Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Eski SADAT’çının açıklamaları; itiraf mı, manipülasyon mu?

Eski SADAT’çının açıklamaları; itiraf mı, manipülasyon mu?


HABER İNCELEME | İLKER DOĞAN

Eski SADAT’çı olduğu ileri sürülen Osman Görer’in 15 Temmuz’a ilişkin açıklamaları tartışmaları da beraberinde getirdi. Bir kesime göre söz konusu itiraflar dehşet. Bir kesim ise Görer’in açıklamalarına ihtiyatlı yaklaşılması gerektiğini anlatıyor. Yaptığımız kısa bir araştırma, Osman Görer’in söylediklerinin neredeyse tamamının doğru olduğunu ortaya koyuyor.

Bu arada, meselenin bir başka boyutu da yargı ayağı. İfşaatlar skandal. Cumhuriyet savcılarının res’en harekete geçerek, şahıs hakkında soruşturma başlatması ve iddiaları soruşturması gerekiyor. Peki bunu yaparlar mı; işte orasını bilemem…

Eski SADAT’çı olduğunu ileri süren Osman Görer’in açıklamaları vahim. Görer özetle, 15 Temmuz’u emekli general Adnan Tanrıverdi’nin kurduğu SADAT’ın gerçekleştirdiğini anlatıyor. “15 Temmuz’u Gülen Cemaati yapmadı, buna şahidim.” diyor. Tankla insanları ezdiklerini söylüyor. Terör saldırısı var denilerek, tuzağa çekildiklerini iddia ediyor.

Hatırlatmakta fayda var; Adnan Tanrıverdi, daha önce yaptığı bir açıklamada, SADAT’ı Erdoğan’ın isteği üzerine kurduğunu söylemişti.

SEDAT PEKER DE SİLAH DAĞITILDIĞINI İFŞAA ETMİŞTİ

15 Temmuz’da SADAT’çıların görev aldığı iddiası yeni değil. Yıllar önce Nevzat Tarhan da katıldığı bir televizyon programında o gece SADAT’çıların sahne aldığını anlatmıştı. Geçtiğimiz aylarda Sedat Peker de 15 Temmuz öncesinde ve sonrasında kimliği belirsiz kişilere iktidar temsilcileri tarafından silah dağıtıldığını tarih ve otomobil markası vererek ifşa etmişti.

‘15 TEMMUZ ARAŞTIRILSIN’ ÖNERGESİNE AKP’DEN RET!

Eldeki diğer veriler de Osman Görer’in söylediklerini doğrular nitelikte…

15 Temmuz sonrası iktidarın tavrı dikkat çekiciydi. Olayın aydınlatılmasını engelledi. Fethullah Gülen Hocaefendi, sözde ‘darbe’ girişiminin hemen sonrasında yaptığı bir açıklamada uluslararası bir komisyon kurularak 15 Temmuz’un araştırılmasını istedi ve çıkacak sonucu peşinen kabul edeceğini duyurdu. Ancak iktidar bunu kabul etmedi.

Muhalefetin 15 Temmuz’un araştırılması için verdiği önerge de yine AKP ve küçük ortağı MHP’nin oylarıyla reddedildi.

15 Temmuz’u Cemaat’in yaptığını ileri süren iktidar cenahı, 5 yıldır olayların üzerinin örtülmesi için ne gerekiyorsa yaptı!

SİLAH KULLANMAYAN ASKERE, ‘CİNAYETTEN’ MÜEBBET!

15 Temmuz’da 251 insan öldürüldü, köprüde askeri öğrencilerin boğazları kesilerek katledildi. Mahkemeler, öldürülen insanlarla ilgili balistik inceleme taleplerini reddetti. Silah kullanmadığı resmi raporlarla sabit olan askeri öğrencilere bile darbe ve cinayetten ‘müebbet hapis’ cezası verildi.

HEM HALKA, HEM ASKERE KURŞUN SIKANLAR KİMLERDİ?

O gece 17-18 yaşındaki askeri öğrencileri katleden, boğazını kesen, köprüden aşağı atanların kim olduğu hala bilinmiyor. Orhanlı gişelerinde hem halka hem de askere uzun namlulu silahlarla ateş açıldığına dair güvenlik kamerası görüntüleri var. Siyah elbiseli bu kişiler kimliği de meçhul. Bu konuda da yargı hiçbir adım atmadı, atmıyor.

