karşı karşıya gelişleri ise, 2014 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçiminden hemen sonra yaşanmıştı. 2014 yılındaki seçimi açık ara farkla kazanan Recep Tayyip Erdoğan, o günkü yasal düzenlemeler nedeniyle Cumhurbaşkanlığı ve AKP Genel Başkanlığı görevlerini birlikte yürütemiyordu. 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görev süresinin bitimiyle birlikte AKP’ye geri döneceği konuşuluyor, Erdoğan’ın bu konuyla ilgili önlem almak istediği belirtiliyordu. Beklenen oldu, Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmadan hemen önce, yani Abdullah Gül’ün görev süresinin bitimine günler kala AKP kongresini toplamaya karar verdi. Böylece, görev süresinin bitmesine saatler kalsa da cumhurbaşkanı koltuğundaki Abdullah Gül, AKP’ye dönemedi ve olası genel başkan adaylığının önüne geçildi. O kongrede, Ahmet Davutoğlu AKP Genel Başkanı oldu.
“Gül’ün adaylıktan çekilmesi için çalışma yapıldı”
Konuyla ilgili eski AKP’li Ayhan Sefer Üstün, iki çarpıcı örnekten daha bahsetti. Şimdi, Ahmet Davutoğlu’nun liderliğindeki Gelecek Partisi’nin Genel Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Üstün, 22., 23., 24. ve 26. dönemlerde AKP Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yer aldı.
2019’da AK Parti’den istifa ederek Gelecek Partisi’nin kurucuları arasında yer alan Üstün, 2007 yılındaki sancılı cumhurbaşkanlığı seçimi sürecine değinerek, “Sayın Gül’ün adaylığının engellenmesi için çalışmalar yapıldı. Parti grubunda Gül’ün ismi ilan edildikten sonra bile, bazı milletvekilleri Vecdi Gönül ve Nimet Çubukçu’nun adaylıkları için çalışmalar yürüttü. Bu çalışmaların, AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bilgisi dışında yapıldığı düşünülemez” dedi.
Üstün, o dönem Bülent Arınç gibi parti içindeki ağır topların katı tutumu sayesinde Abdullah Gül’ün adaylığından vazgeçilemediğini, parti grubunun nabzının yoklandığını, basında Abdullah Gül’ün adaylıktan çekilmesi yönünde haberler yaptırıldığını da sözlerine ekledi.
“FP seçiminde Erdoğan’ın etkisi altındaki grup Gül’e oy vermedi”
Üstün’ün anlattığı ikinci örnek ise, 2000 yılından. Kapatılan Refah Partisi’nin yerine kurulan Fazilet Partisi, 2000 yılında kongre süreci yaşadı. Bu süreçte, AKP’nin temellerini oluşturan “Yenilikçiler” grubu ile Prof. Necmettin Erbakan’ın yanında olan “Gelenekçiler” grubu yarıştı. Yenilikçiler grubunun genel başkan adayı Abdullah Gül, Gelenekçiler grubunun adayı ise Recai Kutan’dı. Seçim, 633’e 521 Recai Kutan lehine sonuçlandı ve AKP’nin kuruluş süreci hızlandı.
O dönem Fazilet Partisi Sakarya İl Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Ayhan Sefer Üstün, kongre sürecini şöyle anlatıyor:
“Kongre öncesinde yaptığımız hesaplara göre Yenilikçiler olarak biz kazanıyorduk. Ancak kongrede farklı bir sonuç ortaya çıktı. Sonrasında yaptığımız çalışmalarla öğrendik ki, Recep Tayyip Erdoğan’ın etkisi altındaki İstanbul ekibi fikir değiştirdi ve Abdullah Gül’den yana oy kullanmadı. Çünkü ‘Recai Kutan kazanırsa onu indirebiliriz ama Abdullah Gül kazanırsa onu devirmek güç olur’ diye düşündüler. Abdullah Gül’ün lider olması istenmiyordu.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***