AKP’den istifa eden Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, eski futbolcu ve AKP milletvekili Hakan Şükür’ü “FETÖ’nün siyasi ayağı” olmakla suçladı. Davutoğlu, “FETÖ ile organik bağı olduğu tescil edilmiş siyasetçiler FETÖ’nün siyasi ayaklarıdır. Mesela Hakan Şükür siyasi ayaktı. Başka milletvekilleri de vardı. Görevli olarak gelmişlerdi” dedi.
Cumhuriyet’ten İpek Özbey’e konuşan Ahmet Davutoğlu, “FETÖ”nün siyasi ayağına ilişkin “Siyasi ayak araştırılacaksa ta 70’li yıllara kadar gitmek gerekir. İlk defa size söyleyeceğim. Siyasi ayak şudur: FETÖ yapısı içinde biri vardır. Ve siyasete birini gönderir, ‘Oraya git, benim adıma orayı ele geçir’ der. Bu organize bir siyasi ayaktır. İkincisi ise FETÖ ya da başka yapıların; gidin şu siyasilerle ilişki kurun, siyasete etki yapın denilerek ilişki kurmaktır. Birincisi açık ve net olarak suçtur. İkincisi ise suç ortaya çıktıktan sonra devam ediyorsa suçtur” ifadelerini kullandı.
“FETÖ ile organik bağı olduğu istihbari ya da hukuki olarak tescil edilmiş siyasetçiler FETÖ’nün siyasi ayaklarıdır” diyen Davutoğlu, şunları söyledi:
“Bazıları özellikle bu ayakları sürdürdüler. Mesela Hakan Şükür, milletvekiliydi. Şimdi bunlar siyasi ayaktı. Başka milletvekilleri de vardı. Görevli olarak gelmişlerdi. Diğerleri suç unsuru çıktıktan, 17-25 Aralık’tan sonra hâlâ bu ilişkiyi sürdürmüşse siyasi ayak niteliği taşırlar.”
Davutoğlu, kendisini başbakanlık koltuğundan indiren grup olarak bilinen Pelikancılar hakkında da konuştu. Pelikan için “bir trol çetesi” ifadelerini kullanan Davutoğlu, “Benim trol çetesine teslim olacağımı herhalde kimse düşünmüyordur. Pelikan dosyası 1 Mayıs 2016’da çıktı. Esas mesele, 29 Nisan 2016’daki MKYK toplantısında bana ‘Şu konuda aynı düşünmüyoruz, kongreye gidelim’ demeden yetkilerimi kısıtlayan imzalar toplandı. Bu şu demek: Sen Başbakan olacaksın ama ülkeyi biz yöneteceğiz” diye konuştu.
Davutoğlu “Bu yapıyı nasıl tanımlarsınız?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Pelikan yapılanması değişimi zorlamak için örgütlenen bir çetedir. Uyguladıkları yöntem FETÖ yöntemidir. Zamanla derinleşti. Bunların çoğunun geçmişine bakarsanız FETÖ unsurlarını görürsünüz. Benim Başbakanlıkta devam edecek olmam FETÖ unsurlarını rahatsız ediyordu. Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak isteyenler bir taraftan, AK Parti’nin doğasını bozmak ve tek bir kişinin partisi haline dönüştürmek isteyenler diğer taraftan harekete geçti.
Getirmek istediğin şeffaflık yasası, imar yasası, siyasi etik yasası gibi yasalardan rahatsız olanlar da vardı. Tüm bu iklim içinde Pelikan Dosyası denilen pespaye, rezil bir şey çıkardılar. Ama o zaman Pelikan ile anılmak birilerince onur gibi görülüyordu, çünkü onlara ‘Başbakan deviren Pelikancılar’ gözüyle bakılıyordu. Şimdi ise Türkiye’deki bütün yolsuzluğun, adaletsizliğin, baskının adresi olarak görülüyor. Bu da ilahi adaletin ve tarihin intikamıdır.
Pelikan bana karşı birçok suçlama yaptı. Dört yıldır buradayım, niye kimse o iddialarla ilgili bir hukuki işlem yapmadı. Çünkü doğru değil. O Pelikan Dosyası üzerinden partide bana karşı işbirliği yapanların hepsi şu anda birbiri hakkında benzer trol çetelerini kullanır hale geldiler. O zaman arkadaşları uyarmıştım. Sayın Cumhurbaşkanına da söyledim: ‘Bugün buraya öyle bir fitne tohumu atıldı ki, artık bu partide kimse birbirine güvenemeyecek.’ Şimdi Pelikan bir tür paralel yapı aslında…”