Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Uzaktan Eğitimde LGS Başarısı Düştü

Uzaktan Eğitimde LGS Başarısı Düştü


Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 6 Haziran’da yapılan Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavının sonuçlarını kendi internet adresinden açıkladı. Bakanlık, 2018’den bu yana yaptığı gibi LGS sınav sonuçları ile aynı anda ‘Merkezi Sınav Değerlendirme Raporu’nu yayımladı. Raporda sınava katılım, testin teknik özellikleri, öğrencilerin cinsiyetlerine ve alt testlere göre doğru cevap sayısı ortalaması, ebeveynlerin eğitim düzeyinin sınav performansıyla ilişkisine yönelik tespitlere yer verildi.

Corona virüsü salgınına karşı özel tedbirlerle gerçekleştirildiği belirtilen merkezi sınava, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 1 milyon 243 bin 830 öğrencinin başvurusu otomatik olarak yapılmıştı. Bu yıl öğrencilerden 1 milyon 38 bin 492’si sınava katıldı. Böylece 2020-2021 eğitim öğretim yılında 8’inci sınıfta eğitime devam eden öğrencilerin yüzde 83,49’u sınavda ter döktü.

LGS’de öğrencilere farklı branşlardan toplamda 90 soru soruldu. İki ayrı oturumda gerçekleşen merkezi sınavda öğrencilere, Türkçe, Matematik, Fen Bilimleri, İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ile Yabancı Dil soruları yöneltildi. Sınava 36 farklı ilden katılan 97 öğrenci 90 sorunun tamamını yanıtlayarak 500 tam puan aldı. 4+4+4 sistemiyle 8’inci sınıftaki öğrenci sayısının artması nedeniyle sınava giren kişi sayısında rekor artış yaşanan geçen yıl LGS’de birinci sayısı 181 olmuştu.

Öğrenciler yine matematikte en başarısız oldu

Öğrenciler, 20 sorunun yer aldığı alt testlerden en yüksek başarıyı 9,41 doğru cevap sayısı ortalamasıyla Türkçe’de gösterdi. 4,20 doğru cevap sayısı ortalamasıyla en düşük başarı ise önceki yıllarda olduğu gibi Matematik alt testinde gerçekleşti. Sayısal bölümde yer alan 20 soruluk Fen Bilimleri alt testinde doğru cevap sayısı ortalaması 8,04 oldu. Soru sayısı 10 olan T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük alt testinde doğru cevap sayısı ortalaması 5,23, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi alt testinde 6,35 ve Yabancı Dil alt testinde ise 4,93 olarak gerçekleşti. Bakanlığın raporunda, geçen yıla göre doğru cevap sayısı ortalaması düşen Fen Bilimleri testi dışındaki alt testlerde, 2020 yılında yapılan LGS sınavına benzer başarının yakalandığı ifade edildi.

Kız öğrenciler, matematik dışındaki tüm alt testlerde erkek öğrencilerden daha başarılı oldu. Türkçe testindeyse kız (9,96) ve erkek (8,86) öğrencilerin doğru cevap sayısı ortalamaları arasında farkın en çok yükseldiği kaydedildi. Bakanlığın raporuna göre, 2018 yılından bu yana liseye giriş sınavında kız öğrenciler, erkeklerden görece yüksek başarı elde ediyor. Öğrencilerin velilerinin eğitim durumu da başarıda önemli bir etken. Rapora göre, anne ve babasının eğitim düzeyi ilkokul olan öğrencilerle, lisansüstü olan öğrenciler arasında bu yıl da puan farkı 120’den fazla oldu.

Öğrencilerin sadece yüzde 5’i 400 puanı geçebildi

Puanların 100 ile 500 arasında değiştiği dağılımda, öğrencilerin yüzde 62,17’sini oluşturan çoğunluğu, 200 ile 299 puan aralığını geçemedi. Öğrencilerin yalnızca yüzde 5,61’i 400-500 aralığında puan aldı. 2020 yılında bu puan aralığına, öğrencilerin yüzde 7,85’i yerleşmişti. Aslında 2018’den (yüzde 15,02) bu yana puan dağılımında en üstteki bu aralıkta yer alan öğrencilerin oranı düşmeye devam ediyor.

Bu yıl LGS sınavında başarının önceki yıllara göre azaldığını kaydeden eğitim uzmanı ve psikolog Salim Ünsal, “Geçen yılla bu yıl arasındaki farkın en önemli sebeplerinden bir tanesi, geçen yıl sınavın sadece birinci dönem müfredatına ait sorulardan oluşması. Bu sene ise tüm 8’inci sınıf müfredatını dikkate alarak hazırlanan bir sınav olmasından kaynaklıydı. Yani aslında sınavın müfredat darlığı ve genişliği bakımından bir eşitsizlik vardı geçen yılla bu yıl arasında. İkinci sebep, sınava giren öğrenci profili değişmese bile geçen sene birinci dönemden sınava giren tüm öğrenciler yüz yüze eğitime dahil olmuşlardı. Bu sene ise öğrenciler çok az zaman diliminde yüz yüze eğitim gördüler. Daha fazla uzaktan eğitim, ara ara yüz yüze eğitim şeklinde devam eden bir süreç oldu. Doğal olarak bu yıl hazırlanan öğrenciler açısından bu, etkileyici unsurlardan bir tanesiydi” dedi. Ünsal, bu yılki LGS sınavında yer alan soruların önceki yıla göre daha zor hazırlandığını da belirtti.

