Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Sancar: Yeni bir başlangıç zamanı

Sancar: Yeni bir başlangıç zamanı


HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Eylül’de açıklayacakları deklarasyonla siyasi polemiklere nokta koyacaklarını söyledi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) il eşbaşkanları, “HDP’liyiz, her yerdeyiz” kampanyası, siyasi gelişmeler ve yeni yol haritasını tartışmak üzere partinin Eş Genel Başkanları Mithat Sancar ve Pervin Buldan başkanlığında Ankara’da bulunan bir otelde toplandı. Toplantının açılışında konuşan Eş Genel Başkan Sancar, 2 aylık kampanyaya değinerek, “Her yerde her kesimle buluşmaya çalıştık. ‘HDP’liyez her yerdeyiz’ sloganın hakkını vermeye çalıştık. Çok başarılı bir çalışma gerçekleştirdik. Bu çalışmanın en büyük yükünü sizler omuzladınız” dedi. 

 

‘UMUT VE CESARET DİMDİK AYAKTA’

 

Sahaya çıkarken belli hedeflerinin olduğunu ifade eden Sancar, “HDP’nin yeni dönemde nasıl bir yol izleyeceğine dair bizi dahil etmeyen tartışmaları her kesim her platformda yürütüyor. Bizim asıl zeminimiz halktır ve halkımızla tartışmak, halkımızla istişare etmek ve onların görüşlerini, önerilerini almak için yola çıktık. Gördük ki halkımız HDP’ye yönelik bütün insafsız baskılara rağmen partisine inançla, kararlılıkla sahip çıkıyor. Moral yüksek, kararlılık sağlam. Bu da bizim siyasi gücümüzün, değişim idealimizin, hedeflere yürümemizin en güçlü kaynağıdır. Biz moralimizi de inancımızı da halkın bu destek ve cesaretinden alıyoruz. Her gün yeni operasyonlarla uyandığımı bu dönemde il ve ilçe teşkilatlarımız dimdik ayakta. Yani umut ve cesaret dimdik ayakta. Bunu görmek bizleri fazlasıyla mutlu etti. Daha fazla çalışmaya mecbur olduğumuzu bir kez daha gösterdi. Bize moral verdiği kadar sorumluluk da yükledi” diye belirtti.

 

DAHA FAZLA ÇALIŞMA 

 

“Şimdi daha fazla çalışma zamanı, şimdi daha güçlü yürüme zamanı” diyen Sancar, “Önümüzdeki dönemde neler yapacağımızı tartışırken 3 ana başlık belirlemiştik. Bunlardan biri, ülkenin temel sorunlarına yaklaşım. İkincisi, acil meselelere çözüm önerileri. Üçüncüsü, özel gündemlere dair tutum. İşte meydanlarda halkımızın sesini dinleyerek, salonlarda STK temsilcileriyle istişare ederek, her mekanda bulduğumuz her fırsatta akil insanlarımızla, seydalarımızla konuşarak, onların irfandan ve hikmetinden faydalanarak bu başlıklarla ilgili veriler topladık. Şimdi bunları kurumlarımızda tartışmak ve kararlılığa dönüştürme zamanı. İlk olarak bu toplantıyı gerçekleştiriyoruz. Çünkü esas olarak sahayı sizler yaşıyorsunuz ve biz de sizlerle sahaya inebiliyoruz” diye konuştu.

 

KÜRT SORUNU 

 

HDP’nin varoluş amacının “yeni yaşamı inşa etmek” olduğunu kaydeden Sancar, şöyle devam etti: “Yeni yaşamın ne olduğunu farklı vesileyle farklı başlıklar anlatmaya çalışıyoruz. Bugüne kadar aldığımız mesafenin hiç de az olmadığına hepimizin inanması gerekiyor. Bunu şimdi toplumun tüm kesimlerine daha anlaşılır bir şekilde aktarma görevi de yine bizim görevimiz. Önümüzde temel sorunlar var. Bunların başında Kürt meselesi geliyor. Kürt meselesinde demokratik çözüm HDP’nin varoluşudur. Kürt meselesinde demokratik çözüm kadın ve gençlik yoksulluk sorununa çözümle bütünleşmiştir. Ancak bunları hepsini bir ele aldığımızda yeni yaşama yürümüş oluruz. Temel bakışımız daha da somutlaştırarak toplumun tümüyle paylaşacağız.

