Reuters haber ajansı, Joe Biden’ın ABD Başkanı seçilmesi halinde, Türkiye‘nin en büyük kayba uğrayacak ülke gibi göründüğü yorumunda bulundu. Ajans yorumuna gerekçe olarak, Demokrat Parti’nin başkan adayı olan eski ABD Başkan Yardımcısı Biden’ın başkanlık seçimlerini kazanması halinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dış müdahaleleri ve Rusya ile yakınlaşmasına karşı daha sert bir çizgi izlemesinin beklenmesini yazdı.
Reuters’taki Jonathan Spicer imzalı analizin başlarında şu satırlar yer alıyor:
“Yatırımcılar ve yorumcular Biden’ın yönetimindeki bir Beyaz Saray’ın, Ankara’nın Rusya’dan aldığı ve Washington’un NATO savunmasını tehlikeye attığını söylediği S-400 füzeleri nedeniyle uzun zamandır sözü edilen yaptırımları yürürlüğe koyması halinde, özellikle son aylarda büyük değer kaybeden Türk Lirası’nın daha da zarar görebilceğini düşünüyorlar.
“Türkiye’nin geçen hafta yapıldığı düşünülen S-400 denemesi ABD’de, hem Dışişleri hem de Savunma Bakanlıklarını öfkelendirdi. Önde gelen Cumhuriyetçi ve Demokrat senatörlerden yaptırım çağrıları geldi.
“Erdoğan ise yaptırımlara gidilmesi olasılığını yüksek görmediğini belli etti ve böylesi bir durumda Türkiye’nin de karşı yaptırımları olacağını söyledi.”
Reuters’a göre Rusya’nın 2019 ortalarında Türkiye’ye S-400’leri göndermesinden Amerikalılar tehditlerinin içini dolduramadı. Bunun önemli bir nedeni de ABD Başkanı Donald Trump’ın düzenli olarak görüştüğü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı cezalandırmaya direnmesi ve sorunun görüşmeler yoluyla çözülebileceği umudunu dile getirmesi oldu.
“Erdoğan, Trump ile sıcak ilişkilerinin avantajını Suriye, Libya, Doğu Akdeniz ve son olarak Dağlık Karabağ’daki anlaşmazlıklarda yaptığı güç gösterilerinde kullandı ve bölgede son yıllarda ABD’nin geri çekilmesiyle oluşan boşluklardan bazılarını doldurdu. Fakat kamuoyu yoklamalarında önde görünen Demokrat aday Biden 4 Kasım seçimlerini kazanırsa bu durum değişebilir” denilen Reuters’taki analiz şöyle sürüyor:
“Joe Biden geçen yıl Aralık ayında, daha sonra Ankara’nın büyük tepkisini çeken açıklamalarında ‘diktatör’ diye nitelediği Erdoğan’a karşı yeni bir yaklaşım gerektiğini ve Türkiye’nin Rusya ile yakın işbirliğinin kaygı verici olduğunu söylemişti.
“Biden seçim kampanyasına başladığından bu yana bu konuya pek doğrudan girmedi ve bu konudaki soruları da yanıtlamadı. Fakat kampanya manifestolarında NATO konusunda ‘Bütün üyeler demokratik bir ittifakın mensupları olarak yükümlülüklerine bağlılıklarını bir kez daha göstermeye çağrılır’ ifadesi yer alıyor.
“Türk Lirası bu yılın başından bu yana Amerikan Doları karşısında yüzde 24 değer yitirerek bütün zamanların en düşük düzeylerini gördü ve uzmanlara göre Biden’ın başkan olma ihtimalinin bunda şimdiden payı var.
“Biden’ın seçimi kazanması durumunda, Türk Lirası ve hisselerinde yeni bir büyük hareketlenme, yeni başkanın Beyaz Saray’a yerleşmesi ve Türkiye’ye karşı yaptırımlara başvurup başvurmayacağına karar vermesine kadar geciktirilebilir.”
‘Biden’ın zaferi halinde ABD’nin Türkiye’ye yaptırım uygulama riski kesinlikle artacaktır’
Reuters’a konuşan Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın önde gelen bölge uzmanı iktisatçılarından Roger Kelly, “Biden’ın zafer kazanması halinde ABD’nin (Türkiye’ye) yaptırım uygulama riski kesinlikle artacaktır. Ve tabi zaten koronavirüs salgınının da darbesini yemiş istikrarsız bir finans piyasası söz konusu” diyor.