“Uzaktan eğitim sınavdaki başarıyı etkiledi”

VOA Türkçe’ye konuşan uzman psikolojik danışman ve Türk Psikolojik Danışma Rehberlik Derneği Aydın Şube Başkanı Süleyman Çokay ise, salgın nedeniyle uzaktan eğitim ağırlıklı geçen 2020-2021 eğitim öğretim yılında öğrencilerin psikolojik durumlarının da sınav sonucunu etkilediğini söyledi. Çokay, “Öğrencinin akademik anlamda iyi bir performans sergilemesinin yanında psikolojik sağlamlığı da önemli. 2021 LGS’de akademik bilginin ötesinde daha düzenli olan, iyi oluş halini daha üst seviyeye çıkaran öğrenciler daha başarılı oldu. Gözüken o ki, birçok öğrenci bu sürekliliği sağlayamadı. Uzaktan eğitim sürecine çok adapte olamadı. Bunun da etkisi olduğunu düşünüyorum bu sapmaların oluşmasında” diye konuştu. Sınavda başarının en çok matematik testinde düştüğüne dikkat çeken Çokay, “Türkiye ortalamalarında küçük bir düşüş ve sınavın zorluk derecesinin fazla olması gerek standart sapma üzerinde gerekse öğrencilerin dağılımları üzerinde ciddi farklılıklar oluşturmakta” dedi.

“Matematikte durum gerçekten feci”

Bakanlığın raporunda alt testlere ait net yerine doğru cevap sayısı ortalamalarına yer verilmesine karşı çıkan Ünsal da “Normalde öğrencilerin puanları, salt doğrular üzerinden hesaplanmıyor; aynı zamanda üç yanlış bir doğruyu götürdükten sonra kalan net üzerinden yapılan bir hesaplamayla oluyor. Yani öğrenciler matematikte doğru sayısında 4 ortalamayı yakalamış olmalarına rağmen yanlış sayısı ortalaması 7-8 olduğu için buradaki net ortalaması neredeyse 1 ya da 1’in altına düşüyor. Matematikte 20 soruda net olarak belki 1, belki 1,5 civarında bir net ortalamasıyla bu sınavdan çıkıyoruz. Bu gerçekten feci bir durum” diye konuştu. Bunun yalnızca öğrenci başarısızlığıyla açıklanamayacağını söyleyen Ünsal, matematik alanında okullarda uygulanan sınavlarla merkezi sınavda yöneltilen soruların formatının uyumlu olmadığını kaydetti.

“Okul puanları ve yüzdelik dilimleri düşecek”

Sınavda başarının azalmasının okul puan aralıkları ve yüzdelik dilimlerinin düşmesine yol açacağını söyleyen Çokay ise “LGS’de sınavla alan okul sayısının az olması, sınava giren öğrenci sayısının fazla olması ve beklentinin hep yüksek olması ister istemez puan dağılımlarının değişmesine yol açıyor. Yüzdelik dilim anlamında sınavdaki puanlara bakılmaması lazım. Öncelikle yüzdelik dilime göre hareket etmek gerekiyor tercihlerle alakalı. Benim düşünceme göre 2019 yılına yakın bir puan oluşacak. Yani puan olarak bir tercih listesi oluşturmak gerekirse 2019-2020 arasında bir pozisyon var gözüküyor taban puanlarda. Okulların almış olduğu taban puanlar öğrencinin lehine gerçekleşmiş olacak” dedi.

1 milyondan fazla öğrencinin 177 bini sınavla yerleşecek

Milli Eğitim Bakanlığı, LGS kapsamında sınavla öğrenci alacak okulların kontenjanları ile geçen yılki yüzdelik dilimlerini ‘meb.gov.tr’ adresinden açıklamıştı. Buna göre, bu yıl sınavda ter döken 1 milyondan fazla öğrencinin yalnızca 177 bin 440’ı ‘nitelikli okul’ tanımı altındaki sınavla girilen liselere yerleşebilecek. Türkiye genelinde 2 bin 91 liseye merkezi sınav puanına göre öğrenci yerleştirilecek. Anadolu liselerine 59 bin 216, fen liselerine 37 bin 100, sosyal bilimler liselerine 10 bin 142, Anadolu imam hatip liselerine 36 bin 982, mesleki ve teknik Anadolu liselerine 34 bin kontenjan ayrıldı.