 

HALKIN SOFRASI YANIYOR

 

Yine acil meseleler var. Bu acil meselelerin ülkenin yangın yerine dönmüş olmasıyla açıklanabileceğini görüyoruz. Evet halkın sofrası yanıyor, ormanlar yanıyor, dereler taşıyor, kentler yok oluyor, milyonlarca canlı ormanlardaki yangınlarla birlikte yok oluyor. İnsanlarımızın canı gidiyor ayrıca. Ve tabii her alanda yürütülen savaş politikaları. Bunlar hepsi bu yangın yerinin, yangın yerine dönmüş ülkedeki sorunların temel kaynağıdır. İşte biz bu acil sorunlara da çözüm önerilerimizi bu toplantıyla başlayarak somutlaştırmaya çalışacağız.

 

KAPATMA GÜNDEMİMİZDE YOK

 

Özel gündemler var. Bu özel gündemlerin başında seçimler geliyor. Biliyorsunuz HDP’nin seçimlerde ne yapacağı merak ediliyor, konuşuluyor. Bizim seçimlerle ilgili tutumumuzun temelinde yeni bir başlangıç yapma hedefi yatıyor. Biz seçimleri önemsiyoruz elbette. Bu seçimlerin ülkenin geleceği açısından çok önemli bir rol oynayacağını, etki yaratacağını sahadaki buluşmalarımızdan şunu büyük bir memnuniyetle gördük. Halkımız seçim ne zaman yapılırsa yapılsın, seçim hangi şartlar altında gerçekleşirse gerçekleştirilsin buna hazırdır. Kapatma davası bizim gündemimizde bu açıdan yoktur. Yani, kapatma davasının siyasi gücümüzün Türkiye’nin geleceğini belirleme konusunda kullanmamıza engel olması söz konusu değildir. Yine gördük ki halkımız her türlü imkanı kullanarak HDP’nin siyasi gücünü ülkenin geleceğini belirleme noktasında kullanacağına tamamen güveniyor. Bu güveni boşa çıkarmayacağız.

 

YOL HARİTASI

 

Bundan sonra diğer kurumlarımızla toplantılar yapacağız. Parti Meclisimizi, Kadın Meclisimizi toplayacağız. Elbette MYK toplantımız olacak. Elbette Meclisi Kurulu ile de bir araya geleceğiz. Böylece istişareleri tamamlayıp kararlılığımızı bu başlıklarla ilgili temel yaklaşımımızı bir metne dökeceğiz. Bir deklarasyon yayınlayacağız. Bu söylediğim üç başlıkla ilgili temel yaklaşımımızı içeren önerilerimizi deyim yerindeyse yol haritamızı ortaya koyan deklarasyonu Eylül ayı içinde tamamlayıp halkımızla paylaşacağız. Bu seçimler elbette önemlidir. HDP’nin siyasi olarak kilit güç olduğunun farkında sadece biz değil, herkes bunun farkında. Biz bu seçimleri ülkeye, ülkenin halklarına, topluma kazandırmanın bir önemli imkanı olarak değerlendiriyoruz.

 

KAZANMA HEDEFİ

 

Evet, iktidara kaybettirme hedefimiz devam ediyor. Artık sadece kaybettirme değil kazanma hedefini de herkesin önüne açık ve net koyması gerekiyor. Biz seçimlerde tüm ülkeye, tüm topluma, tüm haklarla özel olarak Kürt halkına kazandıracak yolları inşa edeceğiz. Bunu sizden aldığımız fikir ve destekle mutlaka da başaracağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Seçimleri yeni yaşama giden yolda bir vesile, yeni bir başlangıç yapmak için büyük bir imkan olarak göreceğiz. Yeni bir başlandığı gerçek bir demokrasi ve sağlam bir barışla yürüyebilir. Gerçek demokrasi katılımcılığı güçlendirmeyi gerekiyor. Ama gerçek demokrasi işleyen bir yerel demokrasiyi de gerektiriyor. Bunu da yine bu seçimler vesilesiyle yeni başlangıcın en önemli başlangıçlarından biri olarak görüyoruz. Sadece kaybettirmeyeceğiz. İktidar zaten kaybediyor. Anketler ve saha bunu gösteriyor. Hiçbir bir iktidar böylesine otoriterleşmiş bir iktidar sadece seyredilerek gitmez. Bu iktidarın oylarının düşüyor olması bizim bu iktidarı seyrederek kaybettireceğimiz anlamına gelmiyor.

