Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri: Taliban’ın eylemlerini izleyecek uluslararası bir mekanizma kurulmalı

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri: Taliban'ın eylemlerini izleyecek uluslararası bir mekanizma kurulmalı


Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, Afganistan’da yönetimi ele geçiren Taliban’a kadın ve kız çocuklarının haklarına yönelik ihlallerin “kırmızı çizgileri” olacağı uyarısında bulundu.

Bachelet, BM üyesi ülkelerin, Taliban’ın eylemlerini yakından izleyecek uluslararası bir mekanizma kurmalarını önerdi.

 

BM İnsan Hakları Yüksek Konseyi’nin Cenevre’deki olağanüstü toplantısında konuşan Bachelet, güvenilir kaynaklardan, Taliban’ın kontrolündeki bölgelerde “korkunç” insan hakları ihlalleri görüldüğüne dair haberler aldıklarını söyledi.

 

BBC’ye konuşan İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace ise Taliban’ın yabancı vatandaşların ülkeden tahliyesi için ilan ettiği 31 Ağustos olan son tarihin ertelenmesi ihtimalinin düşük olduğunu söyledi.

 

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) da, tahliyeler için önceden ilan edilen tarihin uzatılması yönündeki çağrılara rağmen, tahliye işlemlerini bu tarihte tamamlamayı hedeflediklerini, tarihi uzatma talebinde bulunma noktasında olmadıklarını açıklamıştı.

 

Bugün yapılacak G7 toplantısında İngiltere, Fransa ve Almanya’nın ise bu tarihten sonra da tahliyelere devam edilmesi için baskı yapması bekleniyor.

 

BM: Kadın hakları ‘kırmızı çizgimiz’

 

Afganistan’da, yabancı ülke vatandaşların tahliyesine yönelik çalışmalar sürerken, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Afganistan gündemiyle Cenevre’de olağanüstü toplandı.

 

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Bachelet, toplantının açılış konuşmasında Taliban’ın kadın haklarına olan yaklaşımının “temel kırmızı çizgileri” olacağını söyledi.

 

Bachelet, kadın ve kız çocukların “hareket özgürlüğüne, eğitim, ifade ve çalışma özgürlüğüne” saygı duyulması çağrısında bulundu.

 

Afganistan’da kadın hakları aktivistleri, son 20 yılda kazanılan özgürlüklerin Taliban’ın dönüşüyle kaybedileceğinden kaygı duyuyor.

 

Taliban ise kadın haklarına “şeriat kanunlarına” uyulduğu takdirde saygı göstereceklerini açıklamıştı.

 

Bachelet, BM İnsan Hakları Ofisi’ne Taliban’ın kontrolündeki bölgelerdeki güvenilir kaynaklardan “yargısız infazlar, çocukların savaşçı olarak alınması, barışçıl protestolara olan baskılar ve kadınlara yönelik sınırlamalara” ilişkin bilgiler aktarıldığını belirtti.

 

“Kadınlar, gazeteciler ve yeni kuşak sivil toplum liderlerinin geleceğine dair korkuların” dile getirildiğini söyleyen Bachelet, BM toplantısında Afganistan’da Taliban’ın eylemlerini yakından takip etmek amacıyla bir mekanizma kurulmasını da önerdi.

 

ABD, tahliyeleri 31 Ağustos’a kadar tamamlamayı hedefliyor

 

Öte yandan Taliban’ın yabancıların ülkeden tahliyesi için koyduğu son tarih olan 31 Ağustos’a tam bir hafta kaldı.

 

ABD, bu tarihin ertelenmesi için bir talepte bulunma noktasında olmadıklarını duyurdu.

 

BBC’ye konuşan İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace da, bu tarihin ertelenmesi ihtimalinin çok düşük olduğunu söyledi.

 

Wallace, İngiltere’nin tahliye operasyonları nedeniyle kaos yaşanan Kabil havalimanına daha fazla asker yollamasının da bölgenin güvenliği açısından bir çözüm oluşturmayacağı yorumunu yaptı.

 

Bu arada Taliban, Batılı güçlere ülkedeki askerlerini çekmeleri için ek süre vermeyeceğini açıkladı.

 

Taliban Sözcüsü Suheyl Şahin, ABD’nin daha önce ilan ettiği son çekilme tarihi olan 31 Ağustos’un kendileri için “kırmızı çizgi” olduğunu ve bu tarihi uzatmanın, varılan anlaşmanın ihlali anlamına geleceğini söyledi.

 

Taliban ve ABD arasında daha önce varılan anlaşmaya göre, yabancı güçlerin ülkeden çekilmesi için son tarihin 31 Ağustos olmasında uzlaşılmıştı.

 

ABD ve diğer koalisyon güçleri Afganistan’dan on binlerce kişiyi tahliye etti. Bunlar arasında bu ülkelerin askerleri ve vatandaşlarının yanı sıra, koalisyon güçlerine çalışan pek çok Afgan da bulunuyor.