KATLİAM YAPANLARA ‘KHK’ ZIRHI!

İktidar, gerçeklerin ortaya çıkmasını engellemekle kalmadı, 15 Temmuz gecesi köprüde katliam yapanlar da bir yıl sonra KHK ile korumaya alındı. ‘15 Temmuz darbe girişimi ve devamı niteliğindeki terör olaylarını bastırmak için hareket eden ve resmi sıfatı olmayan kişilere yargı muafiyeti’ getirildi.

SADAT’çı Osman Görer’in açıklamaları sonrası insanın aklına ister istemez şu soru geliyor: “AKP rejiminin 15 Temmuz’un araştırılmasına engel olmasının sebebi, katliamların SADAT militanları tarafından gerçekleştirilmesi olabilir mi?”

13 TEMMUZ’DA GÖREVE ÇAĞIRILIYOR

Osman Görer, 13 Temmuz’da gelen bir mesajla Ankara’ya göreve çağırıldığını anlatıyor. Söz konusu açıklama ‘15 Temmuz’a yönelik hazırlıkların çok önceden planlandığı iddialarını da doğruluyor.

Hatırlarsanız, 15 Temmuz’dan bir gün önce MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda saatler süren bir toplantı yapmıştı. Toplantıya o dönem Özel Kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı da katılmıştı. Söz konusu toplantı CHP tarafından ‘kontrollü darbenin en güçlü emaresi’ olarak gösterilmişti.

GENELKURMAY’A TERÖRİST SALDIRI İHBARININ KAYNAĞI KİM?

Osman Görer, 15 Temmuz günü saat 17.00’a kadar eğitim alanında olduklarını anlatıyor. Ancak 18.30’da tugayda bir hareketlilik oluyor. Görer, “21.00 gibi Nuri Büyükyazıcı bize ‘Genelkurmay’a terörist bir saldırı olacak. Tanklarınız hazır olsun. Sizin göreviniz çevrenin güvenliğini sağlamak.’ dedi.” diyor.

Mamak 28. Piyade Tugay Komutanlığına bağlı tank taburu personelinin katıldığı eylemlere ilişkin 64 kişinin yargılandığı davada sanıkların ifadeleri de Görer’i doğruluyor. Sanıkların neredeyse tamamı, Genelkurmay Başkanlığı karargahına terör saldırısı olduğu gerekçesiyle sanık eski tank tabur komutanı yarbay Nuri Büyükyazıcı’nın emriyle kışladan ayrıldıklarını ifade ediyor. Tıpkı askeri öğrenciler gibi, buradaki askerlere de ‘yanlış’ istihbarat aktarılıyor.

Ankara’daki yargılama sonunda Nuri Büyükyazıcı’ya da 3 kez ağırlaştırılmış hapis cezası verildi. Dolayısıyla Büyükyazıcı’nın da ‘mağdur’ olduğu aşikar.

Genelkurmay’a bir terör saldırısı olmadığı ortada; eğer öyle olsaydı ‘terör saldırısı’na müdahale ile görevli insanlar ‘darbeye teşebbüs’ten müebbet hapis cezalarına çarptırılmazlardı. O halde, ‘Genelkurmay’a terör saldırısı olduğu’ yönündeki yanlış bilginin kaynağı neresi?

SAVCILAR NEYİ BEKLİYOR?

Meselenin bir de yargı boyutu var. SADAT’çı olduğunu ileri süren Osman Görer’in iddialarının doğru olup olmadığını teyit etmek adli kolluk için 3-5 günlük iş. Tabi bunun için öncelikle savcıların derhal soruşturma açması gerekiyor.

Osman Görer, Ankara’da 9 ay askeri eğitim aldığını ve 2013 yılının Ocak ayından itibaren maaşa bağlandığını söylüyor. Maaşı da Akbank’a yatmış. Bank Asya’dan insanların 20 yıllık hesap dökümlerini çıkardan MASAK, Akbank’a iki satır yazı yazıp bu kişinin SADAT’tan düzenli maaş alıp almadığını rahatlıkla öğrenebilir.

Ayrıca şahsın, söz konusu tarihlerde gerçekten SADAT’ın eğitim kampında ya da 15 Temmuz gecesi Cebeci’de olup olmadığı HTS kayıtlarından çok rahat çıkarılabilir.

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version