Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2021’in demokratik ve ekonomik reformlar yılı olacağını söyledi.
Bu konuda yapılan hazırlıkları en kısa sürede tamamlayacakları sözünü veren Erdoğan, “Yapısal reformları hızlandırarak, içine hapsedilmeye çalışıldığımız faiz, kur, enflasyon şer üçgenini kırarak üretim ve istihdam merkezli bir sistem kurmakta kararlıyız.” dedi.
Erdoğan, Eskişehir’deki Eti Maden Lityum Karbonat Üretim Tesisleri ve Ankara-Konya kara yolu Gölbaşı alt geçidi açılış törenlerine canlı bağlantıyla katıldı.
Reformları hedeflere uygun şekilde, çıtayı sürekli yükselterek sürdürdüklerini dile getiren Erdoğan, “Ekonomide maruz kaldığımız saldırılar ve salgın tedbirlerinin yol açtığı sıkıntıları en kısa sürede geride bırakmayı ümit ediyoruz. Demokratik reformları kimse bizi mecbur bıraktığı için değil, milletimizin her bir ferdi bunlara layık olduğu için yapıyoruz.” diye konuştu.
“Doğal gazda dışarıya bağlılığı ciddi oranda azaltacağız”
Erdoğan, Türkiye’nin doğal gazda dışarıya bağlılığını ciddi oranda azaltmayı hedeflediklerini söyledi.
Diğer tabii ve yeraltı zenginliklerinin ülkeye kazandırılmaya hız verildiğini belirten Erdoğan, “Sadece son 4 yılda 4,4 milyon metre sondaj gerçekleştirilerek bu alanda tarihi bir rekor kırıldı.” dedi.
İki yıl içinde Söğüt’te altın madeninin çıkarılacağını söyleyen Erdoğan, bor minerallerinin kullanım yelpazesini daha da genişletmeyi planladıklarını kaydetti.
Dünyanın en önemli sondaj ve sismik araştırma filolarından birini hizmete açtıklarını hatırlatan Erdoğan, “Akdeniz ve Karadeniz’de yapılan sondaj sayısı 9’u buldu. Her arayan bulamaz ama bulanlar arayanlardır. Bunun için önce dünyanın en önemli sondaj ve sismik araştırma filolarından birini ülkemize kazandırdık. Sonra arama çalışmalarına başladık. 405 milyar metreküplük doğal gaz keşfi ülkemiz için kırılma noktası olmuştur.” diye konuştu.
Avrupa, ABD, Rusya ve Çin ile özel sıkıntımız yok
Dış politikada son dönemde yaşananlara da değinen Erdoğan, “Ne Avrupa’yla ne Amerika’yla ne Rusya’yla ne Çin’le ne de bölgemizdeki diğer ülkelerle özel bir sıkıntımız, çözülemeyecek bir sorunumuz bulunuyor” dedi.
Bölgede ve dünyada yaşanan her gelişmenin “Türkiye’nin gücünü ve önemini teyit ve tahkim ettiğini” belirten Erdoğan, “Bu hakikatler ışığında bizimle birlikte yol yürümek isteyen herkese gönlümüz de kollarımız da açıktır. Ne Avrupa’yla ne Amerika’yla ne Rusya’yla ne Çin’le ne de bölgemizdeki diğer ülkelerle özel bir sıkıntımız, çözülemeyecek bir sorunumuz bulunuyor. Biz herkesle egemenliğimize, haklarımıza, hukukumuza, potansiyelimize saygı gösterilmesi şartıyla görüşmeye, konuşmaya, anlaşmaya, birlikte hareket etmeye hazırız. Türkiye gerçeğini siyasi ve ekonomik olarak büyük ölçüde kabul ettirdiğimize, kritik eşiği geçtiğimize inanıyorum. İnşallah bundan sonra işimiz çok daha kolay olacaktır.” diye konuştu.
Bor madenine özel önem veriyoruz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizin en stratejik yer altı kaynaklarından olan bor madenine özel önem veriyoruz.” dedi.
Erdoğan, bor minerallerinin kullanım yelpazesini daha da genişletmeyi planladıklarını belirterek, açıklamalarının devamında şunları kaydetti:
“Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü kurulduğu 1935’ten 2003 yılına kadar yaklaşık 70 senede yalnızca 3 milyon metrelik sondaj yapmıştır. Aynı kurum 2003 yılından bu yana yaklaşık 7,5 milyon metrelik sondaj gerçekleştirdi. 2002’de 436 bin ton olan rafine bor ürünleri üretimimiz, bu yıl aralık ayı itibarıyla yaklaşık 1,6 milyon tonu buldu. TOGG otomobilinin pillerinde kullanılacak lityumu da yine buradan (Eti Maden) temin etmeyi planlıyoruz. Nükleer enerjiden hidroelektrik santrallerine, maden arama ve işletme faaliyetlerinden diğer yatırımlarımıza kadar, ülkemizin potansiyelini harekete geçirecek hemen her çaba, organize bir saldırıya uğramaktadır. Türkiye’nin yer altı kaynaklarından uzun yıllar boyunca yeterince istifade edememesinin sebebi bu yönde attığı adımların sabote edilmesidir. Türkiye’nin ve 83 milyonun faydasına olan enerji projelerimizin çevreci maskesi takmış vandallarca engellenmesine müsaade etmeyeceğiz. Doğa, çevre ve yeşil gibi insanlığın ortak kavramlarının, arkası karanlık birçok marjinalin operasyon aparatı haline getirilmesine izin vermedik, vermeyeceğiz.”