Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Eğitim Sen, cumhurbaşkanının fakülte açma yetkisine karşı dava açtı: Anayasaya aykırı

Eğitim Sen, cumhurbaşkanının fakülte açma yetkisine karşı dava açtı: Anayasaya aykırı


Eğitim-Sen, cumhurbaşkanı kararıyla üniversitelerde yeni fakülte açılması kararını Danıştay’a taşıdı. Yapılan başvuruda, fakültelerin kararnameyle açılmasının anayasaya aykırı olduğu belirtildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kararıyla beş yeni hukuk fakültesi daha kuruldu. Her yıl 17 bin mezun veren hukuk fakültelerinin sayısı da böylece 89’a yükseldi.

 

Eğitim-Sen (Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası) avukatları Birgül Değirmenci ve Nedim Değirmenci, 2 Haziran 2021’de ve 4055 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile Ege Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi kurulmasına ilişkin yayımlanan kararı mahkemeye taşıdı.

 

DUVAR’dan Hacı Bişkin’in haberine göre, Danıştay Başkanlığı’na başvuran Eğitim-Sen avukatları, fakültelerin cumhurbaşkanı kararıyla kurulmasının anayasaya aykırı olduğunu belirterek yürütmenin durdurulmasını istedi.

 

“Anayasanın 130 ve 14’ıncı maddelerine aykırı”

 

Eğitim Sen, Danıştay’a yaptığı başvuruda şu gerekçeleri sundu:

 

“703 sayılı KHK ile getirilen hüküm ile 700 sayılı KHK ile getirilen 2809 sayılı Yükseköğretim Kurumları teşkilatı kanunu ek 30. Maddesi hükmü zımmen ilga edildiği için fakültelerin Cumhurbaşkanı kararıyla kurulması konusunda yasal dayanak bulunmamakta”

 

2809 sayılı Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu’nun Ek 30. Maddesi’nde fakültelerin cumhurbaşkanı tarafından kurulmasına yetki tanınmıştı. Ancak Eğitim Sen bunun yasal dayanağının oluşmadan fakülte kurulamayacağını şu ifadelerle belirtti:

 

“Söz konusu değişiklik öncesi anılan yetki Bakanlar Kurulu’na aittir. Cumhurbaşkanı’na bu anlamda verilen yetki yalnızca basit bir yasa değişikliği anlamına gelmemekte olup kanun hükmünde olan bir Bakanlar Kurulu kararı ile Cumhurbaşkanına Anayasa’nın 104 ve 130. maddelerine aykırı bir yasa değişikliği gerçekleştirilmek istenmiştir”

 

Anayasa’nın 130’ncı ve 140’ncı maddesi ne diyor?

 

Madde 130: Çağdaş eğitim-öğretim esaslarına dayanan bir düzen içinde milletin ve ülkenin ihtiyaçlarına uygun insan gücü yetiştirmek amacı ile; ortaöğretime dayalı çeşitli düzeylerde eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapmak, ülkeye ve insanlığa hizmet etmek üzere çeşitli birimlerden oluşan kamu tüzelkişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip üniversiteler Devlet tarafından kanunla kurulur.

 

Madde 140: Hâkimler ve savcılar adlî ve idarî yargı hâkim ve savcıları olarak görev yaparlar. Bu görevler meslekten hâkim ve savcılar eliyle yürütülür.

 

“Cumhurbaşkanlığı kararı hukuki dayanaktan yoksun”

 

703 Sayılı KHK’ye göre üniversiteler ile yüksek teknoloji enstitüleri ve bunlar içindeki fakülte, enstitü ve yüksekokullar, cumhurbaşkanınca yapılan yükseköğretim planlaması çerçevesinde kanunla kurulur. Eğitim Sen söz konusu düzenlemeyle ilgili şu tespitlerde bulundu:

 

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu md. 5(f), fakülte kurulmasının kanun ile olacağını açıkça düzenlediği için Cumhurbaşkanlığı kararıyla fakülte kurulması mümkün değildir.

 

Kaldı ki, yürürlükte olan 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu madde. 7 (2) (d) fakülte kurulmasına matuf hazırlık işlemlerini düzenleyen hükmünün tatbik edilip edilmediği, Yükseköğretim Kurulu’ndan görüş alınıp alınmadığı da bilinememekte.

 

Bu bakımdan dava konusu Cumhurbaşkanlığı Kararı, Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu’nun Ek 30. maddesine dayanmak suretiyle açıkça hukuki dayanaktan yoksundur ve iptali gerekmekte.

 

Ayrıca Eğitim-Sen Boğaziçi Üniversitesi’nde açılan yeni fakülteleri de örnek göstererek, Yükseköğretim Kurulu’nun ve üniversitenin ilgili organlarının görüşü alınmadan tesis edilen işlemlerin de Anayasa’nın 131’nci maddesine aykırı olduğunu söyledi.

 

Anayasa 131’nci madde: Yükseköğretim kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek, denetlemek, yükseköğretim kurumlarındaki eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetlerini yönlendirmek bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulur. Üniversitelerin kurulmasını, geliştirilmesini ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak maksadı ile Yükseköğretim Kurulu kurulur.

 

“Üniversiteler yalnızca bir tabela değil”

 

Eğitim Sen son olarak Cumhurbaşkanlığı’nın Ege Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi açılması kararnamesinin Anayasa Mahkemesi önüne götürülerek iptal edilmesini talep etti:

 

Dilekçede iptal gerekçesi olarak, “Üniversitelerin yalnızca bir tabela olmadığı ve bünyesindeki diğer birimlerle birlikte bir anlam ifade ettiği tartışmasızdır. Aksinin kabulü yasama organına yalnızca bir tabela kurma, ancak bu tabela altında hangi fakülte ve diğer akademik birimlerin bulunacağının yürütme ve idareye bırakılması üniversitelerin yasayla kurulmasına dair anayasal kuralın etrafından dolaşılması anlamına gelecek ve anayasal düzenlemeyi etkisizleştirecektir. Ege Üniversitesi’ne Hukuk Fakültesi açılmasına ilişkin cumhurbaşkanı kararı yukarıda izah ettiğimiz anayasal normlara aykırı olduğu gibi bu yönlü bir ihtiyacın olmaması nedeniyle sebebe dayanma açısından da sakat bir işlemdir” ifadelerine yer verildi.

 

“Avukat sayısı son 10 yılda ikiye katlandı”

 

Öte yandan birçok üniversitede hukuk fakültesi’nin açılması eleştirilere neden oluyor. Türkiye Barolar Birliği’nin 31 Aralık 2020 tarihli verilerine göre Türkiye’de avukat sayısı 143 bin 330. Adalet Bakanlığı’nın 2020 yılında TBMM’ye gönderdiği raporda ise Türkiye’de avukat sayısı son 10 yılda ikiye katlandığı ortaya çıkmıştı. Hukukçular, bu sayının artmasındaki nedeni ihtiyaç ve kamu yararı ilkeleri nazara alınmadan açılan çok sayıdaki hukuk fakültelerini işaret ediyor. Ayrıca birçok fakülte hukukçu olmayan dekanlar tarafından yönetiliyor.

Exit mobile version