Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

İsrail polisinin Mescid-i Aksa saldırısında 205 yaralı var

İsrail polisinin Mescid-i Aksa saldırısında 205 yaralı var


İsrail polisinin, Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’da namaz kılan cemaate saldırması üzerine çıkan çatışmalarda 205 kişi yaralandı.

Doğu Kudüs’ün Eski Şehir mahallesindeki Harem-i Şerif İslamiyetin en kutsal yerlerinden biri.

 

Gerilim İsrail polisinin cemaati dağıtmak istemesi üzerine başladı. Cemaat polise sandalye, ayakkabı, taş ve cam şişe fırlatarak direnince İsrail polisi ses bombaları ve plastik mermiyle karşılık verdi.

 

Çatışmalar kısa süre içinde tüm Doğu Kudüs’e yayıldı.

 

Filistin Kızılayı yaralılardan 88’inin hastanelere kaldırıldığını, diğerlerinin  ayakta tedavi edildiğini bildirdi.

 

BBC’nin aktardığına göre İsrail polisi akşam namazlarının ardından ‘binlerce ibadetçinin isyanı‘ nedeniyle ‘düzeni sağlamak‘ için güç kullandığını duyurdu; altı elemanının yaralandığını bildirdi.

 

Mescid-i Aksa’nın çatışmalar nedeniyle kapatılan tüm kapıları sabah saatlerine doğru yeniden açıldı.

 

Bu sabah da binlerce Filistinli tekbir getirerek sabah namazı için yeniden cami avlusuna girdi.

 

Abbas: İsrail sorumlu

 

Filistin Özerk Yönetim Konseyi Başkanı Mahmud Abbas gerginliğin tırmanmasından İsrail’i sorumlu tuttu. Hamas ise açıklamasında, İsrail’in “yaptıklarının bedelini ödeyeceğini” duyurdu. İsrail hükümetinden dün gece yaşananlara dair henüz resmi bir açıklama gelmedi.

 

ABD Dışişleri Bakanlığı ve BM Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland yaptıkları açıklamalarda, Doğu Kudüs ve Batı Şeria’daki şiddet nedeniyle derin bir endişe duyulduğunu belirterek, her iki tarafa da itidal çağrısında bulundu.

 

İran’dan “savaş suçu” tepkisi

 

İran BM’ye Mescid-i Aksa ve çevresinde yaşananları “savaş suçu” şeklinde nitelendirerek kınama çağrısı yaptı. İran Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında Mescid-i Aksa ve çevresinde yaşananlar kınanarak, “Bu savaş suçu gayri meşru siyonist rejimin suçlu karakterini dünyaya bir kez daha kanıtlamıştır” dedi.

 

Filistinli ailelerin zorla tahliye edilmesi

 

Ramazan ayının başından ve Filistin’de parlamento seçimlerinin ertelenmesinden bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te sık sık gerginlik ve şiddet olayları yaşanıyor. İsrailli güvenlik güçleri cuma günü Batı Şeria’da bir İsrail askeri üssüne saldırının engellendiğini ve iki Filistinli zanlının öldürüldüğünü açıkladı. Dünkü gerginliğin başlamasında Doğu Kudüs’te bulunan Şeyh El-Cerrah’daki dört Filistinli ailenin evlerinin boşaltılma tehdidi de etkili oldu. Yahudi yerleşimciler bu bölgede kendilerinin oturma hakkı olduğunu savunuyor. İsrail yüksek mahkemesi önümüzdeki pazartesi günü bu konuda davada tarafların dinlenmesine hükmetmişti.

 

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği İsrail’den Filistinli aileleri zorla evlerinden çıkarmaya son vermeye çağırarak bu durumun uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirtti.

 

İsrail ve Filistin arasında Kudüs’ün statüsü konusundaki gerginlik çok eskilere dayanıyor. İsrail 1967 yılındaki savaş sonrasında işgal ettiği Doğu Kudüs dahil kentin tamamını başkenti olarak görüyor. Filistinliler ise Doğu Kudüs’ü başkentleri olarak görüyor. 

 

BM Güvenlik Konseyi’ne ‘acil toplantı çağrısı’ yapıldı

 

Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) ile UNESCO’ya, Mescid-i Aksa’da yaşananlar konusunda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirme çağrısı yapıldı.

 

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Filistin’in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Riyad Mansur’a, Doğu Kudüs’te yaşanan gelişmelerle ilgili olarak BMGK’ye acil toplantı çağrısı yapması talimatını verdi.

 

BM Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Vennesland, Kudüs’te tırmanan gerilim ve şiddetten duyduğu endişeyi belirterek, tüm tarafları sorumlu davranmaya çağırdı.

 

Türkiye’den tepkiler

 

Ankara’dan, Mescid-i Aksa’da yaşananlara ilişkin İsrail yönetimini kınayan açıklamalar geldi.

 

Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “İsrail güvenlik güçlerinin Mescid-i Aksa’da ibadet eden Filistinlilere yönelik gerçekleştirdiği ve çok sayıda Filistinli sivilin yaralanmasına sebep olan saldırıları şiddetle kınıyoruz” ifadesi kullanıldı.

 

Açıklamada, “Bu akşamki olaylara sebebiyet veren İsrail hükümetini, söz konusu provokatif ve saldırgan tutumuna bir an evvel son vermeye çağırıyor ve aklı selime davet ediyoruz” denildi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun dün (7 Mayıs) Ankara’ya ziyarette bulunan Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki ile bu konuda uluslararası alanda atılabilecek adımları ele aldığı da açıklamada hatırlatıldı.

 

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’ya bu akşam yapılan saldırıyı şiddetle kınıyorum. İsrail’in mübarek ramazanda ibadet eden masumları hedef alması insanlık dışı bir olay” ifadelerini kullandı.

 

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Twitter hesabından yaşanan olaylara ilişkin paylaşımda bulundu. Oktay, paylaşımında “İsrail devleti Filistin topraklarında insanlık ve savaş suçu işlemektedir. Dünya bu işgal ve hukuksuzluğa göz yumdukça zulmünü devam ettirecektir. Hiçbir kutsala saygısı olmayan İsrail’in ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırılarını şiddetle kınıyorum. Derhal durdurulmalıdır” dedi.

 

TBMM Başkanı Mustafa Şentop da Twitter’daki hesabından, İsrail polisine tepki gösterdi.

 

Harem-üş Şerif’in önemi

 

Harem-üş Şerif, hem Müslümanlar hem de Yahudiler tarafından kutsal sayılıyor. Yahudiler için bölge Museviliğin en kutsal noktası ve Tevrat’ta adı geçen iki mabedin de geçmişte bulunduğu yer.

 

Mescid-i Aksa ise İslam’ın üçüncü en kutsal ibadet yeri olarak kabul ediliyor.

 

Bu bölgenin içinde olduğu Doğu Kudüs, 1967’deki Arap 6 Gün Savaşı olarak da bilinen 1967 Arap – İsrail savaşından bu yana İsrail devletinin işgali altında bulunuyor.

 

Harem-üş-Şerif’in dini önemi göz önünde bulundurarak bölgenin yönetimi için bir dizi hassas düzenleme yapılmış durumda. Kısaca ‘statüko’ olarak adlandırılan bu düzenlemeler, bölgeye giriş-çıkışların idare edilmesinden, karar alım sürecine kadar bir dizi alanı kapsıyor ve 50 yıldır uygulanıyor.

Exit mobile version