 

Ancak ülkeden ayrılmak isteyen çok sayıda kişi Kabil Havalimanı ve civarında tahliye edilmeyi bekliyor.

 

Havaalanındaki kalabalığın, tahliye işlemlerini zorlaştırdığı belirtiliyor.

 

Pentagon’da brifing veren Tümgeneral Hank Taylor, Pazartesi günü 07.00 itibarıyla son 24 saatte 16 bin kişinin Kabil Havalimanı’ndan tahliye edildiğini söyledi.

 

Taylor, 14 Ağustos’tan bu yana ülkeden tahliye edilenlerin sayısının böylece 37 bine ulaştığını kaydetti.

 

‘ABD çeşitli kanallar aracılığıyla Taliban ile günlük görüşmeler yapıyor’

 

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, ABD’nin çeşitli siyasi ve güvenlik kanalları aracılığıyla Taliban ile günlük görüşmeler yaptığını belirtti.

 

ABD Başkanı Joe Biden ise Taliban ile doğrudan görüşmelerden yana olmadığını söylemişti.

 

Sullivan, ABD’nin, Afganistan’dan ayrılmak isteyen tüm Amerikalıların 31 Ağustos’a kadar tahliye edileceğine inandığını ancak Biden’ın bu tarihin uzatılması konusunda “günlük değerlendirme” yaklaşımını benimsediğini ifade etti.

 

Pentagon Sözcüsü John Kirby ise daha önce “Bu işin ay sonuna kadar tamamlanmasına odaklanmış durumdayız” demişti.

 

John Kirby, sahadaki komutanların, tarihin uzatılmasına ihtiyaç olduğu yönünde görüş belirtmesi halinde bunun Başkan’a iletileceğini belirterek, “Şu anda henüz bu durumda değiliz” dedi.

 

Kirby, “Taliban sözcülerinin 31 Ağustos tarihiyle ilgili görüşlerine dair açıklamalarını biliyoruz. Sanırım bu görüşü hepimiz anlıyoruz” ifadesini kullandı.

 

Tahliye edilen Amerikalıların sayısına dair kesin rakam vermeyen ve “binlerce” nitelemesini kullanan Kirby, tahliyeler tamamlanıncaya kadar Kabil Havalimanı’nın güvenliğini sağlamak için orada bulunan 5800 ABD askerine ek asker gönderme planlarının olmadığını kaydetti.

 

İngiltere, Almanya ve Fransa tahliyelerin sürmesinden yana

 

İngiltere, Fransa ve Almanya ise tahliyelerin 31 Ağustos sonrasında devam edeceğine dair işaret verdi.

 

İngiltere Başbakanı Boris Johnson, G7 toplantısı öncesi Pazartesi günü Biden ile telefonda görüştü. G7 toplantısında, Afganistan’daki yabancı birliklerin tahliyelerin denetimini sağlamak için ülkede bulunmaya devam etmesi ya da bunun sivil operasyon şeklinde sürdürülmesi seçenekleri üzerinde durulacak.

 

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, tahliyelerin sivil operasyonlar şeklinde sürdürülmesi konusunda koalisyon güçleri ve Taliban’la görüşmeler yapılmakta olduğunu söyledi.

 

Maas, ABD askerlerinin tamamen çekileceği 31 Ağustos sonrasında da Kabil Havalimanı’nın sivil amaçlarla açık kalması ve tahliyelerin sürdürülmesi için ABD ve Türkiye ile görüştüklerini açıkladı.

 

Maas, “Taliban’la da bu konuyu görüşmemiz gerekiyor ve bunu yapıyoruz” dedi.

 

İngiltere ise ABD askerleri olmadan Kabil Havalimanı’nda yabancı askerlerin varlığının devam edemeyeceğini söyledi.

 

Kirby, insanların Kabil’den ülke dışına çıkmasının “ABD askerinin ayak izi olmaması durumunda da mümkün olabileceğini” söylemişti.

 

Taliban sözcüsü Süheyl Şahin de, 31 Ağustos tarihinden sonra da insanların ticari uçuşları kullanarak ülke dışına seyahat edebileceğini söyledi.

 

BBC’ye konuşan Şahin, “Pasaportları olanların önüne engel koymuyoruz, ticari uçuşları kullanıp her an gidebilirler. Biz herkesin ülkede kalmasını istiyoruz ama gitmek isterlerse gidebilirler” dedi.

 

Bu açıklamalara rağmen NATO güçleri ya da yabancı ülke diplomatik temsilciliklerinde çalışanlar başta olmak üzere birçok Afgan, Taliban’ın intikam almak için kendilerine zarar vereceği korkusuyla yaşıyor. Bu sebeple de bir an önce ülke dışına çıkmaya çalışıyor.


***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version