Mahkeme kayıtlarına geçen kaçırmaları ve işkenceleri görmezden gelen AKP’li İbrahim Aydemir, HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nu yalancılıkla itham etti. Gergerlioğlu’nun cevabı ise gecikmedi.
TBMM’de iki önce gerçekleştirilen bütçe komisyon görüşmelerinde gergin anlar yaşandı. OHAL döneminde kaçırılan 29 insanı gündeme getirdiği için yalancılıkla suçlanan Gergerlioğlu, bilgi, belge ve raporlarla ortaya konulan bu gerçekleri AKP Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir’in sert bir dille hatırlattı.
“BAROLARIN RAPORLARI VAR”
“Bunların hepsi yalan, hiçbiri doğru değil, yalan söylüyorsun!” diyen Aydemir’e Gergerlioğlu, “Apaçık gerçekleri söylüyorum. Neresini reddedebileceksiniz? İnsan kaçırılıyor bu ülkede cezaevlerinde, emniyetlerde, gözaltı merkezlerinde işkence ediliyor. Bunları barolar raporluyor, kimse bunları araştırma ihtiyacı hissetmiyor. Ne iftira atması! Hepsini bilgi ve belgeli” dedi.
Apaçık gerçekleri söylüyorum. Neresini reddedebileceksiniz? İnsan kaçırılıyor bu ülkede cezaevlerinde, emniyetlerde, gözaltı merkezlerinde işkence ediliyor. Bunları barolar raporluyor, kimse bunları araştırma ihtiyacı hissetmiyor. Ne iftira atması! Hepsini bilgi ve belgeli. pic.twitter.com/ieqO59j1uQ
— Ömer Faruk Gergerlioğlu (@gergerliogluof) October 28, 2020
Gergerlioğlu ve Aydemir arasında geçen tartışma şöyle gelişti:
Ömer Faruk Gergerlioğlu: “Yine, Türkiye bir hukuk devleti olmaktan öylesine çıkmış ki geçen sene Sayın Fuat Oktay’a ben burada bir soru sormuştum, kendisi de bana bir cevap vermişti. Aradan bir yıl geçti ve o cevabı sorguluyorum, kendisi bakalım bana ne diyecek? Ben, geçen sene kendisine kaçırılan insanlardan bahsetmiştim, Türkiye’de bir hukuk devleti olmadığını, Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak bunu cevaplaması gerektiğini söylemiştim. OHAL döneminde -dört yıl boyunca en az tespit edilen- 29 kişinin kaçırıldığı, aylarca bir yerlerde tutulduğu apaçık ortada ve kendisi geçen sene bize cevaben şu ilginç cümleyi söylemişti: “Türk devletlerinin tarihinde insan kaçırma gibi bir suç olmamıştır, olmayacaktır.” Sayın Oktay, siz bu cümleyi söyledikten sonra o kaçırılan insanlardan bir kısmı ortaya çıktı biliyor musunuz? O insanlardan ikisi ortaya çıktı ve mahkemede ne anlattı biliyor musunuz? Birisi altı ay, birisi dokuz ay boyunca resmî görevliler tarafından korkunç işkencelere uğratıldığını söyledi. Birinin adı Yasin Ugan’dı, öbürü Gökhan Türkmen’di. Bütün bunlardan sonra biz bir hukuk devleti olalım diye beklerken daha geçtiğimiz ay Van’da ne oldu? Tüm köylülerin gözü önünde helikoptere bindirilen, âdeta kaçırılan 2 Kürt köylüsü üç gün sonra yoğun bakımda kemikleri kırılmış, beyin kanaması geçirmiş, iç kanaması geçirmiş bir şekilde bulundu.”
İbrahim Aydemir: “Bunların hepsi yalan, hiçbiri doğru değil, yalan söylüyorsun!”
Gergerlioğlu: “Bütün bunlardan sonra yirmi gün önce ne oldu biliyor musunuz? İstanbul Havalimanında Bahtiyar Fırat diye Yüksekovalı bir genç tüm insanların gözü önünde kaçırıldı. Onu daha önce polis sorgusuyla geciktirmişlerdi ve uçağını kaçırmıştı. Daha sonra eşine telefon açtığında demişti ki: “Beni 4 resmî araba takip ediyor, kaçırılabilirim, eğer kaçırılırsam savcılığa koş.” Daha sonra, yirmi gündür kimse ondan haber alamıyor. İşte böyle bir şeyi siz geçen sene savunmuştunuz, aradan bir yıl geçti, böylesi bir felaket tablosu devam ediyor. Ben boşuna mı “tatlı yalanlar” diyorum, “boş hayaller” diyorum.
Aydemir: “İşte yalan söylüyorsun!”
Gergerlioğlu: Apaçık gerçekleri söylüyorum size. Bunların neresini reddedebileceksiniz? İnsan kaçırılıyor bu ülkede, işkence ediliyor insanlara, cezaevlerinde, emniyetlerde, gözaltı merkezlerinde işkence ediliyor.