 

DEMOKRASİ İTTİFAKI

 

İktidara kaybettirmek için topluma güçlü bir ufuk sağlam bir gelecek vaadi sunmamız lazım. Bunun temeli iktidarı ayakta tutan karşı cesur adımlar atmak lazım. Değişim o kadar kolay değil. Bunun adına Demokrasi İttifakı dedik. Demokrasi İttifakı toplumun en geniş kesimlerini kapsamakla anlam bulur. Bu ülkenin emekçilerine, kadınlarına, gençlerine vadedeceğimiz en büyük hedef barışı birlikte inşa etmektir. Bu dönemde yeni bir başlangıç yapmanın yolu tam da burada başlar. Bu yolda yürümek için herkesin cesaretli olması lazım. Değişim kolay değildir, yeniyi başlatmak kolay değildir.

 

HALKÇI YÖNETİME 

 

HDP her türlü riski ve bedeli göze alarak yoluna devam ediyor. Bedeller ödüyoruz. Her gün yeni gözaltılar ve tutuklamalar ve binlerce yoldaşımız rehin tutulduğu bir durumda mücadeleyi yürütüyoruz. Bu ülkenin emekçilerine, kadınlarına, gençlerine vadedeceğimiz en büyük hedef barışı birlikte inşa etmektir. İktidarın varlığını dayandırdığı savaş, nefret, ırkçılık politikalarının karşısına halkların eşitliğini, barışı ve sağlam demokrasiyi koyarak yürümeliyiz. Eğer bunu başarırsak bu anketlerin çok önüne geçen bir halk kazanımı ortaya çıkacaktır. Türkiye’nin bütün mağdurlarına, bütün mazlumlarına barış içinde eşit yaşam arzulayan her kesimi bu yolda birlikte olmaya çağırıyoruz. Sadece iktidarı değiştirmeyi hedefleyen bir strateji yeterli olmaz. Bugünkü iktidarı ve buna benzer iktidarları yaratan bir düzen var. Bu düzen 1996 da Susurluk’ta patladı. Sonra yeni iktidarlar geldi o patlamanın enkazını toplamaya çalıştılar ya da öyle gösterdiler. Gördük ki o düzen çok daha güçlü bir şekilde devam ediyor.

 

1999 depreminde sadece binalar, yıkılmadı, çökmedi, sistem de çöktü. O dayanışmadan yeni bir siyasi alternatif üretmeye başaramadı toplumsal muhalefet. Şimdi ormanlar yanıyor, bunun sebepleri belli ancak bunun önüne geçecek toplumsal muhalefet yok. Bizim devletçi bir yenilenmeye değil halkçı bir yönetimin inşasına ihtiyacımız var. HDP halkçı bir yönetim için her türlü sorumluluğu üstlenmeye hazırdır. Bu seçimler de bunun için ciddi bir imkandır.

 

KURUCU AKLIN PARÇASI OLMAYA HAZIRIZ

 

İşte biz bu yeni dönemde yeni başlangıcı Türkiye’nin yönetimine ortak olarak gerçekleştirmek istiyoruz. Başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye halkları için Türkiye’de yeni kurucu aklın parçası olmaya hazırız. Bunu başaracağımıza dair hiçbir şüphemiz yok. Eylül ayı içerisinde açıklayacağımız deklarasyonla, öyle dedikodunun ötesine geçmeyen siyasi polemiklere nokta koyacağız. Yeni başlangıç için barış olmazsa olmazdır, demokrasi olmazsa olmazdır, adalet olmazsa olmazdır. İşte bunun ile ilgili yaklaşımı bütün kesimlere sunacağız. Sorunların çözümünde rol alacak her aktöre çağrımız olacaktır.  Biz bunu oturup parti genel merkezinde belirleyemeyiz. Önce sokakta halkla bunu tartışacağız, sonra bunu kurullarımızda değerlendireceğiz. Şimdi yeni başlangıç dönemidir.

 

Mevlana’nın bir şiirinden sadece son dizelerin okuyarak konuşmamı bitiyorum; ‘Gitti can cağımız. Ne kadar söz varsa düne dair. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım’ Sağlam barış, eşit, ortak yaşam. İşte buraya doğru yürüyoruz. Başaracağımızdan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. “


***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version