Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Afganistan’ı anlamak için bu iki videoyu izlemek şart

Afganistan’ı anlamak için bu iki videoyu izlemek şart


HABER ANALİZ | MUHSİN AHMET KARABAY

Afganistan’ın 1970’li yıllarına ilişkin sosyal medyada ilginç görüntülere rastlanıyor. Bir kısmının nerede ne zaman çekildiğine ilişkin bilgi yok. Lakin güvenilir kaynaklara başvurduğunuzda orada Batılı tarzda hayat süren insanların görüntülerine sıkça rastlayabiliyorsunuz.

Bugün sizlerle Afganistan’ın son 40 yıldaki değişimine yönelik bir yolculuk yapmak istiyorum.

Taliban’ın nerede ve nasıl çıktığını bilmek için önce ülkenin etnik yapısına bakmak gerekiyor. Zira etnik yapı ile Taliban arasında ciddi bir bağ var.

Ülkenin yaklaşık 40 milyon nüfusu bulunuyor. Ülkede Peştunlar, Hazaralar, Tacikler, Aymaklar (Aimaq), Türkmenler, Kırgızlar, Özbekler ve Beluçilerin de aralarında bulunduğu birçok ırk yaşıyor. Nüfusun yüzde 90’ına yakını ise Sünni Müslüman.

Bu nüfusun yüzde 40’ı yani 16 milyonu Peştunlardan oluşuyor. Afganistan’daki Peştun kadar aynı ırka sahip insan Pakistan’ın kuzeyinde yaşıyor.

Peştunlar, ülke nüfusunun yarısından azı gibi görünse de geçmişten bu yana bütün güç onların oluşturduğu yapıda bulunuyor.

1947’de Hindistan’dan Afganistan ve Pakistan koptuğunda iki ülkedeki Peştunlar da ayrılıp Peştunistan’ı kurmak istediler. Ancak bunu gerçekleştiremediler.

1970’lere gelindiğinde Afganistan ve Pakistan’daki Peştunlar, bağımsızlık savaşı verirken bugün Bangladeş olarak bilinen ”Doğu Pakistan” aradan sıyrılıp bağımsızlığını ilan etti. Bu kopuş, Peştun bağımsızlık talebinin Pakistan için ne kadar tehlikeli bir güvenlik sorunu olduğunu gösterdi.

PAKİSTAN’IN, PEŞTUNİSTAN’I KURDURMAMAK İÇİN YAPTIKLARI

Pakistan, toplum dokusunu ırk bazlı bir arada tutamayacağını görünce Afganistan’daki Peştunlar arasında İslâmi hareketi destekleyerek milliyetçi duyguları bastırma yolunu seçti. Kuzeyden getirdiği Peştunlara, ülkede dini eğitimler verme yoluna gitti.

Araştırmacı kimliği ile bilinen Pakistanlı gazeteci Ahmet Raşid, 1971’de 900 dolayında olan medrese sayısının 1988’de 8 bine çıktığını kayda geçirir. Raşid’e göre, sınırlarda 25 bin dolayında da kayıt dışı okul oluşmuştu.

İslamabad yönetimi, zaman içinde bu medrese eğitimi verdiği talebeleri silahlı eğitime de tabi tutmaya başladı. “Taliban” Peştu dilinde talebeler/öğrenciler anlamına geliyor.

Bu basit silah eğitimi verilen talebelere, Sovyetler’in Afganistan’ı işgal etmesinden sonra ABD’nin ilgisi birden bire arttı. 1980’li yıllarda Sovyetler Birliği güçlerine karşı savaşan “Mücahitlerin” temelinde bu talebeler vardı.

Afganistan’ı Rusya’ya kaptırmak istemeyen ABD, ülkedeki bütün etnik gruplara “bağımsızlık mücadelesi” adı altında destek verdi. ABD silah, mühimmat ve eğitim desteği verirken, Vahhabi İslâmî anlayışı benimseyen ülkedeki Müslümanların finansörlüğünü ise büyük ölçüde Suudi Arabistan yaptı.

Şubat 1989’da Sovyet askerleri ülkeyi aniden terk ettiğinde geride savaşmayı iyi öğrenmiş Mücahitler vardı. Daha önemlisi ellerinde hem ABD’nin verdiği silahlar, hem de Sovyet ordusunun geride bıraktığı ağır silahlar bulunuyordu.

Molla Ömer Abdullah

Ülkedeki Komünist yönetim, Sovyet işgalinden sonra 1992’ye kadar iktidarda kaldı. Molla Ömer Abdullah, Peştun temelli Taliban hareketini bu tarihlerde kurdu. Ülkede bir süre iç kargaşalar yaşandı. 1996-2001 tarihleri arasında ise Taliban ülkenin yönetimini ele geçirdi.

Bu dönemde “Afganistan Emirliği” adı ile ülkede Şeriat yönetimi uygulandı. Akla gelebilecek her türlü zulüm “İslâm” adı altında topluma sergilendi.

İŞTE SİZİNLE PAYLAŞMAK İSTEDİĞİM İKİ VİDEO

15 Ağustos 2021, Afganistan tarihinde yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Taliban, ABD’nin beklemediği bir hızla başkent Kabil’e girdi ve yönetimi ele geçirdi. Kabil’den bir hafta önce ise ülkenin kuzeyindeki Türkmenistan sınırında bulunan ve Raşid Dostum‘un şehri olarak bilinen Cevzcan’daki (Cûzcân) sarayını ele geçirdi.

Aşağıda izleyeceğiniz görüntüler, Raşid Dostum’un sarayını işgal eden Taliban güçlerinin görüntüleri. Bu görüntüleri yorumsuz izleyin lütfen. Kabil’deki başkanlık sarayı dense de görüntülerin Raşid Dostum’un mekanına ait olduğunu bilmenizi isterim.

Videoyu izlerken şu Çerkez atasözünü hatırınızda tutmanızda fayda var:

Öküz tahta çıkarsa, öküz padişah olmaz, saray ahır olur.

https://www.youtube.com/watch?v=np3aNPx2bXs

Afganistan’da yönetimi ele geçiren Taliban bu insanlardan oluşuyor. Elbette Taliban her düzeyde bu kadar pespaye değil. Zaman içerisinde uluslararası diplomasiyi yürütecek iyi eğitim görmüş diplomatları, ekonomistleri ve yöneticileri oluştu.

Bu videoyu genel algı itibariyle paylaştım.

Amerikan Hava Kuvvetleri’ne bağlı uçağa binebilmek için canını ortaya koyan insanları nasıl bir korku sardığını anlamak için bu görüntüleri iyi tahlil ettikten sonra bakmak gerekiyor.

İzlerken insan “Hiç kimse bir uçağa tutunarak kaçmaya çalışacak çaresizlikte kalmasın” demekten kendini alıkoyamıyor.

Uçağın tekerlerine sığınıp kurtuluşa kaçtığını sananlar, biraz sonra havalanan uçaktan aşağı düşerler. Düşmeseler bile uçağın normal uçuş rotasına oturduğunda ısının eksi 40-50 dereceye ineceğini hesap etmeyen bu insanlara insan sadece acıyabiliyor.

Önce Sovyetler Birliğine, ardından ABD’ye karşı 40 yıldır savaştırılmak zorunda bırakılan ve sadece din pompalanan bu insanlara acımaktan başka yapabilecek benim de sizin de elimizden gelen bir şey olduğunu sanmıyorum.


***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version