Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Yeni 1. Ordu Komutanı, 15 Temmuz’da sabaha kadar ‘bodrumda saklanmış’

Yeni 1. Ordu Komutanı, 15 Temmuz’da sabaha kadar 'bodrumda saklanmış'



Yıldız, ’15 Temmuz gecesi, iktidar medyasının ifadesiyle “bodrumda saklanmış” komutanlardan birisi hapse girdi, diğeri 1. Ordu Komutanı oldu!.. Ne garip tecelli, değil mi?’ diye sordu.

Müyesser Yıldız şunları yazdı:

Bu yılki Yüksek Askeri Şura kararlarıyla, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na 1. Ordu Komutanı Musa Avsever atandı. Avsever’in yerine de 3’üncü Kolordu Komutanı Kemal Yeni, 1. Ordu Komutanı oldu.

Dört gün öncesine kadar tarihinin neredeyse tamamı boyunca başında bir orgeneralin bulunduğu 1’inci Ordu Komutanlığı gibi çok önemli bir göreve bir korgeneralin atanması ne dikkat çekti ne de bunun sebepleri sorgulandı.

Bunu şimdilik bir yana bırakıp yeni 1. Ordu Komutanımızın 15 Temmuz gecesi nerede olduğunu anlatmak istiyoruz.

Aktaracaklarımız bir dava dosyasından.

…EDOK Okullar Komutanı Korgeneral Abdullah Barutçu…  12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Barutçu hükümle birlikte duruşma salonunda tutuklanarak yeniden hapse kondu.

Barutçu, gerek polis, gerek Cumhuriyet Savcılığı gerek Sulh Ceza Hakimliği ve gerekse de 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ifadelerinde, 15 Temmuz gecesine dair özetle şunları söyledi:

“Uçakların ve helikopterlerin atış ve uçuş seslerinden durumun vahametinin arttığını anladık ve can güvenliğimizi korumak için eşim, kızım ve Rıza Çağatay ve eşi hep birlikte binamızın bodrum katındaki kapıcı odası tabir edilen bölüme sığındık… Beş-on dakika sonra Tümgeneral Kemal Yeni, eşi ve oğlunun da binamızda olan ikametinde olduğunu öğrendik ve onları da yanımıza çağırdık. Üç aile hava aydınlana kadar bekledik. Saat 07.30 sıralarında herkes kendi dairesine çıktı.”

BODRUMA İNDİĞİNİ DOĞRULADI

Peki Barutçu’nun… 15 Temmuz’dan sonra MGK Genel Sekreter Yardımcılığı’na atanan.. Kemal Yeni’yle ilgili anlatımları doğru muydu; buna bakalım.

Yeni, Genelkurmay Harekât Başkanı iken, 11 Ocak 2018’de mahkemede tanık olarak dinlendi ve özetle şöyle konuştu:

“Olayların bir darbe girişimi olduğunu gerek resmi açıklamalardan gerekse de değerlendirmemizden öğrenmeye başladık… Bombalar çok yakınımıza düşmeye başlayınca, ailelerin korktuğunu değerlendirip, onlar aşağıya inmişler. Bizim de o anda lojmanda olduğumuzu öğrenince, bizleri de aşağıya davet ettiler. Sığınağa, bodrum katındaki kapıcı dairesinin olduğu yere…  O nedenle ben o akşamı ailemle birlikte, onların himayesinde, onlara sahip olacak şekilde ve birkaç kişiyi de ‘Yerinde kal.’ diye ikna ederek geçirdim. Nitekim 16-17’sinde de ‘Genelkurmay’a gelmeyin.’ dediler. Abdullah Barutçu o gün ailesiyle beraber, sabah atışlar kesilinceye kadar, jetler terk edinceye kadar hava sahasını; birlikte, beraberdik. Bir bozuk televizyon vardı, kapıcımızın… Havanın aydınlanmasıyla, 5-6-7 civarında hatırlıyorum, yukarı çıktık. Basından takip etmeye devam ettik. Daha sonra da WhatsApp’tan takip etmeye başladık.”

Sonuç? 15 Temmuz gecesi, iktidar medyasının ifadesiyle “bodrumda saklanmış” komutanlardan birisi hapse girdi, diğeri 1. Ordu Komutanı oldu!.. Ne garip tecelli, değil mi?!


***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version