HABER İNCELEME | İLKER DOĞAN
Sapat Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Orhan İnandı’nın MİT tarafından kaçırılarak Türkiye’ye götürülmesi Kırgızistan’ı karıştırdı. Kırgızistan Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin Kırgız Büyükelçisi Ahmet Doğan’ı bakanlığa çağırdı. Doğan’a nota verilerek, aynı zamanda Kırgızistan vatandaşı olan İnandı’nın iade edilmesi istendi.
Kırgızistan eski Meclis Başkanı Ömürbek Tekebaev, İnandı’nın MİT tarafından Kırgızistan topraklarında kaçırılmasının, Kırgızistan’ın egemenliğine ve ulusal çıkarlarına yönelik bir saldırı olduğunu söyledi. Tekebaev, “Egemenlik hakkı hiçbir şekilde pazarlık konusu yapılamaz.” dedi.
Kırgızistan Meclis Milletvekili Dastan Bekeşev de skandala tepkiliydi. Bekeşev, “Başka bir ülkenin istihbarat servisinin ülkemizde operasyon yapıp vatandaşımızı kaçırmalarına fırsat veren istihbarat servisimize yazıklar olsun.” ifadelerini kullandı.
MECLİS BAŞKAN YARDIMCISI: DIŞİŞLERİ, SESSİZ KALMAMALI
Kırgızistan Meclis Başkan Yardımcısı Aida Kasımalieva ise skandalın Kırgızistan için onur ve egemenlik meselesi olduğunu vurguladı. Yaşanan bu olayın Kırgızistan ve Türkiye ilişkileri açısından çok talihsiz ve üzücü bir hadise olduğunu ifade eden Kasımalieva, “Dışişleri Bakanlığı sessiz kalmamalı. Orhan İnandı, Kırgızistan vatandaşıdır. Devlet, Kırgızistan’ın her vatandaşından sorumludur ve onları korumalıdır.” diye konuştu.
Kırgızistan’da faaliyet gösteren Sapat Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Orhan İnandı 31 Mayıs akşamı 18.00 sularında evinden çıkmış, daha sonra kendisinden haber alınamamıştı. Otomobili 1 Haziran gece yarısı 04.20 sıralarında evinin yakınındaki bir caddede bulundu. Olayın duyulması üzerine yüzlerce insan İnandı’nın tutulduğu ileri sürülen Kırgızistan Türk Büyükelçiliği’nin önünde toplandı. “Orhan İnandı nerede, Orhan İnandı bulunsun” sloganları atan kalabalık grup, yetkililerden açıklama bekledi ancak Türkiye’den konuya ilişkin 5 Temmuz’a kadar hiçbir açıklama yapılmadı.
5 Temmuz’da kameralar karşısına geçen AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Orhan İnandı’nın MİT tarafından kaçırılarak Türkiye’ye getirildiğini açıkladı. Erdoğan’ın açıklamasına göre MİT, yabancı bir ülkede operasyon yapmıştı.
FOTOĞRAFLARLA GELEN İTİRAF; İŞKENCE
Orhan İnandı’nın AA tarafından servis edilen fotoğraf ve görüntüler işkenceyi de gözler önüne serdi. Türk bayrakları önünde ayakta durdurulan Orhan İnandı’nın sağ eli balon gibi şişmiş ayrıca rengi de kararmıştı. Sağ elinde güç kaybı olduğu tahmin edilen İnandı, sol eliyle şiş olan elini destekliyordu.
PROF. DR. FİNCANCI: ASKI İŞKENCESİ UYGULANMIŞ OLABİLİR
Adli Tıp Uzmanı ve insan hakları savunucusu Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, İnandı’nın basına yansıyan fotoğraflarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Gazeteci Erkam Tufan Aytav’ın YouTube kanalına konuk olan Fincancı, İnandı’nın askıda işkenceye maruz kalmış olabileceğini söyledi. Fincancı, “Ele yönelik doğrudan darbeler söz konusu olabilir. Böyle görüntüleri pozisyonel işkencelerde, askı işkencelerinde bir sinir hasarı ve buna bağlı güç kaybı olabilir.” dedi.
KIRGIZİSTAN’DAN TÜRKİYE’YE NOTA
Orhan İnandı’nın MİT operasyonuyla kaçırılması Kırgızistan’da da krize neden oldu. Kırgız Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin Kırgız Cumhuriyeti Büyükelçisi Ahmet Doğan’ı bakanlığa çağırdı. Konuya ilişkin açıklamada, “Türk diplomatik misyonu başkanına, Kırgız Cumhuriyeti vatandaşı Orhan İnandı’nın kaçırılarak Türkiye Cumhuriyeti’ne teslim edilmesine yönelik Türk tarafının düzenlediği operasyonla ilgili nota verildi. İnandı’nın Kırgız vatandaşı olarak siyasi hakları hatırlatıldı.” denildi. Orhan İnandı’nın iadesinin istendiği belirtildi.
KIRGIZİSTAN’IN EGEMENLİĞİNE SALDIRI
Kırgızistan eski Meclis Başkanı Ömürbek Tekebaev de skandal operasyonla ilgili açıklamalarda bulundu. Tekebaev, “Orhan İnandı, Kırgızistan vatandaşıdır. Kırgızistan’da eğitim sisteminin gelişmesine büyük katkıları olan bir kişi, bizim vatandaşımız. Kırgız vatandaşlarının Türk istihbarat servisi tarafından Kırgızistan topraklarında kaçırılması, Kırgızistan’ın egemenliğine ve ulusal çıkarlarına yönelik bir saldırıdır. Egemenlik hiçbir gerekçeye feda edilmemeli ve kıyısından köşesinden dolaşıp çeşitli bahanelerle pazarlık unsuru yapılmamalıdır. Egemenlik hakkı satılık değildir, satılmamalıdır. Kendi tarafımızdan bu suça iştirak edenler varsa derhal tespit edilmeli ve kanun önünde hesap vermelidirler!” ifadelerini kullandı.
KIRGIZ VEKİL: YAZIKLAR OLSUN!
Kırgızistan Meclis Milletvekili Dastan Bekeşev de skandala tepkiliydi. Kırgız istihbarat teşkilatına yüklendi. Bekeşev, “Öncelikle, başka bir ülkenin istihbarat servisinin ülkemizde rahat bir şekilde operasyon yapıp vatandaşımızı kaçırmalarına fırsat veren kendi istihbarat servisimize yazıklar olsun. Bu yaşanan olay, istihbarat birimlerimizin seviyesinin bir göstergesidir. Karşı istihbarat önleme adına hiçbir önlemimiz yokmuş.” ifadelerini kullandı.
MECLİS BAŞKAN YARDIMCISI: KIRGIZİSTAN İÇİN ONUR MESELESİ
Kırgızistan Meclis Başkan Yardımcısı Aida Kasımalieva ise skandalın Kırgızistan için onur ve egemenlik meselesi olduğunu vurguladı. Yaşanan bu olayın Kırgızistan ve Türkiye ilişkileri açısından çok talihsiz ve üzücü bir hadise olduğunu ifade eden Kasımalieva, “Orhan İnandı’nın Türkiye’ye götürüldüğü ortaya çıktı. İnsanlar kendilerini aldatılmış hissediyorlar. Milletvekilleri olarak uluslararası uzmanların ve uluslararası kuruluşların dahil olduğu bir soruşturma talep edeceğiz. Dışişleri Bakanlığı sessiz kalmamalı. Orhan İnandı, Kırgızistan vatandaşıdır. Devlet, Kırgızistan’ın her vatandaşından sorumludur ve onları korumalıdır.” diye konuştu.