Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

HDP’nin mektubu cezaevindeki Gergerlioğlu’ya verilmedi

HDP'nin mektubu cezaevindeki Gergerlioğlu'ya verilmedi


Vekilliği düşürülüp tutuklanan Ömer Faruk Gergerlioğlu’na mektup ve basın çıktıları yollayan HDP’nin mektupları cezaevine alınmadı gerekçe ise basın çıktıları içerisinde yer alan Mezopotamya Ajansı’nın sakıncalı bulunması.

Barışla ilgili bir haberi sanal medyada paylaştığı için milletvekilliği düşürülen HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu bundan yaklaşık bir ay önce tutuklandı. Fakat tutuklanmadan önce başlattığı Adalet Nöbeti 54’üncü günü geride bıraktı. Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun şimdiye kadar yürüttüğü mücadeleyi ve Adalet Nöbeti’ni devralan oğlu Salih Gergerlioğlu, babasının sürdürdüğü insan hakları mücadelesini yürütmeye çalışıyor. Öte yandan da babasının mesajlarını kamuoyuna ulaştırmaya çalışıyor.

 

Salih Gergerlioğlu öncelikle tam kapanma vesilesi ile bir görüş yasağı olduğunu, 20 güne yakın sadece telefonla konuşabildiklerini anlatırken Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun cezaevinde yaşadıklarını şu sözlerle aktardı:

 

“HDP, babamın isminin geçtiği haberleri basın çıktılarıyla cezaevini yolluyor ayrıca bir mektup yazarak aynı zarfa koyuyor. Fakat bu mektuplar babama verilmiyor gerekçesi de içinde sakıncalı yayınlar olması. Çünkü haber çıktıları içerisinde Mezopotamya Ajans gibi siteler de varmış. Daha sonra biz de cezaevine emanet kısmına böyle bir basın çıktısı gönderdik uluslararası kuruluşların da olduğu, o da verilmedi. Bize telif gibi garip bir gerekçe de sunuldu. Şöyle bir şey var ki HDP sonuçta kendi üyesi ve milletvekiline bir mektup göndermek istiyor ve o verilmiyor. Zaten kendi adının geçtiği haber çıktılarını gören bir insan ne yapabilir ki cezaevinde? Sadece haber alma özgürlüğünü kullanabilir. Bu da en temel hakkı.”

 

Bunun dışında Sincan’da birçok cezaevinde verilen kanalların Gergerlioğlu’na verilmediğini anlatan Salih Gergerlioğlu: “Kendisi bir hücrede kalıyor ve televizyonu var ama misal Halk TV, tele1 ve KRT gibi kanallar bunun içerisinde değil. Oysaki Sincan Cezaevi’nde daha önce bu kanalların izlenebildiğini de biliyoruz. Kendisi sadece Fox TV izleyerek haber almaya çalıştığını söylüyor. Bunun dışında bizim iki ayda bir sadece 12 kitap gönderme hakkımız var fakat babam 20 günde 9 kitap bitirdi o zaman geri kalan zamanda ne yapacak? Sanıyorum kütüphanede de bir sınırlama var” dedi ve ekledi:

 

“Bunu kamuoyuna daha önce de lanse ettik kaldığı yer güneş görmediği için ki babamın romatizma rahatsızlığı var, bu yüzden bere istemişti; fakat cezaevi yönetimi kar maskesi yapılabilir gerekçesiyle bunu kabul etmedi. Hala bizler neredeyse Ankara’da 30 dereceye yakın bir sıcaklık görmemize rağmen babam üşüdüğünü söylüyor, artık nasıl bir güneş görmüyorsa hücre, bu anlamda da cezaevi yönetim hiçbir şey yapmıyor.


 


Ayrıca babama bir kişi mektupla birlikte deniz kabukları gönderiyor, dalgaların sesi en azından bu deniz kabuklarından dinleyin diye; fakat mektupla beraber deniz kabukları da teslim edilmiyor. Gerekçe cezaevi kurallarına aykırı olması. Ama bugün biliyoruz ki cezaevi kuralları içerisinde çıplak arama da ve çeşitli zorlayıcı birçok şey de var. Babam bunun da cezaevlerinde her şeyi nasıl mekanikleştirdiğine örnek olarak söylemişti. Zira Sincan’da değil ama ben kendim birçok cezaevinden haber alıyorum Covid-19’un nasıl yayıldığına dair. Bir sürü kişi ölüyor kimsenin haberi yok ama ne yazık iktidarın tek mesele ettiği şeyi turist.”

 

Salih Gergerlioğlu, babasının insan hakları ihlallerinin duyurduğu ÖFG kanalındaki bu faaliyetini de devam ettiriyor ve hatta moderatörlüğünü üstleniş durumda:

 

“Biz babamın o kanalda yaptığını sürdürüp insan hakları ihlallerini konuşmaya devam ediyoruz, aslında babamın bir insan hakları aktivisti olarak uzun zamandır yürütmeye çalıştığı bu çalışmalarda bir boşluk olsun istemiyoruz. Henüz yok ama tıpkı babam gibi özellikle KHK’lılar için bir raporlama hazırlamayı ve hem HDP hem de başka partilere de götürerek bir şekilde meclis gündemine taşımayı düşünüyoruz. Benim kurucusu ve genel sekreteri olduğum Öteki Hareketi var, ben zaten burada çalışmalar yürütüyorum arkadaşlarımla. Şu an bunu meclise nasıl aktarabiliriz onun yollarını düşünüyoruz. O açıdan sivil toplum kuruluşlarıyla da irtibata geçmeye çalışacağız.”

 

Kerem Altıparmak ile birlikte mart ayının başında Anayasa Mahkemesi’ne esastan bir başvuru yaptıklarını dile getiren Salih Gergerlioğlu şunları söyledi:

 

“Sonuçta bir Enis Berberoğlu kararı var ortada. O yüzden çok da uzun sürmeyeceğini düşünüyoruz. Hatta Enis Berberoğlu’nun ‘Benim davam Ömer Faruk Gergerlioğlu’na göre çok daha ağırdı, ki buna bile ihlal dendi, bu davada hayli hayli benzer bir karar çıkacaktır’ demişti. Zaten bütün hukukçular böyle görüyor. Babamın 2 yıl, 6 ay cezası var fakat yatarı ne kadardır bilmiyoruz. Ama biz yatarının bitmesinden de önce Anayasa Mahkemesi’nin kararını bekliyoruz. Öte yandan HDP dışında kalan partilerin ve muhalefetin böyle bir gerekçeyle milletvekilliği düşürülmesine sessiz kaldıklarını düşünüyorum. Mesele babam değil ama halkın konuşmasını bekliyorlarsa öncelikle kendileri konuşmalı. Halk, partiler ya da ana muhalefet susuyorsa niye konuşsun? Bu döngüyü kırmanın yolu sessiz kalmak değil”

 

Haberin kaynağına buradan ulaşabilirsiniz

Exit mobile version