Kontenjanların geçen yıla göre yüzde 17 oranında daraltılmasına karşın sınava giren öğrencilerin sayısının da 400 binden fazla azaldığını söyleyen Ünsal, “Öğrenci sayısı yüzde 30’a yakın oranda azalmış. Bu, adayların şansının artacağı anlamına geliyor. Yani bu yıl adaylar geçen yıla oranla daha düşük yüzdelik dilimlerle daha iyi yerlere girme şansını yakalayacaklar. Buradan yola çıkarak yaptığımız hesaplamaya göre, öğrenciler yaklaşık her yüzde 5’lik dilimde yüzde 1 avantajlı gözüküyor bu yıl. Örneğin, geçen sene yüzde 5’lik dilimle girilebilen bir Anadolu lisesine bu sene eğer öğrenci yüzde 6’lık dilimdeyse hemen hemen yerleşebilir gibi gözüküyor. Kontenjanlardaki azalmanın, öğrenci sayısındaki düşüşten daha az olmasına ilişkin tablo sayesinde böyle bir yüzdelik avantaj öğrencinin karşısına çıkıyor” ifadelerini kullandı. Ünsal, öğrencilerin tercihlerini kendi yüzdelik dilimlerinin yüzde 20 ila 40 üstünde ve altında kalan okullardan oluşturması gerektiğini de söyledi.

“Her ilde kontenjan avantajı aynı değil”

VOA Türkçe’ye değerlendirmede bulunan Ünsal, LGS tercihi yaparken özellikle tercih yapılacak il kapsamındaki sonuçlara dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Ünsal, “Tabii LGS, üniversite sınavları gibi tercih yayılımı bütün ülkeye yönelen bir sınav değil. Bu açıdan bakıldığında genel olarak bazı illerin sistemde daha avantajlı, bazı illerinse biraz daha dezavantajlı olduğunu görüyoruz. Eğer o ilde (2020’ye göre) öğrenci sayısındaki azalma çok fazla ama kontenjanlarda azalma az ise o ilde şans artıyor. Örneğin Bolu, Yalova, Sinop, Gümüşhane gibi illerde bunu görüyoruz. Ama bazı iller var ki kontenjanlar epeyce azalmış, öğrenci sayısı ise genel olarak çok azalmamış. Bunlarda da şansın biraz daha düşük olduğunu gözlemleyebiliyoruz. Şans faktörünün ülke genelinde arttığını ifade edebiliriz ama kimi illerde daha çok artmış, kimi illerde daha az artmış” dedi.

Tercihler 5 Temmuz’da başlıyor

MEB, 2021 LGS tercih ve yerleştirme kılavuzunu da açıkladı. Lise tercihleri 5 Temmuz Pazartesi başlayacak ve 16 Temmuz saat 17.00’ye kadar sürecek. Yerleştirme sonuçları, 26 Temmuz 2021 tarihinde bakanlığın internet adresinden ilan edilecek. Bakanlığın internet sitesindeki tercih robotunu kullanarak istedikleri yüzdelik dilim aralıklarında hem il hem de ülke düzeyinde okul listelerini ve okullarla ilgili detaylı bilgileri görebilen öğrenciler, tercih listelerini 10 okula kadar oluşturabilecek.

Tüm öğrencilere önce yerel yerleştirme ile kayıt alan okulların tercih ekranı açılacak ve tercihte bulunmaları zorunlu olacak. Yerel yerleştirme ile öğrenci alan okullar ekranından tercih yapılmaması durumunda, öğrencilere merkezi sınavla öğrenci alan okullar ile pansiyonlu okullar tercih ekranı açılmayacak. Bu aşamayı tamamlayan öğrenciler, merkezi sınavla öğrenci alan okullar için açılacak ekranda da en fazla 10 okul, pansiyonlu okullar tercih ekranından da en fazla 5 okul olmak üzere toplamda 20 okul tercihinde bulunabilecek. Özel ortaöğretim kurumlarına ve yetenek sınavı ile öğrenci alan okullara kesin kayıt işlemini tamamlamış öğrenciler ise tercihte bulunamayacaklar.

“Keşke’ demeden bir tercih dönemi”

Öğrenci ve velilerin tercih dönemini ‘keşke’ demeden geçirmesini öneren uzman psikolojik danışman Çokay, “Evlerde şu an özellikle veliler tarafından ‘keşke daha çok çalışsaydın, daha çok soru çözseydin’ diye hep ‘keşke’li cümleler kuruluyor. Artık bunları bir kenara bırakıp bundan sonraki yol haritasını hazırlamalılar. Daha önemlisi iyi bir tatil programı yapıp, kendimizi iyice dinlendirip kaldığımız yerden yola devam etmemiz lazım. Hayatın sadece sınava hazırlanmak değil yaşama hazırlanmak olduğunu da ifade etmek isterim” dedi.

Tercihlerde sadece anne babalarının isteklerinin değil öğrencilerin de isteklerinin dikkate alınması gerektiğini sözlerine ekleyen Çokay, “Bu bir yolculuk. Aslında hep vurguluyoruz; sınav kaçınılmaz bir gerçek, öğrenciler birçok sınava girecekler. Dolayısıyla benim ailelere tavsiyem, bugün açıklanan LGS sonuçları üzerine çok fazla geçmişe dönük yorum yapılmaması ve travmatik düşüncelerin oluşturulmaması. Çünkü bu dönemde yaşananlar ister istemez bundan sonraki sınavlar üzerinde, geçmiş yaşantıların olumsuz izleri olarak karşımıza çıkabiliyor” diye konuştu.

Exit mobile version