Reuters’a göre Türk Lirası’ın değer kaybı büyük ölçüde Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinin azalması, iki haneli enflasyon rakamları ve Moody’nin “ödemeler dengesi riski” diye adlandırdığı endişeden kaynaklanıyordu. Fakat ABD seçimleri hep perde arkasından etkisini sürdürdü. Lira’nın Temmuz ayındaki son düşüşü, Biden’in kamuoyu yoklamalarında 10 puan önde göründüğünün netleştiği bir sırada oldu.
Analiz şöyle devam ediyor:
“Bazı yatırımcılar bu yıl 13,5 milyar dolarlık Türk hisse senetleri ve tahvilinin elden çıkarıldığını, bilhassa da Merkez Bankası faiz hadlerini yükseltmeye başlamışken ve Perşembe günü yüzde 12’ye çıkmaları beklenirken, şu an yeniden yatırım için iyi bir zaman olduğunu söylüyorlar. Fakat S-400’lerle ilgili yaptırımlar ihtimal dahiline yeniden girmişken, bazı iyimserler bile yatırım adımı atmadan önce bir durup düşünüyor.”
‘Erdoğan’ın Biden seçilirse yeni eksen bulmayı deneyeceğini düşünüyorum’
Reuters’a konuşan Los Angeles merkezli varlık yönetim şirketi TCW’de gelişen piyasalar departmanının müdürü Blaise Antin, “Nakit Türk parası tutmanın haklı bir yanı var. Bir çalkantı dönemidir geçer denilebilir. Bu değer kaybı zaten epey bir olumsuz faktörü yansıtmış durumda” diyor ve ekliyor.
“Fakat, Biden seçilirse Erdoğan’ın Beyaz Saray’la arka kanallardan sürdürdüğü bağlantı çok daha zayıf olacak. Ama Erdoğan pragmatik bir adam. Bir tür yeni eksen bulmayı deneyeceğini düşünüyorum.”
Reuters’taki anlizde, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın bu ay, kim ABD Başkanı seçilirse onunla çalışacaklarını ancak Suriye’deki silahlı Kürt gruplara verilen destekten vazgeçilmesi ve 15 Temmuz darbe girişiminden sorumlu tuttukları Fethullah Gülen’in iadesi konularında baskı yapmayı sürdüreceklerini söylediği hatırlatılıyor.
Analizden bazı satırlar şöyle:
“Türkiye’nin kamu borçlanmasında yabancıların payı 5 yıl önce yüzde 25’ten fazlayken şu an yüzde 3’e düşmüş bulunuyor. Bu eğilim geçen ay kısa bir süre tersine döndüyse de, bu akış S-400 füze denemeleri yapıldığı haberleriyle yine durma noktasına geldi.
“ABD Temsilciler Meclisi’nin, Amerika’nın esasen Rusya ile işbirliği yapan ülkelere uyguladığı (CAATSA) kuralları çerçevesinde Türkiye için öngördüğü yaptırımlarla ilgili tasarısı Aralık ayı gibi yakın bir tarihte Senato’da onaylanarak Beyaz Saray’a gidebilir. Bu da Biden ya da Trump’ın gündemine, gelecek yıl Türkiye’ye biraz yumuşak veya biraz daha sert bazı yaptırımlar uygulamayı getirecektir.
“Bundan bağımsız olarak Washington geçen yıl Ankara’nın F-35 savaş uçakları programına katılımını askıya almıştı.”
Reuters’a konuşan Pictet Valık Yönetimi şirketinde kıdemli uzman Nikolay Markov’a göre ise Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin NATO üyeliği ve Suriye ile Libya’da Rusya’ya karşı cepheleri desteklemesinin, Amerikan yönetimlerinin atacağı adımlarda Türkiye lehine rol oynayacağını düşünüyor.
Markov, “ABD bölgedeki esas müttefiki olarak Türkiye’ye ihtiyaç duyacak, bu da Türkiye’ye karşı yaptırımları engelleyici bir rol oynayacaktır” diyor.