Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Erdoğan milliyetçiliğinin bu ülkede yeri yok!

Ülkücü Hareket ya da Bozkurtlar adıyla anılan Türk milliyetçisi grup, Almanya’da tartışmaların odağında yer alıyor. Son olarak CSU Parlamento Grup Başkanı Stefan Müller, Ülkücü Hareketi “Erdoğan milliyetçiliği” olarak nitelendirdi. Grubun kapatılmasına yönelik çağrılar giderek artıyor.

Türk Milliyetçileri, 2015 yılından itibaren AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la güçlerini birleştirdi. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Erdoğan iktidarının koalisyon ortağı olurken Ülkücüler ve İslamcıların birlikteliği döneminde Türkiye demokrasisi gerileme yaşadı. Bunun da ötesinde Avrupa Birliği ile ilişkiler hiç olmadığı kadar gerildi.

turkishminute.com‘un aktardığına göre Fransa’nın Ülkücü Hareketi yasaklama kararı almasından sonra Almanya’da da aynı talep her geçen gün artıyor. CSU Partileri ülkücülerin ve radikal camilerin yasaklanmasını istiyor. CSU Parlamento Grup Başkanı Stefan Müller, bu talebi en açıkça dile getiren isimlerden…

Müller, “Erdoğan milliyetçiliği veya İslamcı şiddet. İkisinin de ülkemizde yeri yok. Almanya’da kim nefret tohumları ekiyorsa, hukuk devletinin gücünü hissetmesi gerekiyor. Yasaklama ya da kapatılma yoluyla” diyor

Alman Federal Meclisi Üyesi Sevim Dağdelen de Almanya’nın hızla Fransa’yı örnek alması gerektiğini ve Ülkücü Hareketi yasaklaması gerektiğini söylüyor. Dağdalen’e göre Ülkücüler aşırı milliyetçilikleri nedeniyle toplumun kutuplaşmasına neden oluyor.

Yeşiller ve Sol Parti, Almanya’daki ülkücülerin mevcut dernek ve kuruluşlarının yasaklanması için girişimin iki öncüsü. Girişime Alman hükumetinin koalisyon ortakları da sıcak bakıyor.

İSTİHBARAT TAKİPTE

Alman istihbaratına göre Almanya’da en az 11 bin ülkücü var. Bunlardan bir kısmı dernekler çatısı altında, bir kısmı ise resmi olmayan bir networkla birbirine bağlı.

DW’ye konuşan İktidarın büyük ortağı Hristiyan Demokrat Birlik’in (CDU) Federal Meclis İçişleri Komisyonu Üyesi Christoph de Vries de Ülkücülerin yasaklanmasının şart olduğu görüşünde.

Ülkücülerin “ultra milliyetçi ideolojisinin insanları aşağılayıcı” olduğunu söyleyen CDU’lu de Vries, Almanya’daki özgür ve demokratik düzen için bir tehdit teşkil ettiğini ifade etti. CDU’lu vekil Christoph Ploß ile birlikte Bozkurtlar’ın yasaklanmasını talep eden de Vries, “Başka dini ve etnik grupları küçük gören faşist ve ırkçı ideolojilerin, Alman veya göçmen kökenli olmasından bağımsız bu ülkede yeri yok” diye konuştu.

Sol Parti İç Politikalar Sözcüsü Ulla Jelpke, ülkücülerin yıllardır “ölümcül bir tehdit” teşkil ettiğini söylüyor ve Ülkücülerin sadece muhalif Türkleri veya Kürtleri değil, Ermeni Soykırımı karar tasarısının Federal Meclis’te kabul edilmesinden sonra Alman milletvekillerini bile hedef aldıklarını belirtiyor. Jelpke, Bozkurtların Türk devleti tarafından düzenli biçimde yurtdışındaki muhalifleri sindirmek için görevlendirildiklerini de iddia ediyor. Jelpke, ülkücülerin MİT tarafından istihbarat amaçlı kullanıldığının Federal Hükümet tarafından tespit edildiğinin de altını çiziyor.

ÜSTÜN TÜRK IRKI PROPAGANDASI

İki büyük ülkücü dernek, Almanya Demokratik Ülkücü Türk Dernekleri Federasyonu (ADÜTDF) ve Avrupa Türk İslam Kültür Birliği (ATİB) Almanya’da faaliyet gösteriyor.

Bunun dışında örgütlü olmayan Ülkücüler var. ATİB’in Kurucu Genel Başkanı ise ilginç bir isim; Papa suikastçisi Mehmet Ali Ağca’ya silah ve suikast için vadedilen 3 milyon markı sağlayan kişi olarak adı MİT raporlarında geçen Musa Serdar Çelebi…

DW’ye göre Alman istihbaratı, örgütlü olmayan Ülkücülerin, internet üzerinden üstün Türk ırkı propagandası yaydığı başta Kürtler, Ermeniler, Yunanlar, Yahudiler ve ABD’lileri düşman gruplar olarak tanımladığı belirtiliyor.

Exit mobile version